Büyük Genel Kurulunun ....01.2013 tarih ve ... sayılı kararına göre arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Dairemizin görevidir. Uyuşmazlık, konusu olayda, önce arsa sahipleri ile davalı arasında ....07.2009 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiş, daha sonra 01.....2011 tarihli sözleşme ile davacı da davalının yanında "yapımcı" sıfatıyla akdi ilişkiye katılmış olup, davacının talebi de bu sözleşmeye göre tarafların "yapımcı" sıfatı ile hak ettikleri taşınmzalardan kendine düşen payın verilmesine ilişkindir. Arsa sahibi ile davalı arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden doğan bir uyuşmazlık bulunmadığı gibi davanın tarafları arasında imzalanan bir arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi de yoktur....
Bu sözleşmeyle üzerine inşaat yapılması kararlaştırılan taşınmazın 55/100 payı eser bedeli olarak peşinen davalı yükleniciye devredilmiş, 26.4.1996 günlü satış vaadi sözleşmesiyle kişisel hak kazanan davacı buna karşılık gelen yapıdaki (13) numaralı bağımsız bölüm arsa payının adına tescilini istemiştir. Görüldüğü gibi, 26.5.1993 günlü inşaat yapım sözleşmesinin karşı tarafı olan arsa sahipleri Hüseyin v.s. davada taraf durumunu almamıştır. Arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmelerinde eser bedeli kural olarak taşınmazdaki bir bölüm arsa payının yükleniciye devri suretiyle ödenir. Eser bedeli olarak yükleniciye peşin devir yapılmış olunsa bile, yüklenici bu bedele eserin tesliminde hak kazanır. Zira, peşin yapılan devir bir bakıma yükleniciye yapılmış avans ödemesidir....
Bir iş görerek eseri meydana getirmek ve meydana getirilen eseri iş sahibine teslim etmek (arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde, binayı sözleşmeye, amacına ve fen ve sanat kurallarına uygun şekilde imal ederek arsa sahibine teslim etmek) yüklenicinin ana borcudur. Kural olarak da aslolan sözleşmenin kararlaştırıldığı şekilde eksiksiz ifasıdır. Aksi halde, sözleşmeden beklenen yararlar dengesi bir taraf aleyhine bozulur. Böyle bir durumda da yüklenici edimini yerine getirmiş kabul edilemez. Yukarıda belirtilen ilkeler ve yapılan açıklamaların ışığında somut olaya gelince; dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden davalıların murisi arsa sahibi ... ile davalı yüklenici ... arasında 05.01.1993 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile 196 ada 7 parsel sayılı taşınmaz üzerine bina yapım işi kararlaştırılmıştır....
Arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmelerinde arsa sahiplerinin temel borcu, üzerine bina yapılacak arsayı hukuki ayıptan ari olarak yükleniciye teslim etmek, yüklenicinin temel borcu ise arsa sahiplerine ait arazi üzerinde amaca, sözleşmeye, fenne ve imar mevzuatına uygun bina inşa etmektir. Yüklenici böyle bir yapı meydana getirmişse bir bakıma eserin bedeli olan bağımsız bölümün tescilini arsa sahibinden talebe hak kazanır. Yüklenici kazandığı şahsi hakkını doğrudan arsa sahiplerine karşı ileri sürebileceği gibi, bu hak onun tarafından üçüncü kişilere temlik edilmişse, yazılı olmak koşulu ile bu temlike dayanan üçüncü kişi de devraldığı şahsi hak sebebiyle arsa sahibinden mülkiyet naklini isteyebilir....
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile ilgili davaların kapsamı ve karmaşıklığı dikkate alınarak, basit yargılama usulüne tabi tutularak kısa ve basit bir şekilde sonuçlandırılmasının sakıncaları da dikkate alınmalıdır. Buna göre, uyuşmazlığın arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanması karşısında, davaya genel mahkeme olarak Asliye Hukuk Mahkemesinin bakması gerekirken, yanılgılı gerekçeyle Tüketici Mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. 2-Bozma nedenine göre, davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir....
Katma Değer Vergisi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine ilişkin yukarıda yapılan yasal ve kavramsal açıklamalar nezdinde, kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde KDV ve sorumluluğu daha kolay değerlendirmemiz mümkündür. Kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde, arsa sahibi tarafından arsanın teslim edilmesi, yüklenici tarafından sözleşmede kararlaştırılan şekilde inşaatın yapılarak dairelerin veya kararlaştırılan bağımsız bölümlerin arsa sahibine teslimi söz konusudur. Dolayısıyla arsa payı karşı inşaat sözleşmelerinde iki ayrı teslim söz konusudur. Bunlardan birincisi, arsa sahibi tarafından konut veya iş yeri yapılmak üzere yükleniciye arsa payı teslimi, ikincisi ise müteahhit tarafından arsa payına karşılık olarak arsa sahibine yapılan konut veya iş yeri teslimidir....
Somut uyuşmazlıkta, dosya kapsamı ve dava dilekçesindeki anlatımlardan, davacıların murisi ile davalı arasında düzenlenen 23.9.2020 tarihli sözleşme ile davacı iş sahibine ait Sakarya ili, Adapazarı ilçesi, 3252 ada, 5 parselde projeye uygun taban alanı 88 metrekare olan toplam 176 metrekare iki katlı malzemeli anahtar teslim betonarme karkas konut yapım işinin üstlenildiği, yapı ruhsatında da yapının niteliğinin mesken olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece her ne kadar taraflar arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi ilişkisi bulunduğu belirtilmişse de, davacı bedel karşılığı 2 katlı mesken niteliğinde bina yaptırmakta, davacı tarafça davalıya iş karşılığı arsa payı devri taahhüdü bulunmamaktadır. Bu nedenle taraflar arasındaki ilişki kat karşılığı inşaat sözleşmesi ilişkisi değil, eser sözleşmesi ilişkisidir....
Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi gereğince yüklenicinin bedele, başka bir anlatımla sözleşmede kararlaştırılan arsa payı veya bağımsız bölümlere hak kazanabilmesi için inşaatı sözleşme ve ekleri ile tasdikli proje ve inşaat ruhsatı ile kamu düzeninden olan imar mevzuatı ve bu doğrultuda çıkartılan Deprem Yönetmeliği hükümlerine uygun olarak tamamlayıp, arsa sahiplerine teslim etmesi gerekir. Somut olayda asıl davada davacı yüklenicinin, taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine uygun olarak, davalı arsa sahibine düşen 1 no.lu bağımsız bölümü tüm takyidatlarından ari şekilde devir ve teslim borcu altında olduğu tartışmasızdır. Sözleşme uyarınca kendi edimini yerine getirmemiş olan davacı yüklenici karşı edimin ifasını isteyemeyeceğinden davalı arsa sahibinin 12 no.lu bağımsız bölümü teminat olarak elinde tutmasının haklı nedene dayandığının kabulü gerekmektedir. İzah edilen sebeplerle kararın bozulması gerekmiştir....
Buna göre, arsa payı ya da kat karşılığı inşaat sözleşmelerinden kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlara ilişkin temyiz incelemesi Dairemizin görevleri arasındadır. Taraflar arasında arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi ilişkisi bulunmadığı gibi mahkeme kararında da taraflar arasındaki hukuki münasebetin niteliğiyle ilgili olarak bir değerlendirme yapılmamıştır. Aksine, davacı vekilince dosyaya sunulan dava dilekçesinde, isteklerinin yasal dayanağının 818 sayılı Borçlar Kanun'unun 410 ve devamı maddelerinde düzenlenen vekaletsiz işgörme hükümlerine dayalı olduğu açıklanmıştır. Gerek davalı ile imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunmaması ve gerekse mahkemece bu yönde bir nitelendirme yapılmamış olmasına göre dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13....
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri, arsa sahibi veya sahipleri ile yüklenici arasında yapılan ve eser sözleşmelerinin bir türü olup, yüklenici bina yapım işini üstlenmekte, yüklenicinin finansını sağlayarak yapacağı bu binaya karşılık arsa sahibi de ona kararlaştırılan arsa payı mülkiyetini geçirmektedir. Bu niteliği itibariyle arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri iki tipli karma bir sözleşmedir. Burada, eser sözleşmesinin konusu olan inşaat yapma edimi ile taşınmaz satım sözleşmesindeki mülkiyet nakli edimi bir araya gelmiştir. Eser sözleşmesi bir şekle bağlı olmasa da arsa sahibi taşınmazdaki bir bölüm mülkiyeti yükleniciye geçirmek zorunda olduğundan sözleşmenin TMK m. 706, BK m. 213, Tapu Kanununun 26. ve Noterlik Kanununun 60. maddesi uyarınca Tapu Sicil Müdürlüğünde veya noterlerce düzenleme şeklinde yapılması zorunludur. Kanun sözleşmenin geçerliliği (sıhhati) için resmi şekil aradığından, emredici kural gereği, resmi şekle uymadan yapılan sözleşmeler geçersizdir....