Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı tarafından müvekkiline ayakkabı tabanlarının malzemesi olan PVC hammaddesi satıldığını, ancak satılan bu ürün nedeniyle ayakkabı tabanlarının kırıldığını,bu durumun tespit dosyası ile belirlendiğini, bu nedenle müvekkilince çeşitli firmalara satılan ayakkabıların iade edildiğini bundan dolayı müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını belirterek bu zararının tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır....

      Dava, konusu itibariyle tüketici yasası hükümlerine tabi olmayıp taraflar arasındaki meselenin halli için 6098 sayılı TBK’nun ayıba karşı tekeffül hukuki kurumunu düzenleyen 219 ve devamı maddelerine bakmak gerekir. Davacı 6098 sayılı TBK 219 ve sonraki ayıba karşı tekeffül maddeleri hükümlerine göre davalıdan tazminat istemekte haklıdır. Buna göre “Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur.” Mahkemece alınan bilirkişi raporlarına göre davaya konu aracın kilometre sayacında oynama olduğu uyuşmazlık konusu değildir. Satışa konu araç hukuki ayıplıdır....

        HD'nin 17/10/2019 gün ve 2016/25258 E.-2019/10215 K.; 01/04/2019 gün ve 2016/18060 E.-2019/4333 K. sayılı kararlarındaki ayıba karşı tekeffül hükümleri gereğince alıcının uğradığı zararları kendi akidi olan satın aldığı satıcıdan isteyebileceğine yönelik açıklamalar da gözetildiğinde, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 6098 sayılı TBK'nun 214, 219 ve devamı maddelerinde düzenlenen, ayıba karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmasına, 6098 sayılı TBK hükümlerine göre ayıba karşı tekeffül hükümlerine göre satıcının alıcıya karşı ayıba karşı tekeffül borcunun bulunması sebebiyle eldeki davada alıcı olan davacının aracı satın aldığı kendi akidi olan davalıya karşı husumet yönelterek dava açmasında herhangi bir isabetsizliğin olmamasına, 6098 sayılı TBK'nun 219. maddesindeki yasal düzenleme gereğince satıcının ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumlu bulunmasına; ayrıca yerleşik Yargıtay uygulamalarında da belirtildiği üzere, usul hukukumuzda dahili dava müessesesinin bulunmaması sebebiyle...

        (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ Uyuşmazlık ve hüküm; ayıba karşı tekeffülden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi ... ....... Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere ... ....... Dairesine gönderilmesine, 09/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Ayıba ilişkin bu genel açıklamadan sonra belirtmek gerekir ki satıcının ayıptan sorumluluğuna da "ayıba karşı tekeffül" denmektedir. Ayıba karşı tekeffül şartlarının gerçekleşmesi durumunda alıcının kendisine tanınan hakları kullanabilmesi için Kanun tarafından kendisine yükletilmiş olan külfetleri yerine getirmelidir. Külfet, alıcının satın aldığı malı muayene etmesi ve bir ayıbın ortaya çıkması halinde bunu satıcıya ihbar etmesidir. Alıcı külfetleri yerine getirmediği takdirde ayıba karşı tekeffül hükümlerinden yararlanamaz. Ayıp ihbarı hukukî işlem olmayıp, hukukî işlem benzeri maddî vakıa olduğundan, Yargıtay’ın yerleşik içtihat ve uygulamalarında aksi sözleşmede veya eki şartnamelerde kararlaştırılmadıkça taraflar tacir dâhi olsa ayıp ihbarının her türlü delille ve bu arada tanık beyanı ile de ispatlanabileceği kabul edilmektedir....

          nin inşaatları ayıplı yapmasından kaynaklandığını ayıba ilişkin alacak davalarında ise görev değer sınırı dikkate alındığında görevli mahkemesinin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, dava konusu hasarın muhatabının dava dışı satıcı Delta İnşaat olduğunu davacı tarafın talep ve iddialarının yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı Polifarma İlaç San. ve Tic. A.Ş vekili, yeni yapılmış bir binada söz konusu şekilde zarar oluşması durumunda bunun sorumluluğunun ancak inşaatı yapan firma ile Toki ve Site Yönetiminin olabileceğini, inşaatı yapan Delta Proje İnşaat A.Ş’nin kusurlu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı ... vekili, husumet itirazında bulunduklarını, davacının halefiyete dayalı açtığı davada davacılık sıfatı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....

