Davacı, satın aldığı aracın üretim hatası nedeniyle yenisi ile değiştirilmesi istemi ile eldeki davayı açtığı, mahkemece alınan bilirkişi raporunda arızanın kullanımdan kaynaklanmayıp, parça bazında imalat hatasından kaynaklandığı, onarımın mümkün olduğu, meydana gelen arızanın birinci seferde onarılmış olduğu , daha sonraki onarıma parça siparişi verilmiş olmasına rağmen davacı tarafından izin verilmediği, onarımlarda değişen parçaların niteliği dikkate alındığında , bu durumun maldan yararlanmayı önemli ölçüde azaltacak yada önemli ölçüde ortadan kaldıracak bir arıza yada kusur sayılmayacağını belirtmiş olup mahkemenin de kabulü böyledir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4.maddesi hükmü uyarınca tüketici, satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle 2008/3144-8545 değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....
Mahkemece,yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde ürünlerin ayıplı olduğu ve tüketicinin kullanımından beklediği faydayı önemli ölçüde azalttığı kanaatine varılmış, ürünlerin özel imalat olması ve tamamının iade edilmesinin satıcı aleyhine aşırı dengesizliğe sebep olacağı ancak tüketiciden de daha yeni almış olduğu ürünleri tamir edilmek sureti ile kullanmak zorunda bırakılmasının beklenemeyeceği anlaşılmakla dava konusu ürünlerden sadece ayıplı olanların ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmiştir. Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesine göre ayıplı mal satın aldığı anlaşılan tüketici bedel iadesi, ücretsiz onarım, bedel indirimi veya ayıpsız misli ile değişim yönündeki seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir....
Bu nedenle ayıplı mal nedeniyle satıcı sözleşme ilişkisi nedeniyle tüketiciye karşı seçimlik hakların tamamından (bedel iadesi, yenisi ile değişim, bedelde indirim, onarım ve tazminatlar) sorumludur. Üretici ve ithalatçı ise, sadece misli değişim ve onarım talep edilmesi durumunda, satıcı ile birlikte müteselsil sorumlu olur. Somut ihtilafta; davacı dava dışı tüketiciler tarafından ilgili tüketici hakem heyetine karşı ayıplı mal nedeniyle başvurularda bulunulduğu, dava dışı tüketicilere yapılan ödemelerin rücuen davalıdan tahsilini talep etmiş olup, dosya içeriğine göre tüketici tarafından "Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme" hakkı kullanılarak ürünün bedeli satıcıdan iade alınmıştır. 6502 sayılı TKHK.11/2.maddesi hükmünde yapılan düzenleme uyarınca, tüketici bedel iadesi talebini sadece (sözleşme ilişkisi içinde bulunduğu) satıcıya karşı kullanabilir....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, ayıplı malın bedel iadesi veya yenisi ile değiştirilmesi talebinden ibaret olup dava konusu uyuşmazlığa Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerektiği gerekçesiyle, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, 1 inci maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; " Mal: Alış-verişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları,;" Hizmet: Bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti " ifade eder."...
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, ayıplı malın bedel iadesi veya yenisi ile değiştirilmesi talebinden ibaret olup dava konusu uyuşmazlığa Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerektiği gerekçesiyle, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, 1 inci maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; " Mal: Alış-verişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları,;" Hizmet: Bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti " ifade eder."...
Davacı, ayıplı mal nedeni ile aracın yenisi ile değiştirilmesini veya bedel iadesini talep etmiştir. Mahkemece dava konusu aracın 02/01/2012 tarihinde ... 'a devrinin yapıldığı, davacının davacı sıfatını yitirdiği gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeni ile reddine karar vermiştir. Dava, araç satışından kaynaklanmakta olup davacı alıcı, akidi olan davalı satıcıya karşı hava yastıklarının açılmaması sebebi ile iş bu davayı açmıştır. Bu nedenle davacının aktif dava ehliyeti vardır. Dava konusu aracın trafik kazası neticesinde pert olduğu ve kasko şirketi tarafından sigorta şirketinin bir miktar parayı davacıya ödediği iddia edilmiştir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4.maddesi hükmü uyarınca tüketici, satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür” hükmünü getirmiştir. Somut olayda yeni alınan aracın 300 km de motorunun değişmesi aracın, 4077 sayılı kanunun 4/1 maddesindeki anlamda ayıplı mal olduğu ve davacı, yasanın 4/2 maddesinde kendisine tanınan dört seçimlik haktan, aracın yenisi ile değiştirilmesi hakkını kullanarak bunu satıcıya bildirmiştir. Öyle olunca aracın yenisi ile değiştirilmesi şartlarının davacı lehine gerçekleştiğinin kabulü gerekir. O halde mahkemece aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle ve yazlı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
Yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporunda da arızaların kullanım hatasından kaynaklanmadığı açıklanmıştır. 4077 sayılı yasanın 4. maddesi gereğince ayıplı bir malın teslimi halinde tüketici bedel iadesi de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme hakkına sahiptir. Aynı yasanın 13. maddesi tüketici onarım hakkını kullanmışsa ... süresi içinde sık sık arızalanma nedeniyle maldan yararlanamama süreklilik arzetmesi halinde 4. maddede yer ... değer seçimlik hakların kullanılabileceği düzenlemesini getirmiştir. ......
Davacı davalıdan satın aldığı aracın bir süre sonra ön kaputunda boya soyulmalarının meydana geldiğini ileri sürerek, ayıplı aracın yenisi ile değiştirilmesi isteği ile eldeki davayı açmıştır. 4077 sayılı yasanın 4. maddesi gereğince ayıplı bir malın teslimi halinde tüketici bedel iadesi de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme hakkına sahiptir....
Mahkemece davanın kabulü ile dava konusu ürünlerin ayıplı olduğunun tespiti ile bedelleri olan toplam 3290,00 YTL nin ürünün davalıya iade edildiği tarihten itibaren faizi ile tahsiline, ayıplı ürünlerin davacı tarafından davalıya iade edilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- 4077 sayılı Kanunun 4. maddesinin ilk fıkrasında ayıplı malın tanımı yapılmış, ikinci fıkrasında tüketicinin ayıplı mal konusundaki tercih haklarını düzenlemiş, üçüncü fıkrasında tüketicinin seçimlik haklarından dolayı kimlerin sorumlu tutulacağı belirtilmiştir....