WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacı, davalı ...' nin, dava dışı müteahhit ....' ne inşa ettireceği “...”' nden 12.07.2006 tarihinde satın aldığı bağımsız bölümün 23.08.2008 tarihinde teslim edildiğini, teslimden sonra gerek kendi konutu gerekse blok ve site ortak yerleri ile ilgili ayıp ve eksiklikler bulunduğunu ileri sürerek eksik ve ayıplı işlerden dolayı ortaya çıkan bedel farkının (semen tenzili) tespit edilerek şimdilik 10.000.00.TL' nın, yargılama sırasında verilen 08.05.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile toplam 18.510.00.TL' nın avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dilemiştir. Davalı, dava konusu dairenin davacıya eksiksiz olarak teslim edildiğini, ayıp ve eksik bulunmadığını, kaldı ki ayıp ihbar mükellefiyetinin de süresinde yerine getirilmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir....

    Toplu Konut Projesi”'den ... sitesi ... ada ... nolu parselde ... blok ... nolu daireyi 15.5.2007 tarihli sözleşme ile satın aldığını, 25.11.2007 tarihinde teslim edildiğini, reklam, tanıtım ve broşürlerde yüksek inşaat kalitesi vaadinde bulunulduğunu ancak teslimden sonra gerek kendi konutu gerekse blok ve site ortak yerleri ile ilgili ayıp ve eksiklikler bulunduğununun ortaya çıktığını ve bu hususta davalılara ihbarlarda bulunulduğunu ileri sürerek eksik ve ayıplı işlerden dolayı ortaya çıkan bedel farkının (semen tenzili) tespit edilerek fazla hakları saklı kalarak 5.000 TL.nin teslim tarihinden yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah ile tir. Davalılar, davacıya tam ve eksiksiz olarak dairesinin teslim edildiğini, ayıp ve eksik bulunmadığını, kaldı ki ayıp ihbar mükellefiyetinin de süresinde yerine getirilmediğini savunarak davanın reddini dilemişlerdir....

      Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....

        Mahkemece, davanın kabulüne, dava konusu taşınmazdaki ayıp oranında bilirkişi raporu ile belirlenen 4.000,00 TL değer kaybının, 1.000,00 TL’sinin dava tarihinden itibaren, 3.000,00 TL’sinin ıslah tarihi lan 02/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı taraftan alınarak, davacı tarafa verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalıdan satın aldığı dairenin eksik ve ayıplı olduğunu ileri sürerek bedel indirimi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Ayıp ve kusurlu imalatlar ve eksik ifa nedeni ile satış bedelinden indirilecek miktarın tespitinde, doktrinde, "mutlak metod", "nisbi metod" ve "tazminat metodu" adıyla bilinen değişik görüşler mevcutsa da, gerek Dairemiz gerekse Yargıtay tarafından öteden beri uygulanan "nispi metod" olarak adlandırılan hesaplama yöntemi benimsenmektedir. (13.HD....

          - K A R A R - Dava, davalılardan alınan laminat parkelerin ıslanmış ve kullanılmayacak durumda olması nedeniyle bedel indirimi yada ayıbın giderilmesine ilişkindir. Davalı ... Yer Karoları San. Tic ve Turizm A.Ş vekili, davacı ile aralarında ticari ilişki olmadığı, müvekkilinin emtiayı diğer davalıya sattığını, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini ... Mahkemelerinin yetkisiz olup Kocaeli mahkemelerinin yetkili olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. Diğer davalı vekili, ... Asliye Hukuk Mahkemeleri yetkisiz olduğunu, davacının kendi beyanında dahi parkelerin bir kısmını dışarda bıraktığını kabul ettiğini, müvekkilinin parkeleri ayıpsız olarak teslim ettiğini eğer bir ayıp olsa idi bunun teslim anında ortaya çıkacağını belirterek davanın reddini istemiştir. Davacı verdiği ıslah dilekçesi ile talebini 50.000.00 TL'nin tazmini olarak değiştirmiştir....

            Ancak, satılanda adi bir muayene ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp mevcut olup da, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da derhal satıcıya ihbar etmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır. BK'nun 198. maddesinde öngörülen süre içinde ihbar edilmeyen ayıplar için dava açılamaz. Davaya konu uyuşmazlığa ilişkin mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu hazırlanan raporda dava konusu taşınmazda mevcut ayıplı işlerin tamamının açık ayıp niteliğinde olduğu tespit edilmiştir....

              KARAR Davacı, 18.07.2006 tarihli sözleşme ile davalı ... inşa edeceği “... ... Toplu Konut Projesi”'nden satın aldığı dairenin 21.08.2008 tarihinde teslim edildiğini, teslimden sonra gerek kendi konutunda gerekse blok ve site ortak yerleri ile ilgili ayıp ve eksiklikler bulunduğunu tespit ettiğini ileri sürerek eksik ve ayıplı işlerden dolayı ortaya çıkan bedel farkının tespit edilerek sözleşme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dilemiştir. Davalı, dava konusu dairenin davacıya eksiksiz olarak teslim edildiğini, ayıp ve eksik bulunmadığını, kaldı ki ayıp ihbar mükellefiyetinin de süresinde yerine getirilmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, bilirkişi raporu hükme esas alınarak 17.388,49 TL'nin 10.000 TL'sine dava tarihinden itibaren, 7.388,49 TL'sine ıslah tarihi olan 01/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ve ihbar olunan ......

                Davalılar, davacının ayıp ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediğini, ayrıca herhangi bir ayıp ya da eksik işin de bulunmadığını,kaldı ki dairenin yargılama devam ederken 3. kişiye satılması nedeniyle davacının taraf sıfatının kalmadığını savunarak davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 24.118,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmişir. 1-Dava tarihi olan 02.07.2012 tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 4077 sayılı TKHK.’nun 4. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre; tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde açık ayıpları satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....

                  Ancak, satılanda adi bir muayene ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp mevcut olup da, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da derhal satıcıya ihbar etmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır. BK’nun 198. maddesinde öngörülen süre içinde ihbar edilmeyen ayıplar için dava açılamaz. Eksik işler yönünde ihbar edilmeden dava açılabileceği, diğer bir deyişle ihbara gerek olmadığı gerek dairemizce gerekse Yargıtayca istikrarlı bir şekilde uyarlandığı gözetilmelidir. Davacıların gerek açık ve gerekse gizli ayıp yönünden süresi içerisinde ihbarda bulunup bulunmadıkları, 4077 sayılı 2012/23619-2013/1375 yasanın 4. maddesi hükmü ve BK. 198 maddesi hükmü de gözetilmek suretiyle incelenmelidir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, ileri sürülen ayıpların mahiyeti yönünde değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır....

                    Ancak, satılanda adi bir muayene ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp mevcut olup da, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da derhal satıcıya ihbar etmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır. BK’nun 198. maddesinde öngörülen süre içinde ihbar edilmeyen ayıplar için dava açılamaz. Davaya konu uyuşmazlıkta, mahkemece taşınmazdaki hatalı imalatların açık olduğu kabul edilmiş ise de, teknik incelemeyi gerektiren bu konuya ilişkin yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporunda taşınmazdaki ayıplı imalatların açık ayıp mı yoksa gizli ayıp mı olduğuna dair herhangi bir tespite yer verilmemiştir. O halde, mahkemenin hükmüne esas aldığı bilirkişi raporu hüküm kurmaya ve Yargıtay denetimine elverişli değildir....

                      UYAP Entegrasyonu