asıl alacak olmak üzere toplam 1.389 TL. den sorumlu olduğu belirtilerek itirazın bu miktar üzerinden iptaline, alacağın yargılama sonucunda belirlenmiş olmasına göre likit sayılamayacağından icra-inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacının süresinde bedeli ödenmeyen elektriği kesmemesi nedeniyle müterafik kusurlu olarak kabul edilmesi suretiyle ödemekle zorunlu olduğu bedelden %50 oranında indirim yapılması usul ve yasaya aykırıdır. 3-Elektrik abonesi olan davalının kullandığı elektrik bedelinin hesaplanabilir (likit) olduğu gözetilmeden, yerinde olmayan gerekçe ile icra inkâr tazminatı talebinin reddedilmesi isabetsizdir....
Bu nedenle emsal karşılaştırması sonucu tespit edilen bedelden imar düzenleme ortaklık payının indirilmemesi gerektiği gözetilmeksizin % 40 oranında indirim yapılmak suretiyle az bedele hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir. Davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, davacı idare harçtan bağışık olduğundan harç alınmamasına, 07.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu nedenle emsal karşılaştırması sonucu tespit edilen bedelden İmar Düzenleme Ortaklık Payının indirilmemesi gerektiği gözetilmeksizin % 40 oranında indirim yapılmak suretiyle az bedele hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir. Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacı idare harçtan bağışık olduğundan harç alınmamasına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 07.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; 1-Dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede imar uygulaması yapılmadığı Belediye Başkanlığı yazısı ile sabit olduğundan, emsal karşılaştırması sonucu bulunan bedelden % 40 yerine, başka bir bölgede bulunan ve imar parseli niteliğinde olan emsalden % 29 oranında Düzenleme Ortaklık Payı kesildiği gerekçesiyle bu oranda indirim yapılarak fazla bedele hükmedilmesi, 2-Taşınmazın, kamulaştırmadan arta kalan bölümünün yüzölçümü ve geometrik şekline göre bu kısımda değer azalışı olduğundan, bu konuda bilirkişiden ek rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, eksik inceleme ile değer eksilmesinden kaynaklı bedel eklenmeden hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir....
Davacı idare vekilinin temyizine gelince; Dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede imar uygulaması yapılmadığı ve ileride yapılacak bir imar uygulaması sonucunda da İmar Kanununun 18. maddesi uyarınca % 40 oranına kadar Düzenleme Ortaklık Payı alınacağı Belediye Başkanlığı yazısı ile sabit olduğundan, emsal karşılaştırması sonucu bulunan bedelden % 40 yerine, başka bölgeden emsal alınan taşınmazlardan % 29 oranında Düzenleme Ortaklık Payı kesildiği gerekçesiyle resen bu oranda indirim yapılarak fazla bedele hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 17.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu sebeple davalının sözleşmenin 16.3. maddesi hükmü uyarınca bedelden indirim yaparak kira bedeli ödemesinde somut olay açısından yasaya aykırılık yoktur. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacının bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 04.02.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Davalı vekilinin temyizine gelince; Dava konusu taşınmazın emsal karşılaştırması yapılarak tespit edilen bedeline hükmedilmesi gerekirken, bu bedelden, taşınmazın SİT alanında kaldığı gerekçesiyle % 10 indirim yapılarak değer biçen bilirkişi kurulu raporu hükme esas alınmak suretiyle aza hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir. Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle H.U.M.K'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 04/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak bilirkişilerce belirlenen 1100 TL kira bedelinden kiracının uzun süreden beri oturduğu eski kiracı olduğu nazara alınarak TBK 51,52 (BK 43,44) maddesi gereğince kiracı lehine %10-20 oranında bir hakkaniyet indirimi yapılması gerekirken %10 dan daha az bir indirim yapılarak kira bedeli belirlenmesi doğru değil ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi için yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,bilirkişice belirlenen 1050 TL bedelden %10 hakkaniyet indirimi yapılarak hükmün birinci maddesinde yazılı” kiralananın 01.07.2011 tarihinde başlayan döneme ilişkin aylık kira bedelinin 1.050.TL olarak tespitine” ibaresinin kaldırılarak yerine” kiralananın 01.07.2011 tarihinde başlayan döneme ilişkin aylık kira bedelinin 990.-TL olarak tespitine “ ibaresinin eklenmek suretiyle hükmün değiştirilmiş şekliyle ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 27.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahallesi 836 ada, 35 parsel sayılı taşınmaz imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parseli niteliğinde olduğundan emsal karşılaştırması sonucu belirlenen bedelden Düzenleme Ortaklık Payı indirilmemesi gerektiği halde, % 40 oranında indirim yapılarak az bedele hükmedilmesi, 2-Taşınmaz üzerinden geçen enerji nakil hatları arasında kalan ve 05.10.2012 tarihli fen raporunda..., A5 ve A7 olarak belirtilen sırasıyla 2446,50 m2, 4226,82 m2 ve 2705,39 m2'lik bölümlerin yüzölçümü ve geometrik şekilleri ile Belediye Başkanlığının yazısı dikkate alındığında bu kısımlarda değer kaybı olmayacağı gözetilmeksizin, yazılı gerekçe ile bu bölümlerin de bedellerine hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir....
Ancak; Bedele dönüştürülen taşınmazın dava tarihindeki karşılığına hükmedilmesi gerekirken, bu bedelden uygulama tarihi ile dava tarihi arasında kamu tarafından yapılan planlama ve yatırımlar nedeniyle taşınmazın değerinde % 35 artış olduğu gerekçesiyle indirim yapan rapor esas alınmak suretiyle düşük bedel tespiti, Doğru görülmemiştir. Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 08/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....