WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, dava konusu ayıplı olduğu iddia edilen aracın öncelikle ayıpsız misli ile değiştirilmesi, olmadığı takdirde sözleşmenin feshi ile bedel iadesi, bu talep de kabul görmezse aracın ayıplı değerinin satış fiyatından düşülerek aradaki farkın iadesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 227 ve 228 inci maddeleri. 3. Değerlendirme 1.Dava, davalılar tarafından ithal edilen ve satışı yapılan aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak davaya konu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, olmadığı taktirde aracın iadesi ile bedelinin tahsili, bu talepleri de kabul görmezse aracın ayıplı değerinin satış fiyatından düşülerek aradaki farkın iadesi istemine ilişkindir. 2. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararın davalılar tarafından temyizi üzerine Dairenin (Kapatılan 19....

    Dava konusu olayda, davacı 10.04.2007 tarihinde satın almış olduğu aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek, tercih hakkını öncelikle aracın yenisi ile değiştirilmesi, olmadığı takdirde bedel iadesi olarak kullanmışsa da, daha sonra 04.05.2009 havale tarihli ıslah dilekçesi ile araç bedelinin ödetilmesini istemiştir. Davacının, dava dilekçesinde ve az yukarıda belirtilen, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesinde kendisine tanınan seçimlik haklardan olan "bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme" seçeneğini tercih etmiş olmasına ve yargılama aşamasında ve 7.5.2009 günlü celsede de islaha karşı çıkılmamış olmasına göre, davacının bu talebi dikkate alınarak, araç bedelinin ödetilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde aracın ayıpsız yeni misli ile değiştirilmesine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

      Dava konusu olayda da davacı, ayıplı olduğunu ileri sürdüğü aracın öncelikle ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebiyle eldeki davayı açmış olduğuna, başka bir ifade ile, 4077 sayılı yasanın 4. maddesinde sayılan seçimlik haklardan “malın misli ile değiştirilmesi” talebinde bulunduğuna, bu talebin mümkün olmaması halinde ise hükümde yazılı olmasa da İcra İflas Kanununun 24. maddesi gereğince işlem yapılacağına göre, mahkemece yazılı şekilde, anılan yasa hükmüne aykırı olarak, “aracın misli ile değiştirilmesi talebinin mümkün olmaması halinde satış bedeli olarak ödenen 41.900,00 YTL’nin ... davacı tarafa verilmesine” şeklinde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....

        HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere: 1-Davanın KABULÜ İle; -Davaya konu -------- şase numaralı aracın ayıpsız misli ile davalı tarafından değiştirilmesine, kararın icrası halinde ------- yukarıda özellikleri yazılı aracın ve bu aracın gördüğü hasar nedeniyle 25.000TL'nin dava tarihi olan 18.06.2022 tarihinden aracın davalıya teslim tarihine kadar işleyecek avans faizi ile birlikte davacıdan alınarak davalıya verilmesine/ödenmesine, infaz aşamasında aracın misli ile iadesinin mümkün olmaması halinde İİK 24.maddesi çerçevesinde İcra Müdürlüğünce aracın ayıpsız misli değeri tespit edilerek 25.000 TL'nin de faizi ile tespiti ve davacıdan alınması ile düşülmesi yoluyla kararın infazının yerine getirilmesine, 2-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 13.986,03 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın ve 3.450,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 10.455,33 TL 'nin davalıdan alınarak gelir kaydına, 3-Davacı taraf yararına AAÜT uyarınca 32.711,53 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak...

          Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; araçtaki ayıptan kaynaklanan değer düşüklüğü yönünden 1.000 TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmiştir.Hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı tarafından davalı ... Otom. Paz. San. A.Ş’den 27.06.2007 tarihinde satın alınan sıfır 2007 model araçtaki ayıp nedeniyle aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki satışa konu aracın ayıplı olduğu dosya içeriği itibariyle sabit olduğu gibi mahkemenin de kabulündedir.Davacı,malın ayıplı olması halinde 4077 sayılı yasanın 4.maddesi gereğince değişim, sözlemeden dönme, onarım veya bedel indirimi yönünde tercih hakkını kullanmakta muhayyerdir. Dava dilekçesinde davacı aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini, bunun mümkün olmaması halinde araçtaki değer kaybını talep etmiş ise de, yargılama aşamasında 04.03.2009 tarihli celsede tercihini aracın ayıpsız yenisiyle değiştirilmesine hasretmiştir....

            DAVALI VEKİLİ CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Dava konusu aracın ayıplı olmadığını, kullanıcı hatasının söz konusu olduğunu, müşteri memnuniyeti kapsamında davacının şikayetlerinin giderildiğini, aracın kusurundan kusurundan kaynaklanan herhangi bir arızasının araçta bulunmadığını, kullanıcı hatası ile arızalanan malların ayıplı mal olarak değerlendirilemeyeceğini, ayıp iddiasını kabul anlamına gelmemek kaydı ile aracın yenisi ile değiştirilmesi talebinin hakkaniyete uygun olmadığını, ayrıca araç kiralama bedelinin de davacı tarafından talep edilemeyeceğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk Derece Mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile; 34 XX 434 plaka sayılı 3MZBM62S81M138545 şase numaralı Mazda marka 2016 model aracın davalıya iadesi ile ayıpsız misli ile değiştirilmesine, ayıpsız misli ile değiştirilmesi mümkün olmadığı takdirde aracın değeri 89.250,01....

            Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 10/09/2020 tarih ve 2019/201 Esas 2020/102 Karar sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davacı vekilinin ve davalı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE : Davalı Aykan Motor Servis A.Ş.'den satın aldığı Volkswagen Golf 1.6 TDI 115 PS Highline DSG marka ve paket 2018 model aracın ayıplı olması, davalı şirketin araçtaki ayıbı gidermeyerek defalarca kez geçici onarımlarla araçtaki ayıbı gizlemeye çalışması nedeniyle aracın ayıptan kaynaklanan seçimlik hakkı olan ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebinin kabul edilmemesi nedenleriyle; faize ve munzam zarar ilişkin her türlü hakları saklı kalmak kaydı ile dava konusu aracın ayıpsız misliyle bedelsiz olarak değiştirilmesinin karar verilmesini talep etmiştir....

            Noterliğinin 11.09.2017 tarih ve 22584 yevmiye sayılı ihtarnamesiyle aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin talep edilmesine rağmen davalı servis tarafından garanti kapsamında aracın motorunun komple değiştirildiği ve davacıya 21.10.2017 tarihinde teslim edildiği, teslim evrakında davacı tarafından, aracın yenisiyle değiştirilmesi talep edilmiş olmasına ve bu konuda noter aracılığıyla ihtar çekilmiş olmasına rağmen aracın motorunun değiştirilerek tamir edildiği, bu konudaki yasal hakları saklı kalmak üzere aracı teslim aldığı, şerhinin düşüldüğü anlaşılmaktadır. Davaya konu aracın üretimden kaynaklı ayıplı olduğu sabit olup, davacı tüketici tarafından aracın servise geliş tarihinden itibaren gerek yazılı olarak gerekse sözlü olarak aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesinin talep edildiği anlaşılmaktadır....

            ile değişim talebinin hakkaniyete uygun olacağı kabul edilmekle davanın kabulü ile aracın misli ile değiştirilmesine karar verilmiştir....

              Davacı dava dilekçesinde dava konusu aracın gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek dava konusu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine bu talebin mümkün olmaması halinde bedel iadesine karar verilmesini istemiş ise de; malın ayıplı olarak teslim edildiği hususu teslim anına göre saptandığından, tüketicinin ayıptan doğan haklarını kullanabilmesi, ayıbın o anda var olduğunu; malın açık veya gizli bir ayıbı o anda taşıdığını ispat etmesine bağlıdır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında, dava konusu aracın ayıpsız şekilde teslim edildiği hususu davalı lehine karine teşkil etmekte olup, satım konusu malın teslim tarihi itibariyle ayıplı olduğunu ispat yükü ise davacı tüketicidedir. Dosya kapsamına göre, davacının ispat yükünü yerine getiremediği anlaşılmakla birlikte aracın satın alınmasından 7 yıl sonra davanın açılması da hakkın kötüye kullanılması niteliğindedir....

                UYAP Entegrasyonu