Dava, düzenleme şeklinde taşınmaz arsa payı satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan gecikme tazminatının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Dairemizin görev alanı HSK'nın 01/09/2022 tarihinden itibaren uygulanacak kararında belirtilen işlerle sınırlıdır. 01/09/2022 tarihli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri ve Ceza Daireleri arasındaki iş bölümü kararı gereğince "Arsa, arsa payı ya da kat karşılığı inşaat sözleşmelerinden kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar." İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15.-53. Hukuk Dairesinin görev alanındadır. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü düzenleyen 01/09/2022 tarihli kararı ve davanın açıklanan niteliği gereğince istinaf başvurusunu inceleme görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15.-53....
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davanın eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun hükümleri gereğince görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğu gerekçesiyle, mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir. Kararı davalı temyiz etmiştir. Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tazminatın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir. Dava, tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6502 sayılı Yasa'nın 3/l bendi ile tüketici işlemi kapsamına eser sözleşmeleri de alınmışsa da, somut olayda olduğu gibi arsasına karşılık bağımsız bölüm alacak olan arsa sahibinin salt kişisel tüketim amacından söz edilemeyeceği, bu amacın tüketim ihtiyacını aştığı, Yasa'nın 3/k maddesindeki "tüketici" tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmesini birlikte kapsayan karma bir sözleşmedir....
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile ilgili davaların kapsamı ve karmaşıklığı dikkate alınarak, basit yargılama usulüne tabi tutularak kısa ve basit bir şekilde sonuçlandırılmasının sakıncaları da dikkate alınmalıdır. Buna göre, uyuşmazlığın arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanması karşısında, davaya genel mahkeme olarak Asliye Hukuk Mahkemesinin bakması gerekirken, yanılgılı gerekçeyle Tüketici Mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. 2-Bozma nedenine göre, davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Davacı, davalı ile dava dışı arsa sahibi arasında yapılan katkarşılığı inşaat sözleşmesiuyarınca arsa sahibine düşen taşınmazı satın almış ve arsa sahibinin halefi olarak bu davayı açmıştır. Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlığa ilişkindir. 9.2.2011 gün ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik yapılmasına Dair Kanunun 8.maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca; Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 9.2.2012 günlü ve 2012/1 sayılı kararı ile arsa payı yada kat karşılığı inşaat sözleşmelerinden kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararların temyizen incelenmesi görevi 1.3.2012 tarihinden itibaren Yargıtay 23.Hukuk Dairesine verilmiştir. SONUÇ: Dairemizin görevsizliğine aynı konuda 23....
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanun'da tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında, 6502 sayılı Kanun'da, kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutafak, dolap yaptırmak, araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir....
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre, taraflar arasında aktedilen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca davacı yüklenicinin 11.12.2012 tarihine kadar inşaat yapı ruhsatını alması gerektiği, yapı ruhsatı alınmasının gecikmesinde idareden kaynaklanan bir sebebin bulunmadığı ayrıca davalı arsa sahiplerininde bir kusuru bulunmadığı, davalının ihtarnameye rağmen edimini yerine getirmediği, aktin haklı nedenle fesh edildiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık 14.06.2012 tarih 15586 yevmiye numaralı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı yüklenici vekili, dava dilekçesinde taraflar arasında aktedilen sözleşmenin halen geçerli olup olmadığının tespitine, şayet sözleşmenin fesh edildiği yönünde kanaat oluşmuş ise feshin haksızlığının tespiti ile uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir....
Dolayısıyla arsa sahibinin münhasıran tapuda pay devretmesi, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeden doğan hakların temlik edildiği sonucunu doğurmayacağından arsa sahibinin inşaat sözleşmesinden kaynaklanan hakları ile ilgili olarak dava açma hakkı bulunmaktadır. Pay devralanın dava açabilmesi için, pay devredenin sözleşmeden doğan alacaklarını da temlik etmiş olması gerekir. Bu nedenle arsa sahibinden daire satın alanlar, sözleşmeden doğan hak ve alacaklar yazılı olarak kendilerine temlik edilmediği takdirde yükleniciden gecikme tazminatı isteme hakkına sahip olmadığı gibi eksik ve kusurlu iş bedeli talebinde de bulunabilmesi mümkün değildir....
nin arsa sahibi davacıdan talep edebileceği bedel yüklenici davalının davacı arsa sahibinden alacaklı olduğu bedel ile sınırlıdır. Bu nedenle, dava tarihi itibariyle yüklenicinin arsa sahibine karşı edimlerini yerine getirip getirmediğinin, sözleşmeden kaynaklı alacağı olup olmadığının tespit edilmesi gerekmektedir. Bu durumda mahkemece, yüklenici davalı ...’ın arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan edimlerini yerine getirip getirmediği, davacı arsa sahibinden alacaklı olup olmadığı araştırılarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, sadece ibranameye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. Temyiz aşamasında davacı vekili, davaya konu ... dosyasına ödemede bulunduklarını iddia etmektedir. Davacı tarafça ... dosyasına ödemede bulunulduğu takdirde İİK’nun 72/.... maddesi uyarınca davanın kanunen istirdat davasına dönüşeceği de göz önüne alınarak, sonucuna göre karar vermek gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlık, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tespit istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 23. Hukuk Dairesinindir. Ancak 11.04.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 2797 Sayılı Yargıtay Kanunu'nun 6644 sayılı Kanun ile değiştirilen 60. maddesinin üçüncü fıkrası gereğince dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine, 13.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri 818 sayılı BK'nın 155 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/1-(k) maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle, arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır....