Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aynı Yasanın 311. maddesine göre ise; kim olduğu veya uzun süreden beri nerede oturduğu bilinmiyorsa veya ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun bulunuyorsa veya küçüğe karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine getirmiyorsa evlat edinmede ana ve babadan birinin rızası aranmaz. Davaya konu olayda davalı baba evlat edinmeye rıza göstermediğini bildirmiş, davalı anne de işlediği iddia olunan bir suç nedeniyle cezaevinde tutuklu bulunmaktadır. Davada yasanın aradığı koşullar oluşmadığı halde mahkemece gerekçede ana babanın rızasının aranmamasının çocukların yararına olacağı belirtilmiş arkasından da çocukların babasının rızasının bulunmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir....

    DAVA KONUSU : Ana Baba Rızası Arama- Velayetin Kaldırılması KARAR : Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı kurum vekili 01/02/2016 tarihli dava dilekçesinde özetle; Küçük demirhan Durmuş'un 01/12/2015 tarihinde Fatih Çocuk Evleri Sitesi'ne yerleştirildiğini, çocuğun baba adının annenin beyanına göre nüfusa Emre Han olarak kaydedilmişse de anne ile yapılan görüşmede Şükrü isimli birinden bahsettiğini, ancak baba ile ilgili başka herhangi bir bilgiye ulaşılamadığını, çocuğun bugüne kadar baba olduğunu iddia eden bir itarafından aranıp sorulmadığını, anne ile ilgili de başka bir ile yerleştiği bilgisi alındığını ancak herhangi bir adres bilgisine ulaşılmadığını, çocuğu bakıcı bir ailenin yanına bırakarak gittiğini ve bir daha da arayıp sromadığını, bu nedenlerle Medeni Kanun'un 348- 311- 312....

    Türk Medeni Kanununun 312. maddesinde “Küçük, gelecekte evlat edinilmek amacıyla bir kuruma yerleştirilir ve ana ve babadan birinin rızası eksik olursa, evlat edinenin veya evlat edinmede aracılık yapan kurumun istemi üzerine ve kural olarak küçüğün yerleştirilmesinden önce, onun oturduğu yer mahkemesi bu rızanın aranıp aranmamasına karar verir. Diğer hallerde, bu konudaki karar evlat edinme işlemleri sırasında verilir.” hükmü getirilmiştir. Çocuk hakkında koruma kararı alınıp kuruma yerleştirilme işlemi tamamlandığına göre; ana ve baba rızasının aranmamasının evlat edinme davasında değerlendirilmesi gerektiğinden açılan davanın bu sebeplerle reddine karar verilmesi yerine kabulü doğru görülmemiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :5395 Sayılı Kanuna Göre Koruma Kararı -Evlat Edinmede Rızanın Aranmaması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm evlat edinmede ana-baba rızası aranmamasına ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarihli 2014/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 18. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 18. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 10.04.2014 (Per.)...

        Dava dilekçesinde, evlat edinmede ana baba rızasının aranmaması istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bilgi ve belgeler okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, kurumda koruma altında bulunan küçüğün evlat edinilmesinde ana baba rızasının aranmamasına karar verilmesini istemiş; mahkemece, duruşma yapmadan, evlat edinmede ana baba rızası aranmaması kararının ileride açılacak evlat edinme davası içinde istenebileceğinden dinlenebilme koşulu bulunmayan davanın reddine karar verilmiştir....

          Türk Medeni Kanunu'nun 312. maddesinde “Küçük, gelecekte evlat edinilmek amacıyla bir kuruma yerleştirilir, ana ve babadan birinin rızası eksik olursa, evlat edinenin veya evlat edinmede aracılık yapan kurumun istemi üzerine ve kural olarak küçüğün yerleştirilmesinden önce, onun oturduğu yer mahkemesi bu rızanın aranıp aranmamasına karar verir. Diğer hallerde, bu konudaki karar evlat edinme işlemleri sırasında verilir.” hükmü getirilmiştir. Çocuk hakkında koruma kararı alınıp kuruma yerleştirildiğine göre, ana ve baba rızasının aranmamasının evlat edinme davası içinde değerlendirilmesi gerektiğinden, açılan davanın bu nedenle reddi yerine yazılı gerekçe ile reddi doğru görülmemiştir. Ancak davanın reddedilmesi sonucu itibari ile doğru görüldüğünden, HUMK'nın 438/7. maddesi uyarınca, hükmün gerekçesinin açıklanan şekilde değiştirilerek kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Evlat Edinmede Ana - Baba Rızasının Aranmaması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... vasisi tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava dilekçesinde, çocuk mahkemesinin bakım tedbiri kararı gereği Bakanlığın koruma ve bakımı altında olan Çiğdem'in evlat edinilmesinde ana baba rızasının aranmamasına karar verilmesi istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesince, evlat edinmede ana baba rızasının aranmamasına karar verilmesi istenen küçüğün kuruma yerleştirilmiş olduğundan TMK'nın 312/1 hükmü gereği rızanın aranmaması kararının ancak evlat edinme işlemleri sırasında verilmesinin mümkün olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

              Katılan baba bunun üzerine tekrar şikâyetçi olmuştur. 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 3/1a maddesine göre ''Çocuk: Daha erken yaşta ergin olsa bile, 18 yaşını doldurmamış kişiyi...'' ifade eder. Medeni Kanunun 339. maddesine göre ''Velayet ... sahibi ana ve baba çocuğun bakım ve eğitimi konusunda onun menfaatini göz önünde tutarak gerekli kararları alır ve uygular... Çocuk ana ve babasının sözünü dinlemekle yükümlüdür... Çocuk, ana ve babasının rızası dışında evi terk edemez ve yasal sebep olmaksızın onlardan alınamaz.'' Yine 5237 sayılı TCK.nın 234/3. maddesine göre ''Kanuni temsilcisinin bilgisi veya rızası dışında evi terk eden çocuğu, rızasıyla da olsa, ailesini veya yetkili makamları durumdan haberdar etmeksizin yanında tutan kişi, şikâyet üzerine, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.''...

                Dava, Türk Medeni Kanununun 311 ve devamı maddelerinde düzenlenen evlat edinmede küçüğün ana ve babasının rızasının aranmaması istemine ilişkindir. Mahkemece ana yönünden kabul kararı verilmiş, ancak baba yönünden bir karar verilmemiştir. Türk Medeni Kanununun 309. maddesi uyarınca; evlat edinme küçüğün ana ve babasının rızasını gerektirir. Aynı Yasanın 311. maddesi gereğince; ana ve babadan birinin kim olduğu veya uzun süreden beri nerede oturduğu bilinmiyorsa veya ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun bulunuyorsa veya küçüğe karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine getirmiyorsa bu hallerde ana ve babadan birinin rızası aranmaz. 312. maddesi uyarınca ise; küçük, gelecekte evlat edinilmek amacıyla bir kuruma yerleştirilir ve ana ve babadan birinin rızası eksik olursa, evlat edinenin veya evlat edinmede aracılık yapan kurumun istemi üzerine ve kural olarak küçüğün yerleştirilmesinden önce, onun oturduğu yer mahkemesi bu rızanın aranıp aranmamasına karar verir....

                  ANA VE BABANIN RIZASIEVLAT EDİNME 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 309 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 311 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 312 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü. Türk Medeni Kanunu'na göre, evlat edinme küçüğün anne ve babasının rızasını gerektirir (TMK md. 309/1). Ana ve babadan birinin rızasının aranmamasını gerektiren sebepler bulunmadıkça ve bu yönde mahkemece alınmış bir karar olmadıkça, küçük, anne ve babasının rızası hilafına evlat edinilemez. Yasa, ana ve babadan birinin hangi hallerde rızasının aranmayacağını 311. maddesinde iki bent halinde göstermiştir....

                    UYAP Entegrasyonu