GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Otokoç Samsun bayisinden 2016 model Volvo XC90 marka ve modelde aracı sıfır km olarak satın aldığını, aracın kullanımı sırasında klima sisteminde gizli ayıp niteliğinde ayıpların ortaya çıktığını, üretimden kaynaklı bu ayıplar nedeniyle müvekkilinin aracın misli ile değişimine yönelik seçimlik hakkını kullanmak istediğini ileri sürerek dava konusu aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: T3 A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, dava konusu araçta üretimden kaynaklı ayıbın bulunmadığını, ayıbın müvekkiline ihtar edilmediğini, aksinin kabulü halinde dahi misli ile değişim talebinin hakkaniyete aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
Mahkemece, aldırılan bilirkişi heyet raporu ile bağlı kalınarak araçta üretimden kaynaklı ayıp bulunduğu, davacının aracın ayıpsız misli ile değişimi talep etmekte haklı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, dava konusu aracın misli ile değişimine karar verilmiştir. Davacının dava konusu aracı edinimin, dava dışı Fırat Makine Otomotiv Teks. Tur. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den satış suretiyle olduğu anlaşılmakla, satışı yapan dava dışı şirketin araç satışına ilişkin tacir konumunda olup bu ilişki içerisinde davacı tüketici konumunda olduğundan ve ithalatçı konumunda olan davalının, “misli ile değişim” seçimlik hakkı nedeniyle koşuların varlığı halinde 6502 sayılı TKHK’nın 11.maddesine göre sorumluluğu doğacağından, Tüketici Mahkemesinde davalıya husumet tevcih edilerek, mahkemece davanın esasının incelenmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalının, mahkemenin görevine ilişkin istinaf isteği usul ve yasaya uygun bulunmamıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ Mahkemece, davacının davalı şirketten satın aldığı otomobillerin gizli ayıplı olduğu, davacının öncelikle misli ile değişim talebinde bulunduğu, bilirkişi kurulu tarafından ibraz edilen rapor ile, araçlardaki hasarın üretim aşamasında boyama hatasından kaynaklandığı, problemin imalat kaynaklı gizli ayıplı olduğu, bu ayıp nedeniyle araçtaki değer kaybının belirlendiği anlaşılmış olup, bilirkişi kurulu tarafından yapılan tespitler ve ilgili mevzuat hükümleri bir arada değerlendirildiğinde davacının seçimlik haklarından sadece birisini kullanabileceği, her ne kadar misli ile değişim talebinde bulunulmuş ise araçtaki mevcut ayıbın aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getireceği, davacının 2. talebinin değerlendirilmesi gerektiği, bu doğrultuda yapılan incelemeye göre de ayıbın aracın tümünü değiştirilmesini gerektirecek bir gizli ayıp sınıfına girmediği, bu bilgiler ışığında; aracın misli ile değişim hakkının...
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, satım konusu maldaki ayıp nedeniyle, satılan malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebine ilişkindir.Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış, yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, tanık dinlenmiş, bilirkişi raporu alınarak dava sonuçlandırılmıştır.Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davaya konu -------- üretimden kaynaklı bir ayıp olup olmadığı yahut ürünün kargo ile taşıma esnasında hasara uğrayıp uğramadığı, davalı satıcı şirketin varsa ayıptan bir sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, davacı alıcı şirketin usulün uygun olarak ve süresinde davalı şirkete ayıp ihbarında bulunup bulunmadığı, davacının malın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesi yahut bedelin iadesine...
İçermemekte olduğunu dava konu aracın gövdesinde aracın üretildiği tarihten bahsedilen servis başvurusuna kadar gizli kalmış bir yapısal sorun vb. gibi kapsamlı ve köklü bir onarım ihtiyacının söz konusu olmadığının tespit edildiğini bahsedilen şikayetin şikayet halinin görülmemesi nedeniyle ve sıradışı kullanım koşullarında karşılaşılması nedeniyle son servis başvurusunda tespit edilmiş, çözüm uygulanmış ve araç yeniden kullanıma sunulmuştur. Konu araç üzerinde giderilemeyen bir arıza ve/veya giderilemeyen bir onarım ihtiyacı ve/veya bir gizli ayıp oluşumu ve/veya değer kaybına yol açacak bir onarım ihtiyacı vb. söz konusu olmadığını ayıpsız misli ile değişim talebinin hakkaniyeti aykırı olduğunu, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, alacak davası olup, uyuşmazlığın dava konusu aracın ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise gizli-açık ayıp mı olduğu, süresinde yapılmış ve usulüne uygun ayıp ihbarının bulunup bulunmadığı, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği, davalıların davacının taleplerinden sorumlu olup olmadığı hususunun ihtilaflı olduğu anlaşılmıştır....
Davalı ...Ş. vekili, tespit dosyasından alınan bilirkişi raporuna itiraz edildiğini, aleyhlerine delil teşkil etmeyeceğini, husumetin taraflarına yöneltilemeyeceğini, davanın satıcıya karşı açılabileceğini, davalı şirketin satış işleminde taraf olmadığını, araçta üretimden kaynaklanan bir ayıp bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı ... A.Ş. vekili, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi için gerekli ve yeterli şartların oluşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının TTK. nun 23. maddesi, TBK.nun 219-227. maddeleri gereğince gerekli ayıp bildirimini davalılara süresinde yaptığı, araçta gizli ayıp bulunduğu, davacının seçimlik haklardan aracın misli ile değişimi yönündeki hakkını süresinde kullandığı, misli ile değişimden davalılardan ...nin davaya konu araca iki yıl süre ile garanti vermesi ve üretici- imalatçı firma olması nedeniyle, diğer davalı ......
den satın aldığı hususi trasporter aracının 11.7.2010 tarihinde ilk kez arızalandığını, aracın çekişten düştüğünü ve motor ikaz göstergelerinin yandığını, bundan sonra da aynı ve bir kısım farklı arızaların devam ettiğini ve aracın 16 kez serviste işlem gördüğünü, araçta üretimden kaynaklı ayıp bulunduğunu ileri sürerek misli ile değişimine veya bedelinin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalılar davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, 4077 sayılı Kanun çerçevesinde araç değişim şartlarının oluşmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, satın alınan araçta ayıp bulunduğu iddiasına dayalı değişim veya bedel iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece taraflar arasındaki ihtilaf 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun çerçevesinde çözümlenmiş ve tüketici mahkemesi sıfatı ile karara bağlanmıştır. Davaya konu......
Uyulan bozma ilamı gereğince, dava konusu araç bedeli ile ayıp nedeniyle doğan değer kaybı dikkate alındığında, davacının seçimlik haklarından ayıpsız misli ile değişim ya da bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanmasının TMK'nın 2 ve TBK'nın 227/4 maddeleri gözetilerek hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olmadığı değerlendirilerek ve davacının temyiz dilekçesi ile Dairemiz oturumundaki istemi nazara alınarak, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacının misli ile değişim talebinin kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
satıldığını, müvekkilin aracında bu gizli ayıbın yeni meydana geldiğini, müvekkilin aracındaki gizli ayıp nedeniyle araç değer kaybına uğradığını, bu araçtaki gizli ayıbın giderilmesinin mümkün olmadığını, aracın ayıpsız bir misli değiştirilmesinin gerektiğini, müvekkilin mağduriyetinin söz konusu olduğunu, açıklanan bu nedenler ile aracın misli ile değiştirilmesini, aksi taktirde aracın belirlenecek değer kaybının ödenmesini talep ve dava etmiştir....