Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İşbu karara karşı davacı vekili süresinde temyiz kanun yoluna başvurmuştur. 1-Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı arsa maliki, davalı yükleniciden bağımsız bölüm satın alan 3. kişidir. Davada taraf teşkili sağlanması kamu düzenine ilişkin olup, taraf teşkili yapılmadan işin esası incelenip yargılamanın sonuçlandırılması mümkün değildir. Bu husus kamu düzeni ile ilgili olup, görevi gereği mahkemelerce ve temyiz halinde Yargıtay'ca kendiliğinden gözetilir. Tapu iptal tescil davalarında, temlik alan 3. kişinin bir hak talep edebilmesi için temlik eden yüklenicinin arsa sahibine karşı edimini ifa ederek temlik edilen bağımsız bölüme hak kazanmış olması gerekmektedir. Bu nedenle, temliken tescile dayalı tapu iptal tescil davalarında yüklenicinin ediminin sözleşmede kararlaştırılan şekilde ifa edilip edilmediğinin belirlenmesi gerekmektedir....

    Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 27/10/2022 tarih 2022/47 Esas 2022/392 Karar sayılı kararında özetle; Dava, Noterde düzenlenen gayrimenkul satış vadi ve kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir....

    Davacı ile dava dışı yüklenici ... arasında 16.05.2006 tarihli Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmeye göre zemin kat betonu atıldığında 1 dairenin ferağının yükleniciye verileceği kararlaştırıldığı, sözleşme kapsamında 12 nolu bağımsız bölümün devrinin davalıya yapıldığı, yüklenicinin inşaatı %10 seviyesinde tamamladıktan sonra yarım bıraktığı, davacı ve dava dışı arsa sahibinin sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettikleri ve 23.11.2011 tarihinde 2. bir yüklenici ile Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi imzaladıkları dosya kapsamından anlaşılmaktadır....

      Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir. 2) Dava, yüklenicinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan taahhüdünü yerine getirmemiş olması nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Davacıların murisi arsa sahibi ... ile bir kısım davalıların murisi...l arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereği taşınmazın tapusunun devri, inşaat bitirilerek arsa sahibine teslim edilmediğinden nedensiz kalmıştır. Arsa sahibinden tapuyu devralan muris yükleniciden tapuyu devralan üçüncü kişiler de iyiniyet iddiasında bulunamazlar. Zira davalıların da anılan sözleşme gereğince muris arsa sahibi ve muris yüklenici arasında tapu devrinin yapıldığını bilmemeleri hayatın olağan akışına aykırıdır....

        Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin feshi ve tapu iptali tescil istemlerine ilişkindir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, temyiz eden davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Davacı arsa sahibi tarafından daha önce.... sayılı dosyası ile davalı yüklenici şirkete karşı açılan davada 02.12.1997 tarih ve ....karar sayılı kararı ile taraflar arasında düzenlenmiş olan Kuşadası 1. Noterliği'nin 13.06.1990 tarih ve 7666 yevmiye sayılı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin .... feshine karar verilerek, kararın 05.11.2004 tarihinde kesinleşmiş olmasına rağmen, mahkemece bu davada da aynı sözleşmenin geriye etkili olarak feshine karar verilmesi hatalı olmuştur. Dosya kapsamında asıl dava ve birleşen dava olmak üzere iki ayrı dava bulunmaktadır....

          DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin feshi, tapu iptali ve tescil ile tazminat istemlerine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. İlk Derece Mahkemesince, taraflar arasındaki düzenleme şeklinde satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili feshine, davalı T5 adına kayıtlı 5 nolu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, davacının menfi zarara ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir. Hüküm, davalı T5 vekili ve davacı vekili tarafından ayrı ayrı istinaf edilmiştir....

          - KARAR - Davacı vekili, davalı arsa sahibi ile yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yüklenicinin tüm edimlerini yerine getirmesine rağmen inşaat seviyesine göre verilmesi gereken bağımsız bölümlerin davacıya verilmediğini, yükleniciye düşen bazı bağımsız bölümler üzerinde davalının kredi çektiğini ve ipotek koyulduğunu ileri sürerek A blok 1,2,4 ile B blok 1 ve 3 numaralı bağımsız bölümlerin davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedildiğini savunarak davanın reddini istemiştir....

            Temlikin konusu, yüklenicinin arsa payı karşılığı arsa sahibi ile yaptığı sözleşme uyarınca hak kazandığı gerçek alacak ne ise o olacağından, temlik eden yüklenicinin arsa sahibinden hak kazanmadığını üçüncü kişiye temlik etmesi arsa sahibi bakımından önemsizdir. Somut uyuşmazlıkta, davalı yüklenici ... ile davalı arsa maliki arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca davalı yükleniciye avans olarak verilen arsa payı, davalı yüklenici tarafından davacıya ve dava dışı üçüncü kişilere tapudan temlik edilmiştir. Arsa maliki inşaat sözleşmesi uyarınca yüklenicinin edimini yerine getirmemesi halinde her zaman dava açarak avans olarak devrettiği taşınmazı geri alabilir....

              Diğer taraftan, yüklenici arsa sahibine karşı edimini tamamen veya kısmen yerine getirmeden kazanacağı şahsi hakkı üçüncü kişiye (davacıya) temlik etmişse, üçüncü kişi (davacı) Türk Borçlar Kanununun 97. maddesi hükmünden yararlanma hakkı bulunan arsa sahibini ifaya zorlayamaz. Davalılar arasındaki 24.08.1993 tarihli sözleşme, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesidir. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin konusu, inşaattır. Bu tür sözleşmeler “yüklenicinin finansı kendisi tarafından sağlanarak arsa malikinin arsası üzerine bina yapım işini üstlendiği, arsa malikinin ise yapılacak inşaata karşılık bedel olarak binadaki bir kısım bağımsız bölüm mülkiyetini yükleniciye geçirmeyi vaat ettiği” sözleşmelerdir. Başka bir deyişle, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde ücret (bedel) arsa sahibi tarafından nakit olarak değil, ayin olarak ödenmektedir. Yine belirtilmelidir ki, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi iki tarafa hak ve borçlar yükler....

                Mahkemece bu durum gözden kaçırılarak arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedilmemiş olması nedeniyle, başka bir inceleme yapılmaksızın davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Dosyada bulunan 15,07.1998 tarihli arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesini arsa sahibi olarak Mustafa ile M.Akif imzalamışlardır. Arsa sahibi M.Akif'in 27.09.2001 tarihinde sözleşmeden doğan tüm haklarını Mustafa'ya devretmesi sonucu Mustafa sözleşmenin tarafı konumuna gelmiştir. Arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmelerinin feshi davalarının, kural olarak tüm sözleşmenin tarafı ve tapu paydaşı olan şahıslarca birlikte açılması, bunun mümkün olmaması halinde davanın tarafı olmayan sözleşmenin tarafı kişiler ile tapu paydaşlarının davaya muvafakatlarının sağlanması, taraf teşkili yapılmasından sonra davanın esasının incelenmesi gerekir....

                  UYAP Entegrasyonu