Taraflar arasında görülen malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesince, Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davalı satıcı firma yönünden davanın kısmen kabulüne, diğer davalılar yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili; müvekkilinin 31.12.2013 tarihinde davalı ... Ltd....
Davacı vekili; davacının , davalıdan 11/10/2018 tarihinde 40.500,00 TL bedel mukabilinde araç satın aldığını, aracın sonradan km'sinin düşürüldüğünü öğrendiğini ileri sürerek gizli ayıplı araç satışı sebebiyle sözleşmeden dönülmesi ve bedel iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama safhasında 04/12/2020 tarihli dilekçesi ile seçimlik hakkını ayıp oranında indirim bedeli yönünde değiştirmiştir. Davalı vekili; aracın km.'sinin düşürülmesinin davalının döneminde gerçekleşmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; aracın km'sinin düşürülmesi olayının davalının malik olduğu döneme denk gelmediği ve davalının kusuru bulunmadığından bahisle ayıptan sorumlu tutulamayacağı kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş, karar süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....
, konu araç üzerinden giderilmeyen bir arıza, gizli ayıp bulunduğuna dair somut ve teknik bir bulgu söz konusu olmadığını, öte yandan davacı yan aracını bir başka servise de teslim ettiğini ve bu serviste ayıpların tespit edildiğinden bahsetmekle dava dilekçesi ekinde buna dair bir belge veya tespit taraflarına tebliğ edilmediğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının sözleşmeden ödeme ve bedel iadesi talebinin MK md. 2 uyarınca iyi niyet kurallarına aykırı olduğunun açık olduğunu, davacı yanın iddialarının bir an için doğru olduğu kabul edilse dahi aracın teknik durumunun, kullanımı engelleyecek nitelikte olduğunu ve halihazırda da yüz elli bin kilometreden fazla kullanılmış olduğunun göz önüne alınması gerektiğini, davacının ayıp oranında bedel indirimi ve ücretsiz onarım isteme şeklindeki diğer seçimlik haklarını kullanması gerekliliğinin gözden kaçmama gerektiğini ve eğer ayıp iddiası itibar edilirse, değişiklik yerine, ücretsiz onarım veya bedel indirimi yönünde karar verilmesi...
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, 6098 sayılı TBK'nun 217- 231 maddelerinde düzenlenen davacının davalıdan satın aldığı ikinci el aracın ayıplı çıkması sebebine dayalı sözleşmeden dönme ve satış bedelinin iadesi talebine ilişkindir. Davacı vekilinin istinaf başvurusu yönünden, dava dilekçesinde talebin malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve satış bedelinin iadesi talebine ilişkin olduğu açıkça belirtilmiş ve yerel mahkemece bu yönde yargılama yapılarak istinaf incelemesine konu karar verilmiştir....
Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme. Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir. Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.” Alıcı seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK 353 maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır. Dava, ayıp nedeniyle, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, aksi durumda ayıplı aracın ayıpsız misli ile değişimi talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince; "..Davacının, davalı Nissan marka Otomotiv AŞ. Acentesi Erik Otomotiv Ltd....
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, ayıplı araç satışından dolayı ödenen araç satış bedelinin iadesi talebine ilişkin olup, davacı tarafından dava dilekçesinde aracın 20.300,00 TL'ye alındığı kabul edilmiştir....
A.Ş vekili süresinde vermiş olduğu cevap dilekçesinde mahkemenin yetkisine itirazda bulunduğu görülmekle ve yetki itirazının haklı olduğu kanaatine varılmakla, adı geçen davalı yönünden dava dosyasının eldeki davadan tefrik edilerek mahkememizin ayrı bir esasına kaydedilmesine karar verilmiştir. DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; servis kayıtları, ihtarname örneği teslim alma fişleri ve fatura sunulmuş, dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılarak ayrıntılı rapor aldırılmıştır. Dava; ticari satım akdi uyarınca satılan malın ayıplı olduğu gerekçesiyle sözleşmeden dönme ve ödenen bedelin iadesine ilişkin dava niteliğindedir. Davaya konu edilen ... marka ... davalı ... A.Ş tarafından davacıya 7.999,00.-TL bedelle satılıp teslim edildiği, bedelin tamamen ödendiği hususları ihtilafsız olup uyuşmazlık; satılan ürünün ayıplı olup olmadığı, ayıbın niteliği, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde davacının haklı olup olmadığı hususlarına ilişkindir....
Hukuk Dairesi Asıl ve birleşen dava, ticari nitelikteki araç satış sözleşmesinden kaynaklı satılan aracın ayıplı olduğundan bahisle sözleşmeden dönme ve bedel (iade) istemine ilişkindir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine 01/10/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından 04/04/2021 tarihinde sunulan istinaf dilekçesi ile; davacının eldeki davayı bedel iadesi veya aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi seçimlik hakkının kullanılmasına dayalı olarak açtığını, mahkemece yargılama sırasında davacıdan hangi seçimlik hakkını kullandığının sorulup neticesine göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönde işlem yapılmadan, davacının misli ile değişim talebini tercih edip etmeyeceği sorulmadan, yazılı şekilde bedel iadesine karar verildiğini, bu kararın günümüz değişen koşulları karşısında tüketiciyi mağdur ettiğini belirterek, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK'nun 355. Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı tüketicinin seçimlik hakkını kullanmasına ilişkindir....