Diğer taraftan, yüklenici arsa sahibine karşı edimini tamamen veya kısmen yerine getirmeden kazanacağı şahsi hakkı üçüncü kişiye (davacıya) temlik etmişse, üçüncü kişi (davacı) Türk Borçlar Kanununun 97. maddesi hükmünden yararlanma hakkı bulunan arsa sahibini ifaya zorlayamaz. Yukarıdaki açıklamalardan anlaşılacağı üzere bu gibi davalarda arsa sahipleri ile yüklenici arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğunun kabulü gerekir. Somut olaya gelince; yüklenicinin temliki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olup yüklenici ile arsa sahibi arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaktadır. 26.02.2002 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinde yüklenici sıfatıyla, 11.07.2005 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde satış vaadi borçlusu olarak imzası bulunan ...’a husumet yöneltildikten sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekmektedir....
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 13.01.2010 tarihli satış sözleşmesi ile yüklenicinin temlikine dayalı tapu iptali ve tescil, değer kaybı ve kira tazminatı istemlerine ilişkindir. Mahkemece; tapu iptali ve tescil isteminin reddine, tazminat istemlerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili ile davalılar vekili temyiz etmiştir. Davadaki istemin dayanağı, davalı yüklenici ile dava dışı arsa sahibi arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve yüklenicinin davacıya şahsi hakkını devretmesine ilişkin “alacağın devri” (temlik) sözleşmesidir. Burada öncelikle arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve bu sözleşmenin hüküm ve sonuçları üzerinde durulması gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince müvekkilinin edimini yerine getirdiğini, ancak davalı yüklenicinin 5. kat üzerine bir kat da dubleks daire inşaa ettiğini, bu dubleks dairenin tapuda yüklenici üzerine kayıt ve tescil edildiğini ileri sürerek, sözleşmeye aykırı olarak inşaa edilen bu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile sözleşmedeki payı oranında müvekkili adına kayıt ve tesciline, bu mümkün olmadığı takdirde 50.000,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Asıl ve birleşen dosyada davacı yüklenici vekili, kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği edimlerini yerine getirerek, söz konusu bağımsız bölümleri teslim tarihinden önce arsa sahiplerine teslim ettiğini, ancak payına düşen ve davalı arsa sahibinin uhdesinde bulunan 14 ve 15 nolu bağımsız bölümleri teslim etmediğini, davalılar adına kayıtlı olan bağımsız bölümlerin tapu iptal ve tesciline, olmadığı takdirde bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Birleşen dosya davacısı arsa sahibi vekili ise yüklenicinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, teslim etmesi gereken bağımsız bölümleri süresinde teslim etmediğini, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 10.000,00 TL kira kaybı alacağının tahsilini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "...Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklı eksik ifaya dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Arsa sahipleri ile aralarında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunan yüklenicinin şahsi hakkını üçüncü kişiye devretmesi (temlik etmesi) halinde üçüncü kişinin ifa talep edip edemeyeceğinin saptanmasında öncelikle yüklenicinin edimini (eseri meydana getirme ve teslim borcunu) yerine getirip getirmediğinin, ardından sözleşme hükümlerindeki diğer borçlarını ifa edip etmediğinin açıklığa kavuşturulması zorunludur. Davaya konu olayın, “alacağın devri ve borcun üstlenilmesi” işleminin hukuki niteliği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde yüklenicinin borçlarının neler olduğu ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesi gerekmektedir. Alacağın devri ve borcun üstlenilmesi Borçlar Kanununun 162 ila 181. maddelerinde (6098 Sayılı TBK. md. 183-204) düzenlenmiştir. Alacağın devri, alacağın ona bağlı bütün (yan ve öncelik) hakları ile birlikte devralana geçmesini sağlar ve bu işlem yapılırken borçlunun rızasının alınması gerekmez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.07.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat, birleştirilen dosyada davalı ... aleyhine tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 29.07.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davalı yükleniciden devralınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalılardan yüklenici ... Makine İnş. Tic. Ltd. Şti. ile diğer davalı arsa malikleri arasında ... 13....
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri 818 sayılı B.K'nın 155 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır....
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin feshi ve tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6502 sayılı Yasa'nın 3/I bendi ile tüketici işlemi kapsamına eser sözleşmeleri de alınmışsa da, somut olayda olduğu gibi arsasına karşılık bağımsız bölüm alacak olan arsa sahibinin salt kişisel tüketim amacından söz edilemeyeceği, bu amacın tüketim ihtiyacını aştığı, Yasa'nın 3/k maddesindeki "tüketici" tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmesini birlikte kapsayan karma bir sözleşmedir. Bu sözleşmede arsa sahibinin tek amacı kullanmak için konut ihtiyacını gidermek değildir. Başlıca amaçlarından birisi de arsasına değer katacak yapının inşaa edilmesidir. Bu durum, 6502 sayılı Yasada açıklanan tüketicinin amaçlarından farklıdır....
Asliye Ticaret Mahkemesi ESAS NO: 2018/1116 Esas KARAR NO: 2021/347 DAVA: Tapu İptali Ve Tescil (Kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 21/09/2018 KARAR TARİHİ: 28/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davacının, tevhit edilmekle ----- taşınmazın ana hissedarı olduğunu, müvekkilin bu taşınmaz üzerinde ---- adlandırılan, konut ve işyeri ----- proje geliştirdiğini, taşınmaz üzerinde mevcut yapıların--- kapsamında -------- edildiğini, yıkılarak ortadan kaldırıldığını, davalı şirketin, anılan taşınmazda cüz'i oranda arsa payı sahibi olduğunu, davalının maliki olduğu arsa payı üzerinde ----- dosyası üzerinden verilen ihtiyati tedbir karan bulunduğunu, tevhit edilmiş arsada pay sahibi olan diğer arsa maliklerinin yüklenici müvekkil şirkete pay devrini yaptıklarından bu arsa malikleri...