Ye ihbarını talep ettiklerini, dava konusu araçta üretimden kaynaklı ayıp niteliğinde herhangi bir arıza bulunmadığından davacı tarafından araçta var olduğu iddia edilen boya sorunu satış öncesine ait olmadığından davanın esastan reddine, mahkemece ayıbın üretimden kaynaklandığı sonucuna varılır ise öncelikle bedel iadesi yada misli ile değişim istenemeyeceğinin kabulü ile diğer seçimlik haklar doğrultusunda karar verilmesine takyidat yok ise ücretiz onarımla giderilebileceği ve mevzuat kapsamında araçtan beklenen faydayı azaltacak bir ayıp olmadığı dikkate alınarak araç değişimi veya bedel iadesi taleplerinin orantılılık ilkesi çerçevesinde reddine ücretiz onarım yada bedel indirimi yönünden hüküm kurulmasına, öncelikle araçta davacının kusuru kapsamında meydana gelen değer kayıplarının tespiti ile davacıya yüklenmesine dava konusu araç müvekkil şirkete iade edilmek zorunda olacağından trafik kaydında olması muhtemel her tülü takyidat ari olarak iadesi gerektiğine hüküm kurulmasını talep...
Ayıplı mal satışında tüketici, süresinde ayıp ihbarında bulunduğu takdirde, bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, ayıp oranında bedel indirimi veya malın ücretsiz onarımını isteme hakkına sahiptir. Ne var ki, tüketicinin yasada öngörülen seçimlik haklarını kullanabilmesi için ayıbın satış sözleşmesinin yapıldığı anda mevcut olması gerekir. Satışa konu malda kullanımdan doğan arızalar ayıp kapsamına girmez....
Hal böyle olunca mahkemece, davacının seçimlik haklarından bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanmasının TMK'nın 2. ve 6502 sayılı Yasa 11/3. maddeleri uyarınca hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olacağından, araçtaki ayıp nedeniyle seçimlik hakkından bedel indirim uygulanmasının uygun olacağı değerlendirilerek sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, yazılı şekilde ayıpsız misli ile değişimine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenlerine göre, davacının tüm davalıların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....
-TL maddi tazminatın ve mağduriyeti sebebiyle 3.000,00.-TL manevi tazminatın tarafına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu uyuşmazlığın tüketici mahkemelerinin görev alanına girdiğini, görevsizlik kararı verilmesini, ayrıca davacı tüketicinin seçimlik hakkını onarımdan yana kullandığını, bedel iadesi talep etmek gibi bir hakkının bulunmadığını, üründeki hasarın davacının kendi kusurundan meydana geldiğini, bu nedenle müvekkili şirketin bir sorumluluğunun bulunmadığını, davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin de fahiş olduğunu, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dosya içerisine, mahkememizin ... E. Sayılı dosyasının bir sureti dosya arasına alınmış, davacı tarafça dava konusu ... marka cep telefonu ibraz edilmiş ve elektronik teknolojisi bilirkişisinden rapor aldırılmıştır. Dava; ayıplı satış nedeniyle açılan maddi manevi tazminat davasıdır....
Bu haliyle sözleşmeden dönme halinde tüketicinin bundan elde edeceği yarar ile bunun satıcıya getireceği zarar arasında bir oransızlık varsa ve ayıplı mal çok az giderle onarılabiliyorsa artık sözleşmeden dönmenin amaca aykırı olduğu kabul edilmektedir. (Aynı yönde Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2020/3717 E. Ve 2020/4435 K. Sayılı kararı) Hal böyle olunca mahkemece, davacının seçimlik haklarından sözleşmeden dönme hakkını kullanmasının TMK'nın 2. ve TBK'nın 227/3. maddeleri uyarınca hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olacağından, araçtaki ayıp nedeniyle seçimlik hakkından ayıp oranında bedelden indirim uygulanmasının uygun olacağı değerlendirilerek sonucuna gidilmesi yerinde görülmüştür. Davacının onarım hakkını kullanmadığı da dikkate alınarak ayıp oranında bedelden indirim hakkı sadece satıcıya karşı kullanılabileceğinden ithalatçıya karşı açılan davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı yan bulunmamaktadır....
Dava, satın alınan aracın ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmeden dönme bedel iadesi olmadığı taktirde bedelde indirim talebine ilişkindir. Davalı vekili 31/03/2023 tarihli dilekçesi ile HMK 308.maddesi uyarınca faiz talebi hariç olmak üzere davayı kabul ettiklerini, davayı kabul etmiş olmaları sebebi ile davacının asıl talebinin kabulü ile sözleşmeden dönme ve malın satış bedelinin karşılıksız iadesi üzerinde herhangi bir uyuşmazlık kalmadığını, ancak yapılan araştırmada davacının aracı satmaya çalıştığını öğrendiklerini, bu nedenle verilecek hükmün icrasının satış sonucu imkansız hale geleceğini, sözleşmeden dönme halinde edimlerin iade edilmesi gerektiğini, bu hakkın imkansızlaşmaması için HMK 389.maddesi gereğince tedbir olarak aracın satılmaması ve şerh koydurulmasını talep ettiklerini belirtmiştir....
tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Davacının; sözleşmenin feshi, satış bedeli ve satış bedeli ile rayiç bedel arasındaki fark toplamı olarak 310.000,00TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istediği görülmüş olmakla birlikte, 4077 sayılı kanunda sınırlı olarak sayılan seçimlik haklardan bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönmeyi seçtiği anlaşılmıştır. Hükme esas alınan 24.04.2018 tarihli bilirkişi raporunda; taraflar arasında yapılmış olan ... satış taahhütnamesi doğrultusunda ......
Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir. (5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir. (6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir. " Hükmüne yer verilmiştir. 6502 sayılı yasa 11/3. Maddesi tüketicinin seçimlik hakları “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir....
GEREKÇE:Dava, davacının davalıdan satın almış olduğu araçla ilgili tedbir kararı verilmesinden dolayı sözleşmeden dönme, bedel iadesi ve el koyma nedeni ile alınan hukuki destek için ödenmesi kararlaştırılan maddi tazminat ve duyulan üzüntü nedeni ile manevi tazminat davasıdır. Dosyada mevcut trafik kaydından dava konusu ... plakalı aracın davacı şirket üzerine kayıtlı olduğu ve 30.01.2013 tarihinde davalıdan satın alındığı ve bedelinin ödendiği sabittir. Dosya içinde HMK 61. maddesi gereğince davanın ihbarına ilişkin bir talep ve dilekçe bulunmadığı gibi, ihbarın taraflardan biri tarafından yapılabileceği, Mahkemece resen ihbar yapılamayacağı dikkate alınarak davalının ihbara ilişkin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir....
Ancak satış sözleşmesi yapıldığı anda telefonun klonlanmış olup olmadığı, satış sonrası tüketici tarafından klonlama yapılıp yapılmadığı, ayıbın gizli ayıp; açık ayıp olup olmadığı, süresinde ayıp ihbarı yapılıp yapılmadığı konularında tüketici sorunları hakem heyeti ve mahkemece hiçbir araştırma yapılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ:Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının HUMK. 427/6 maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin kabulü ile mahkeme kararının sonuca etkili olmamak üzere kanun yararına BOZULMASINA, 2.5.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....