Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Temyiz Sebepleri Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazla ilgili olarak tapu müdürlüğü aleyhine açılan tapu iptal ve tescil davasının husumet yokluğundan reddedildiğini ancak kararın kesinleşmediğini, davanın derdest olduğunu, aile mahkemesinin görevli olmadığını, davalının davanın açılmasına sebep olmadıklarını, yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacaklarını, davacının sadakatsizliğini yeni öğrendiğini bilse idi velâyetin verilmesine ve taşınmazın tesciline asla rıza göstermeyeceğini belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, taraflar arasında görülen boşanma protokolünden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davasının kabulünün ve davacı yararına yarı oranında vekâlet ücreti takdirinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....

    Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2002/247 Esas 2002/305 Karar sayılı boşanma ilamı incelendiğinde; davacısının Semra Kaval , davalısının Şadi Kaval olduğu, bu kişilerin davacıların anne ve babası oldukları, anılan boşanma dosyasının tarafları arasında anlaşmalı boşanma konusunda 19/06/2002 tarihli boşanma protokolünün düzenlendiği, dava konusu taşınmazın da protokole konu edildiği, protokolün 4.maddesinde bu taşınmazın Yaşare Kaya'ya ait olduğu hususunun belirtilerek bu taşınmazın 1/3 payının Arda'ya, 1/3 payının Rana'ya, 1/3 payının ise Şadi'ye ait olacağı hususunun düzenlendiği, mahkemece de protokolün onaylandığı ve tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verildiği ve taşınmaza ilişkin protokoldeki bu maddenin de Yaşare Kaya'dan borç ödenip taşınmazın devralındığı sırada tapuda intikal işlemi yapılırken taşınmazın 1/3 payının Arda'ya, 1/3 payının Rana'ya, 1/3 payının ise Şadi adına tapuya tescil edilmesine karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeyerek kesinleştiği Semra ile Şadi'nin...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Uyuşmazlık, kesinleşen boşanma protokolünden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 2.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: 2.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu daireye gönderilmesine, 25.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; tarafların 27.03.2016 tarihinde kesinleşen kararla anlaşmalı olarak boşandıkları, ortak çocuk 06.05.1990 doğumlu ...'nin velayetinin anneye bırakıldığı, mahkemece tasdik edilen boşanma protokolüne göre çocuğun özel üniversitede öğrenim görmesi halinde tüm özel eğitim giderlerinin yarısının davalı baba tarafından karşılanacağının kararlaştırıldığı ve ortak çocuğun icra dosyasına konu alacak talebinin ait olduğu dönemde halen bir özel üniversitede öğrenci olduğu anlaşılmaktadır. Tarafların anlaşmalı boşanmalarına ilişkin hükmün, diğer bir deyişle sözleşmenin, taraflarından biri davacı anne olup, velayeti anneye bırakılan ve boşanma protokolünde lehine eğitim giderleri konusunda düzenleme yapılan ortak çocuk boşanma hükmünün tarafı değildir. Ortak çocuğun sonraki bir tarihte ergin olması da, çocuk lehine boşanma protokolüne dayalı bir hakkın ifasında ona taraf sıfatı kazandırmaz....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın İptali KARAR DÜZELTME İSTEYEN :Davalı Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 12.11.2018 gün ve 2017/5688 - 2018/12807 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Dava, anlaşmalı boşanma protokolünden kaynaklanan ortak çocuğun harcamalarına ilişkin yapılan icra takibine itirazın iptali davasıdır. Mahkemece itirazın kısmen iptaline karar verilerek, takibin 10.882 TL üzerinden devamını karar verilmiştir. Mahkemece hüküm altına alınan miktar karar tarihinde yürürlükte olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 5236 sayılı Kanunla değişiklikten önceki 440/1II-1. maddesinde gösterilen tutarı 13.900 TL'yi aşmadığından karara karşı karar düzeltme yolu kapalıdır. Bu sebeple karar düzeltme dilekçesinin reddi gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Protokolünden Kaynaklanan Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 04.11.2021 (Prş.)...

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Protokolünden Kaynaklı Tapu İptali ve Tescil Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 13.10.2021 gün ve 2021/4513 - 2021/7242 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu`nun Geçici 3. maddesinin 2. fıkrasında; Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu`nun 26.09.2004 tarih ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 444. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı düzenlemesine yer verilmiş olup, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra anılan mahkemelerce verilen kararların temyizi üzerine Yargıtayca tesis edilen kararlar hakkında Hukuk Muhakemeleri Kanununda karar düzeltme yoluna başvurulabileceğine dair bir düzenleme bulunmamaktadır....

              a boşanma davasının bir nevi maddi ve manevi tazminatı olarak verildiği, alacaklıyı zarara uğratma kastı bulunmadığı, boşanmanın ve taşınmaz devir işlemlerinin muvazaaya dayanmadığı, verilen süre içerisinde davacı tarafından usulüne uygun aciz belgesi sunulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilme koşulları arasında iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılması, borçlu hakkında düzenlenmiş geçici (İİK 105)veya kat'i (İİK 143) aciz belgesinin bulunması gerekir. Yine uygulamada tarafların anlaşmalı boşanmaları halinde eşe yapılan mal temliklerinin iptale tabi tasarruf gibi kabul edildiği bilinmektedir.Zira bu tür temliklerde mahkeme genellikle tarafların anlaşmalı biçimindeki iradelerini esas alarak hüküm kurmaktadır....

                İlk derece mahkemesince davacı vekilinin talebi üzerine 23.09.2020 tarihli tavzih kararı ile " ' Mahkememizin 18/06/2020 Tarih 2019/669Esas- 2020/200 sayılı kararımızın Talep kısmının " Davacı vekili, Anlaşmalı Boşanma Kararı protokolünde yer alan anlaşmaya göre davalının adına kayıtlı, İstanbul İli, Avcılar İlçesi, Firuzköy Mah. 663 Ada, 2 Parsel D/2 blok Kat:24 D:134 numaralı taşınmazdaki dairenin 1/2 hissesinin davalıdan alınarak davacı T3 adına tesciline karar verilmesi talebi ile dava açmıştır. ' şeklinde tavzihine " karar verilmiştir. Dava, anlaşmalı boşanma protokolünden kaynaklı tapu iptal ve tescil davasıdır. Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsizlik kararından sonra Aile Mahkemesince 16.01.2020 tarihine ön inceleme duruşma günü verilmiş, davalı vekili delillendirerek mazeret dilekçesi vermiş, mazereti kabul edilerek duruşma 18.02.2020 tarihine ertelenmiştir....

                Davacı vekilinin dava dilekçesindeki açıklamasına göre dava; davalılardan Ceylan yönünden anlaşmalı boşanma protokolünden kaynaklanan tapu iptal ve tescil, davalılardan Kamil yönünden ise şahsi hakka dayalı muvazaa nedeniyle açılan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Her ne kadar davalılardan Ceylan yönünden açılan dava Aile mahkemelerinin görevine girmekte ise de dava konusu taşınmazın dava tarihi itibariyle tapuda Ceylan adına kayıtlı olmadığı sabittir. Davacı vekili, davalı eski eşin dava konusu taşınmazı muvazaalı olarak diğer davalı babası Kamil'e anlaşmalı boşanma protokolünden kaynaklı hakkını kullanmasını engelleyecek şekilde mal kaçırmak amacıyla devrettiğini ileri sürerek istekte bulunmuştur. İddianın ileri sürülüş biçimine göre, davacının davalılardan Kamil'e karşı açmış olduğu davanın yasal dayanağının Türk Borçlar Kanununun 19. (mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 18.) maddesi olduğu anlaşılmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu