GEREKÇE: Dava, ticari satıştan kaynaklanan ayıba dayalı tazminat istemine ilişkin olup, istinaf başvuru sebep ve gerekçeleri ile kamu düzeni kapsamında Daire önüne gelen uyuşmazlıklar dikkate alınmak sureti ile yapılan inceleme ve değerlendirme sonucu; Satış tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 23/c. maddesi uyarınca ticari alım satımlarda alıcı, açık ayıplar için iki, gizli ayıplar için ise sekiz günlük olan yasal süreler içerisinde inceleme yükümlülüğünü yerine getirip ayıp ihbarında bulunmalıdır. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223. maddesinin ikinci fıkrası uygulanır. Türk Borçlar Kanunu 223/2 maddesine de göre, alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz....
Satışa konu araç üzerinde yaptırılan hükme esas alınan bilirkişi raporu ile dava konusu otomobilin sol ön kapısının boyanmış olması nedeniyle dava konusu araçta 1.250,00.-TL değer kaybı oluştuğu mütalaa edilmiştir. Mahkemece, bu bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuş ise de; yalnızca lokal bir bölgede yer alan boyama işleminin sözleşmenin feshi ile araç için ödenmiş olan bedelin iadesini gerektirip gerekmediği husunda yanılgıya düşülmüştür. 6502 sayılı yasanın 11. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Açıklandığı şekilde tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir....
Davalılar, herhangi bir ayıp ve eksik ifanın söz konusu olmadığını, süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, hiç bir ihtirazi kayıt olmaksızın taşınmazın teslim alındığını, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini savunarak, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 54.450 TL'nin 17.01.2012 temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz etmiştir. 1-Dava, satış esnasında sunulan projede ve tanıtımlarda belirtilen ancak bunlara uygun olarak yapılmayan veya eksik yapılan işler nedeni ile davacının satın aldığı konutta oluşan değer kaybının ödetilmesi talebine ilişkindir. Davalılar, ayıp ve eksik bulunmadığını, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir....
Davalılar, herhangi bir ayıp ve eksik ifanın söz konusu olmadığını, süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, hiç bir ihtirazi kayıt olmaksızın taşınmazın teslim alındığını, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini savunarak, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 29,550-TL'nin 17.01.2012 temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz etmiştir. 1-Dava, satış esnasında sunulan projede ve tanıtımlarda belirtilen ancak bunlara uygun olarak yapılmayan veya eksik yapılan işler nedeni ile davacının satın aldığı konutta oluşan değer kaybının ödetilmesi talebine ilişkindir. Davalılar, ayıp ve eksik bulunmadığını, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir....
Bu nedenle konusunda uzman bilirkişi marifetiyle keşif yapılarak yukarıda belirtilen açıklamalar doğrultusunda davalının eksik ve ayıp savunması incelenerek , ayıplı hususlar bakımından ayıbın açık ayıp mı gizli ayıp mı olduğunun belirlenmesi, süresinde ayıp ihbarının yapılıp yapılmadığının bu ayırıma göre değerlendirilmesi, ayrıca davalının sistemin çalışmadığına yönelik savunmasının ayıbın kullanılamayacak derecede veya kabule zorlanamayacak derecede olup olmadığı hususunun incelenmesini de gerektirmektedir....
Buna göre 13. madde gereğince satıcı, malın; ... süresi içinde, gerek malzeme ve işçilik gerekse montaj hatalarından dolayı arızalanması halinde işçilik masrafı, değiştirilen parça bedeli ya da başka herhangi bir ad altında hiçbir ücret talep etmeksizin tamirini yapmak veya yaptırmakla yükümlü olduğu gibi 14. madde gereğince tüketicinin onarım hakkını kullanmasına rağmen tüketicinin malın ücretsiz değiştirilmesini, bedel iadesi veya ayıp oranında bedel indirimi talep edebilmesi için, malın; tüketiciye teslim edildiği tarihten itibaren, ... süresi içinde kalmak kaydıyla, bir yıl içerisinde en az dört defa veya imalatçı-üretici ve/veya ithalatçı tarafından belirlenen ... süresi içerisinde altı defa arızalanmasının yanı sıra, bu arızaların maldan yararlanamamayı sürekli kılması gerekmektedir....
İlk derece mahkemesince; "Alınan beyanlar ve dosyaya sunulan belgelerden anlaşılacağı üzere, ihtilafın, davanın açılmasından evvel davacının TBK'nın 227 maddesinde yer alan seçimlik haklardan satılanın misliyle değiştirilmesini istemiş olmasına rağmen, dava ile birlikte sözleşmeden dönme hakkını kullanıp kullanamayacağı noktasında toplanmaktadır. HGK 2014/13-1086 E.-2016/542 K. Sayılı ilamında; "Tüketici kural olarak seçimlik haklardan dilediğini kullanabilir, fakat aynı anda birden çok seçeneği kullanması mümkün olmayıp bunlardan birini tercih etmelidir. Tüketici bu seçimlik haklardan birini kullandıktan sonra artık buradan cayarak öteki seçimlik hakları kullanmaya yönelemez (Murat Aydoğdu, a.g.e. s. 174). Tüketicinin; malın ayıplı olması halinde malın ücretsiz değiştirilmesi, bedel iadesi veya ayıp oranında bedel indirimi haklarından birini kullanabilmesi için ücretsiz onarım hakkını kullanmaması gerekir....
E.sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu, fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak üzere davanın kabulü ile itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
KARAR Davacı, davalı ...' nin, dava dışı müteahhit ....' ne inşa ettireceği “...”' nden 17.07.2006 tarihinde satın aldığı bağımsız bölümün 09.09.2008 tarihinde teslim edildiğini, teslimden sonra gerek kendi konutu gerekse blok ve site ortak yerleri ile ilgili ayıp ve eksiklikler bulunduğunu öğrendikten sonra 27.03.2009 tarihinde diğer kat malikleri ile birlikte tespit yaptırdıklarını ileri sürerek eksik ve ayıplı işlerden dolayı ortaya çıkan bedel farkının (semen tenzili) tespit edilerek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dilemiştir. Davalı, dava konusu dairenin davacıya eksiksiz olarak teslim edildiğini, ayıp ve eksik bulunmadığını, kaldı ki ayıp ihbar mükellefiyetinin de süresinde yerine getirilmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir....
nden 13.07.2006 tarihinde satın aldığı bağımsız bölümün 21.08.2008 tarihinde teslim edildiğini, teslimden sonra gerek kendi konutu gerekse blok ve site ortak yerleri ile ilgili ayıp ve eksiklikler bulunduğunu öğrendikten sonra 27.03.2009 tarihinde diğer kat malikleri ile birlikte tespit yaptırdıklarını ileri sürerek eksik ve ayıplı işlerden dolayı ortaya çıkan bedel farkının (semen tenzili) tespit edilerek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dilemiştir. Davalı, dava konusu dairenin davacıya eksiksiz olarak teslim edildiğini, ayıp ve eksik bulunmadığını, kaldı ki ayıp ihbar mükellefiyetinin de süresinde yerine getirilmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir....