Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır. Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67.maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir....

    Huzurda görülen dava itirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır. Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır....

      Birleşen dava davacısı vekili, davalı tarafından ödenmeyen 3.000,00 TL kooperatif alacağının tahsili amacıyla icra takibi yapıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiş; davalı ... vekili davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı ...'ın üyelik aidatını peşin ödemek suretiyle davacı kooperatife üye olduğu, davacının genel yönetim ve alt yapı giderlerinden sorumlu olduğu, davacıdan 26.04.2009 tarihli genel kurul kararıyla istenen paranın genel yönetim ve alt yapı giderlerine ilişkin olup bu bedelin inşaat giderlerini kapsamadığı, ayrıca davacının bu kararın iptali için dava açmadığı gerekçesiyle, asıl davanın reddine, birleşen davanın ise kabulü ile, davalı ...'...

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararı ile; şikayete konu icra takibinin, şikayetçinin murisi hakkında başlatıldığı ve muris hayatta iken itirazın iptali kararı üzerine takibin kesinleştiği, şikayetçiye gönderilen ödeme emrinin borca itiraz hakkı vermeyip bunun muhtıra olarak kabulü gerektiği, kaldı ki ödeme emri tebliğ tarihine göre şikayetin 7 günlük süre içerisinde de yapılmadığı ve takipte kamu düzeni yönünden de bir aykırılık bulunmadığı, şikayetçinin mirası reddettiğine dair bir iddiası olmadığından haczin kaldırılması talebinin yerinde görülmediği, istirdat davasının ise genel mahkemede yargılamayı gerektirmesi nedeniyle reddi gerektiğinden bahisle ödeme emrinin iptali talebinin süreden, haczin kaldırılması ve istirdat talebinin ise esastan reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

          Dava, davacı sigortacının dava dışı sigortalısı adına kayıtlı araç ile davalıların murisinin içerisinde yolcu olduğu karşı aracın karıştığı trafik kazasında, murisin vefatı nedeniyle, davacı şirketin destekten yoksun kalan davalı mirascılara yaptığı ödemenin rücuen tazminine yönelik başlattığı icra takibine itiraz üzerine, duran takibin devamına yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde, davalıların murisi Süreyya Dere'nin trafik kazasında vefatı sonucunda Bağ-Kur sigortalısı olması nedeni ile hak sahiplerine (mirascılarına) SGK tarafından ilk peşin sermaye değeri olarak 77.601,48 TL ödendiğini, SGK'nın bu zararının tazmini için Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin (İş Mahkemesi sıfatıyla) 2009/1094 esas sayılı dosyası ile kazada kusurlu addedilen davacı ... şirketine karşı rücuen alacak davası açtığını, mahkemece 77.601,48 TL'nin ödetilmesine karar verilmesi üzerine bu ilamın Muğla 2....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; Dava İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir. Dava, davalının otoyol geçiş tutarı ve 6001 sayılı Kanun gereğince tahakkuk ettirilen ceza tutarının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine karşı itirazın iptali davasıdır. İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/390 KARAR NO : 2021/256 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 17/04/2018 KARAR TARİHİ : 17/03/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 16/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile davalı şirket hakkında cari hesaba istinaden Bakırköy ... İcra Müdürlüğü .....

                Huzurda görülen dava itirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır. Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır....

                  Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır. Yasal dayanağını İİK'nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir. Davacı tarafça delil olarak; .... İcra Müdürlüğü'nün 2018/......

                    Huzurda görülen dava itirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır. Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu