Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kuşkusuz, yüklenicinin yaptığı temlik işleminin hüküm ve sonuç doğurması arsa payı devri kaşlığı inşaat yapım sözleşmesinin ifa ile sonuçlanmasına bağlıdır. Çünkü, temlik işleminin dayanağını arsa sahibi ile yüklenici arasındaki inşaat yapım sözleşmesi oluşturur. Ne var ki somut uyuşmazlıkta, davalılar arasındaki arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi noterde biçimine uygun olarak fesh edildiğinden ve kural olarak da fesih geriye etkili sonuçlar doğuracağından bu fesih işleminden sonra ne yüklenici ne de onun temlik ettiği üçüncü kişi fesh edilen sözleşmedeki hükümlerden yararlanamaz. Davacı, feshin muvazaalı yapıldığını iddia etmişse de, bu konuda yeterli delil göstermediğinden alacağın temliki işleminden faydalanarak mülkiyet aktarımı isteyemeyeceğinden, mahkemenin bu bölüm talebi reddetmesinde yanılgı yoktur. Ancak; Somut olayda, davalılar arasındaki 12.12.2003 günlü arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi 13.09.2005 tarihinde iradi olarak fesh edilmiştir....

    Noterliğinin ....02.2012 tarih, ... yevmiye numaralı Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin feshi ile tapu kaydındaki şerhin silinmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında düzenlenen adi sözleşme ile resmi şekilde düzenlenen sözleşme içeriklerinin aynı olduğunu, davacıya 2011 yılı şartlarında yapılan sözleşmeye uygun hisse verildiğini öne sürerek davanın reddini savunmuştur....

      Diğer taraftan, yüklenici arsa sahibine karşı öncelikli edimini tamamen veya kısmen yerine getirmeden kazanacağı şahsi hakkı üçüncü kişiye temlik etmişse, üçüncü kişi Borçlar Kanununun 81.maddesi hükmünden yararlanma hakkı bulunan arsa sahibini ifaya zorlayamaz. Bu genel açıklamalardan sonra somut olaya gelince; Davanın dayanağını arsa maliki belediye ile yüklenici ... arasında düzenlenen 28.07.2006 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi teşkil etmektedir. Davacıların temlik sözleşmelerinin hüküm ve sonuç doğurması için yüklenicinin yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda arsa sahibine karşı edimlerini yerine getirmesi ve sözleşme uyarınca eseri tamamlaması gerekir. Dosya kapsamından, arsa maliki belediyenin 03.09.2009 tarihinde yüklenici aleyhine 28.07.2006 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ve tazminat istemiyle dava açtığı, davanın halen ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/242 Esasında derdest olduğu anlaşılmıştır....

        sözleşmesinin feshedilmiş olması sebebine dayanarak arsa sahibinin kendisinin sattığı bağımsız bölüm ya da arsa paylarıyla ilgili tapu iptali ve tescil isteminde bulunamayacağını, arsa sahipleriyle ilgili yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshedildiğine göre dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK'nın 61 ve devamı maddeleri gereğince ve haksız iktisap kuralları uyarınca yüklenici ile onun devrettiği ya da yüklenicinin talimatıyla arsa sahiplerince üçüncü kişilere yapılan pay devirlerinin edinme sebebinin hukuksal dayanaktan yoksun kaldığını, dava konusu taşınmaza ilişkin resmi şekilde düzenlenmiş satış ve vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin kendilerince mahkemeye ibraz edildiğini, bu konuda taralar arasında da bir ihtilaf bulunmadığını, bilirkişi raporuna göre inşaatın seviyesinin %40 olduğunu, dolayısıyla yüklenicinin edimini yerine getirmediğini, bu bağlamda yaklaşık ispata yarar delilleri ibraz ettiklerini...

        -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili ile davalılar arasında, davalılara ait taşınmazların tevhidi sonrası inşaat yapılması amacıyla arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ön sözleşmesi niteliğindeki 'inşaat sözleşmesi' düzenlendiğini, müvekkilinin asıl sözleşmeye hazırlık amacıyla gider yapmasına rağmen davalıların asıl sözleşmeyi imzalamaktan kaçındıklarını ileri sürerek, sözleşmenin ifası amacıyla harcanan 93.569,62 TL' nin faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, tarafların paylaşım ve teknik detaylarda anlaşamamaları nedeniyle arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesini imzalamadıklarını, taraflarca düzenlenen sözleşmenin şekil şartına uyulmaması nedeniyle geçersiz olduğu ve davalıların dava dışı yüklenici ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlediklerini savunarak, davanın reddini istemiştir....

          şirketin müdürünün arsa sahiplerine, arsa sahiplerinin isteği üzerine ibraname düzenlendiğini, yine aynı gün arsa sahipleri ile dava dışı üçüncü kişi arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi akdedildiğini, arsa sahiplerinin isteği üzerine müvekkili şirketin bu sözleşmede yer almadığını ancak ikinci yüklenici ile aralarında ortaklık sözleşmesi düzenlendiğini, bu kişinin arsa sahiplerinin verdiği vekaletnamedeki tevkil yetkisine dayanarak müvekkili şirketin müdürüne inşaatlarla ilgili vekaletname verildiğini, sonrasında arsa sahiplerinin ikinci sözleşmeyi feshettiklerinden bahisle fer’i müdahil şirketle 2010 yılında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi akdedildiğini, o tarihte müvekkili şirket müdüründen 2007 yılında hile ile ibranamenin alındığının anlaşıldığını ileri sürerek, söz konusu ibranamenin iptali ile, yapılan ... bedeli olan ....186.936,00 TL’nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Noterliğinin 20.05.2014 tarihli, ... yevmiye sayılı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin, davalı şirket ile ... arasında Aksaray 4. Noterliğinin 23.09.2013 tarihli, ... yevmiye sayılı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin, davalı şirket ile ... arasında Aksaray 4. Noterliğinin 14.06.2013 tarihli, 3131 yevmiye sayılı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin akdedilmiş olup, davalı şirkete aynı taşınmazın hissedarlarınca tapuda satış adı altında yapılan temliklerin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ifası için yapıldığı, dolayısıyla gerçek anlamda satış iradesinin bulunmadığı, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereği sözleşmenin taraflarından birinin edimini yerine getirmemesi halinde devredilen payın her zaman geri istenebileceği gözetilerek satış amacı bulunmayan bu temliklerden dolayı dava ve birleştirilen davaların reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulmasına karar verilmiştir....

              Mahkemece, tüm dosya kapsamı ve bilirkişi raporuna göre, ilk yüklenici ... ile yapılan sözleşme fesihname ile feshedildiği, bilahare yeni arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapılarak inşaatın dava dışı Dağ Yıldız İnşaat Ltd.Şti. tarafından tamamlandığı, taşınmazın dava açılmadan önce davalılar ... ve ...’e satılarak tescil edildiğinden davacının yükleniciden devraldığı kişisel hakkını bu davalılara karşı ileri süremeyeceğinden bu davalılar hakkındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine, terditli açılan tazminat davasının ise yüklenici ... dışındaki diğer davalıların sözleşmenin tarafı olmaması nedeniyle reddine, davacının adi yazılı sözleşme ile satın aldığı taşınmaz bedelini davalı ...'...

                Mahkemece, davalı arsa sahibi ile yüklenici arasında yapılan işlemler muvazaalı olduğu gibi davacının dayandığı satış vaadi sözleşmesi tapuya şerh verildiğinden ve ayrıca feshe rağmen inşaat yüklenici tarafından tamamlandığından dava kabul edilmiş, Hükmü davalı arsa sahibi ... ile arsa sahibinin satış vaadinde bulunduğu davalılardan Vedat temyiz etmiştir. Arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmelerinde yüklenicinin ... borcu sözleşmeye ... ve amacına uygun bir binayı meydana getirerek arsa sahibine teslim etmektir. Yüklenici kural olarak edimlerini yerine getirdikten sonra arsa sahibine karşı kazandığı bir bakıma meydana getirilen eserin bedeli olan arsa payının devrini doğrudan ondan isteyebileceği gibi B.K.nun 162 ve devamı maddelerine dayanarak arsa sahibinin onamı gerekmeden kişisel hakkını yazılı olmak ... ile üçüncü kişilere de temlik edebilir....

                  Hükmü davacı ile davalılardan arsa maliki kooperatif temyiz etmiştir. 1-Davalılar arasındaki 20.07.1995 günlü arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesi eser sözleşmelerinin bir türüdür. Bu sözleşme taraflarına karşılıklı hak ve borçlar yükler. Anılan sözleşmede biri diğerinden farklı iki ayrı sözleşme iç içedir. Bunlardan ilki geçerliği bir şekle bağlı olmayan inşaat yapım sözleşmesi (eser sözleşmesi) «yüklenicinin borcu» diğeri ise, kamu düzeni açısından resmi şekilde yapılmadıkça hüküm ve sonuç meydana getirmeyen taşınmaz malda pay mülkiyetinin devri «arsa sahibinin» borcudur. Bu özelliği nedeniyle arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmeleri çitf tipli karma sözleşmelerdendir. Kural olarak, Borçlar Kanununda sözleşmelerin yapılışı bir şekle tabi tutulmamıştır....

                    UYAP Entegrasyonu