nin de diğer davalı ile birlikte ayıplı traktörün bedel iadesi talebi nedeni ile davacıya karşı sorumlu olacağı gerekçesiyle, davalılar istinafının HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, davacı istinafının kabulü ile, HMK 353/1-b.2 md. gereğince, YILDIZELİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'nin istinafa konu edilen 02/04/2021 tarih ve 2018/92 E - 2021/69 K sayılı kararının KALDIRILMASINA, düzeltilerek yeniden karar verilmesine, buna göre; Davanın kabulüne, davaya konu ... plakalı ... marka 2016 model ... motor no, ... şasi nolu aracın tüm takyidatlarından arındırılarak davalılara iadesi ile ayıplı mal bedeli olan 112.000 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, ayıplı aracın davalı tarafa teslimi tarihinden itibaren başlamak üzere işbu ayıplı mal bedeline yasal faiz uygulanmasına, karar verilmiş; karar, davalı......
nin de diğer davalı ile birlikte ayıplı traktörün bedel iadesi talebi nedeni ile davacıya karşı sorumlu olacağı gerekçesiyle, davalılar istinafının HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, davacı istinafının kabulü ile, HMK 353/1-b.2 md. gereğince, YILDIZELİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'nin istinafa konu edilen 02/04/2021 tarih ve 2018/92 E - 2021/69 K sayılı kararının KALDIRILMASINA, düzeltilerek yeniden karar verilmesine, buna göre; Davanın kabulüne, davaya konu ... plakalı ... marka 2016 model ... motor no, ... şasi nolu aracın tüm takyidatlarından arındırılarak davalılara iadesi ile ayıplı mal bedeli olan 112.000 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, ayıplı aracın davalı tarafa teslimi tarihinden itibaren başlamak üzere işbu ayıplı mal bedeline yasal faiz uygulanmasına, karar verilmiş; karar, davalı ......
Bu maddedeki özel hükümler saklı kalmak şartıyla, tacirler arasındaki satış ve mal değişimlerinde de Türk Borçlar Kanununun satış sözleşmesi ile mal değişim sözleşmesine ilişkin hükümleri uygulanır" denildikten sonra, aynı maddenin c bendinde "Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür....
Davacı, satın aldığı bilgisayarın ayıplı olduğundan bahisle ödediği satış bedelinin davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesi hükmü uyarınca tüketici, satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir.Mahkemece yasal düzenleme çerçevesinde ürünün ayıplı olup olmadığına dair 2010/6351-13382 bilirkişi incelemesi yapılmamış olup, mahkemece konusunda uzman bilirkişi veya kurulundan iddia, savunma ve mübrez belgelerde değerlendirilmek suretiyle bilgisayardaki arızanın üretim hatasından mı, yoksa kullanım hatasından mı ileri geldiği üzerinde durularak taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınmalı, ortaya çıkacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekir....
Davacının aracı satış esnasında işin ehli olmayan kaporta ustasına muayene ettirmesi de gizli ayıplı olarak bilerek satın aldığı sonucunu doğurmaz. Hal böyle olunca davacının ayıplı mal satışı nedeniyle sözleşmeden dönerek satış bedelini isteme hakkının doğduğu kabul edilerek hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, 19.4.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu makinenin ayıplı olduğu tespit edilmiş olsada tüketicinin onarım hakkını kullandıktan sonra bedel iadesini isteyebilmesi için, ... süresi içerisinde sık sık arızalanması, maldan yararlanamamanın süreklilik arz etmesi yada tamirinin mümkün olmaması gerektiği, tüketicinin ürünü teslim aldıktan sonra bir ay içerisinde ayıbı bildirerek, bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını 2012/6567-10979 kullanmadığını, bu durumda bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi sorunun yetkili servis elemanlarınca ücretsiz olarak giderilebilecek aşamada olduğu, davacının öncelikle satıcıya başvurup sorunun giderilmesini istemesi gerektiği ve bedel iadesi koşulları oluşmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Somut olayda da dava konusu araç bedeli ile ayıp nedeniyle doğan değer kaybı dikkate alındığında, davacının seçimlik haklarından ayıpsız misli ile değişim ya da bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanmasının TMK’nin 2 ve TBK’nin 227/4 maddeleri gözetilerek hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olmadığı değerlendirilerek hüküm kurulması gerekirken Bölge Adliye Mahkemesince yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalıların temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....
Bu ürünlere, Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun ve ilgili diğer mevzuat hükümleri uygulanır." şeklindeki yasal düzenlemeye göre dava konusu taşınmazın fiili teslim ve tapu tescil tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Yasa'nın 10/1. maddesi hükmü uyarınca teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların teslim tarihinde var olduğunun kabul edileceği açıkça belirtilmiştir. 6502 sayılı Kanun'un 11.maddesinde ayıplı mal nedeniyle tüketicinin seçimlik hakları; "(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici, satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, imkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir....
İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davalı tarafından 11/06/2021 tarihinde sunulan istinaf başvuru dilekçesi ile; galerici veya oto alım satım işiyle uğraşan bir kişi olmadığını, davacının aracı satın almadan evvel ekspertize gösterdiğini, araçtaki sorunun kendi kullanımından kaynaklanmış olabileceğini, dava konusu aracın 30.000,00 TL bedel mukabilinde satın alınmasına rağmen 9.000,00 TL gibi yüksek tutarda tamir masrafına hükmedildiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK'nun 355. Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışı iddiasına dayalı sözleşmeden dönülerek bedel iadesi talepli olmakla birlikte yargılama sırasında davacı vekilinin 07/01/2021 tarihli dilekçesi ile talebini daraltarak ayıp oranında indirim bedeline hükmedilmesini istediği anlaşılmaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İş bu dava; ticari satımdan kaynaklı emtianın ayıplı olması nedeniyle TBK 227/1 ve 229 uyarınca sözleşmeden dönerek satış bedelinin iadesi talebine ilişkindir.Somut olayda davacı taraf, davalı taraftan aldığı malzemelerin ayıplı olması sebebiyle sözleşmeden dönerek ürün bedelini talep etmiştir. Tarafların tacir olup, uyuşmazlığın ise ticari nitelikteki satım sözleşmesinden kaynaklanması nedeniyle olaya Borçlar Kanunu (BK) ve Türk Ticaret Kanunu (TTK) hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. Borçlar Kanunu’nun satım sözleşmesine dair hükümlerinin esasen tacirler arasında yapılan satım sözleşmelerine de uygulanması benimsenmiştir. Bununla birlikte satım sözleşmesinde malın ayıplı olması halinde özel hükümler öngörülmüştür (TTK m. 23/c). Dolayısıyla tacirler arası satım sözleşmelerine Borçlar Kanunu hükümleri ile birlikte TTK m. 23 hükmü de uygulanacaktır....