            Satıcının borçlarından bir tanesi de BK’nın 194 ilâ 207. maddeleri arasında düzenlenen ayıba karşı tekeffül borcudur. 17. Ayıba ilişkin hukuki düzenlemenin bulunduğu, BK’nın 194. maddesinde “Ayıba Karşı Tekeffül” başlığı altında: “Bayi müşteriye karşı mebiin zikir ve vadettiği vasıflarını mütekeffil olduğu gibi maddi veya hukuki bir sebeple kıymetini veya maksut olan menfaatini izale veya ehemmiyetli bir suretle tenkis eden ayıplardan salim bulunmasını da mütekeffildir. Bayi, bu ayıpların mevcudiyetini bilmese bile onlardan mesuldür.” hükmü yer almaktadır. 18. Anılan düzenlemede “Satıcı alıcıya karşı satılanın zikir ve vaadettiği vasıflarını mütekeffil olduğu gibi maddi veya hukuki bir sebeple kıymetini veya maksut olan menfaatini izale veya ehemmiyetli bir surette tenkis eden ayıplardan salim bulunmasını da mütekeffildir. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan mesuldür” denilmektedir. 19....

              Kiralanan yerde bir ayıbın bulunması halinde kiraya verenin ayıba karşı tekeffül borcu söz konusu olacaktır. Kiraya verenin ayıba karşı tekeffül borcu TBK'nun 304. ve 305. maddelerinde düzenlenmiştir. Kiraya verenin ayıba karşı tekeffül sorumluluğuna başvurabilmek için kusurlu olması gerekmez. Ancak TBK'nun 308. maddesinde "Kiraya veren, kusurlu olmadığını ispat etmedikçe kiralananın ayıplı olmasından doğan zararları kiracıya ödemekle yükümlüdür." düzenlemesine yer verildiğinden kiraya veren, kusuru olmadığını ispat etmedikçe, kiralananın ayıplı olmasından doğan zararları kiracıya ödemekle yükümlüdür. Ancak kiraya verenin tamamen kusursuz olması halinde tazminat yükümlülüğünün bulunmadığı kabul edilmelidir. Somut olayda, rüzgar nedeniyle kiralananın ön cephesinde bulunan alüminyum profil ve camların zarar gördüğü anlaşılmaktadır....

              Kiralanan yerde bir ayıbın bulunması halinde kiraya verenin ayıba karşı tekeffül borcu söz konusu olacaktır. Kiraya verenin ayıba karşı tekeffül borcu TBK'nun 304. ve 305. maddelerinde düzenlenmiştir. Kiraya verenin ayıba karşı tekeffül sorumluluğuna başvurabilmek için kusurlu olması gerekmez. Ancak TBK'nun 308. maddesinde "Kiraya veren, kusurlu olmadığını ispat etmedikçe kiralananın ayıplı olmasından doğan zararları kiracıya ödemekle yükümlüdür." düzenlemesine yer verildiğinden kiraya veren, kusuru olmadığını ispat etmedikçe, kiralananın ayıplı olmasından doğan zararları kiracıya ödemekle yükümlüdür. Ancak kiraya verenin tamamen kusursuz olması halinde tazminat yükümlülüğünün bulunmadığı kabul edilmelidir. Somut olayda, rüzgar nedeniyle kiralananın ön cephesinde bulunan alüminyum profil ve camların zarar gördüğü anlaşılmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu