WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, müvekkili ile davacı arasında yazılı veya sözlü herhangi bir kira sözleşmesi olmadığını, hali hazırda kira sözleşmesinin tarafının Hikmet Ermiş ve kira bedelinin de aylık 1.650 TL olduğunu, tüm kira bedelinin ödendiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Davacı tarafından, 20/09/2013 tarihinde sözlü kira sözleşmesine dayanılarak başlatılan icra takibinde hissesine isabet eden aylık kira bedelinin 1.500 TL hesabı ile Haziran 2010-Mayıs 2011 dönemine ait 18.000 TL kira alacağının tahsili talep edilmiştir. Sözlü kira sözleşmesine dayanan davacı, kira ilişkisinin varlığını ve hissesine isabet eden aylık kira bedelini yazılı deliller ile ispatlayamadığından, davalının beyanına itibar edilerek aylık kira bedelinin 1.650 TL olduğunun kabulü gerekir. Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere malikin kira bedellerini istemesinde bir usulsüzlük olmayıp davacı paydaş, payı oranında kira bedellerinin tahsilini isteyebilir....

    Köyü 440 ada 1 parsel numaralı taşınmazdaki hissesinin iade edilmediğini, taşınmazın daha sonra kamulaştırıldığını ve payına düşen miktardan 58.450,00 TL sinin ödenmediğini ileri sürerek bu alacak için başlattığı takibe vaki itirazın iptali ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı, dava konusu taşınmazdaki hissesinin parasının ödenmek sureti ile satın alındığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, ispat yükü davalıya yüklenerek davalının resmi satış akdi dışında başka bir delille savunmasını ispat edemediği kanaatiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, sonradan iade alacağı inancı ile bila bedel davalı kardeşine devrettiği taşınmaz hissesine düşen kamulaştırma bedelinin tahsili için başlattığı takibe itirazın iptalini istemiştir....

      Mahallesi çalışma alanında bulunan 343 ada 19 parsel sayılı 531,77 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı, taşınmazda (A) harfi ile belirtilen ve Hazine hissesine isabet eden 272,21 metrekarelik kısmın 2000 yılından beri ...'un, (B) harfi ile belirtilen ve Hazine hissesine isabet eden 227,83 metrekarelik kısmın 2000 yılından beri ...'ın kullanımında olduğu ve (B) harfi ile belirtilen kısım üzerindeki tek katlı evin Hazine hissesine isabet eden 64,21 metrekarelik kısmının 2000 yılında ... tarafından yapıldığı şerhi yazılarak arsa vasfıyla 3177/53177 hissesi ... Belediyesi, 50000/53177 hissesi ise Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazın (A) harfi ile belirtilen bölümünün kendi fiili kullanımında bulunduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır....

        e devir kararı nedeni ile değerlerine ilişkin olarak müvekkilinin hissesine karşılık gelen bedelin, 2001 yılı ve sonrası şirket kar paylarından müvekkilinin hissesine karşılık gelen kısmın davalılardan tahsili ile müvekkilinin maliki bulunduğu taşınmazda, davalı F.. D..'...

          Satış bedelinin, satışına karar verilen taşınmaz paylı mülkiyet hükümlerine tabi ise paydaşların tapudaki payları oranında, elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi olması halinde mirasçılık belgesindeki payları oranında hem paylı, hem de elbirliği mülkiyet halinin bir arada bulunması halinde ise tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına karar verilmesi gerekir. Olayımıza gelince; Davacılar, dava dilekçesinde, borçlu olan davalılar ... ve ...'ün babası ...'den intikal edecek olan on adet taşınmazın satışı suretiyle ortaklığının giderilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemenin taşınmazların satışına, satış bedelinin taraflara tapu kaydındaki ve mirasçılık belgesindeki payları oranında paylaştırılmasına karar vermesi gerekirken yazılı şekilde davalı-borçlu paydaşlar ... ve ...'ün hissesine düşen miktarın ... 1....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davacı H.. G.. yönünden açılan davanın reddine, davacı Halide Gürsu tarafından açılan davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Mahallinde yapılan keşif sonucu, dava konusu 6311 parsel sayılı taşınmazın dava tarihindeki değerinin biçilmesinde ve alınan rapor uyarınca bedelinin tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

              Somut olayda, taraflar arasında düzenlenen belgede alıcıların davacı ve dava dışı ... olduğu, davalının adına kayıtlı hisse ile birlikte hissesine isabet edecek belediyeden devralacağı hisseyi alalıcılara sattığı, davalının belediyeden hissesine isabet edecek kısmın 26,26 m2 olduğu,dosyadaki belgelere göre 26,56 m2'lik kısımdan davacı hissesine düşecek kısmın 14, 34 m2 olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, davalı tarafından satılan 26,56 m2'lik kısmın 14,34 m2'sinin davacıya satıldığı anlaşıldığından, mahkemece, bu rakam dikkate alınarak sonucu dairesinde hüküm tesisi gerekirken dava dışı ...'e isabet edecek bölüm de dahil edilerek sonuca gidilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

                Noterliğinin 13/10/2013 tarih ve 18244 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi gereğince yapmakta olduğu binadan kendisine isabet eden, A Blok 18 Nolu bağımsız bölümü %50 hisse ile 4.000- TL bedel karşılığında davacılara satmayı vaat ve tahhüt ettiği, taşınmaz bedelinin sözleşmede 4.000- TL olarak gösterilmesine rağmen davacılar tarafından anlaşma uyarınca 50.000- TL'nın yüklenici vekilinin Garanti Bankası Gültepe Şubesindeki 6692 638 nolu hesabına 21/10/2004 tarihinde davacı T1 hesabından 50.000- TL gönderildiği, ancak taşınmazın inşaatına dahi başlanamadığı, satışı vaat edilen taşınmazın teslim edilmediği gibi bedelinin de iade edilmediği, davacıların 31/03/2006 tarihinde teslim edileceği taahhüt edilen taşınmazı yaklaşık 9 yıldan beri teslim edilmemesi nedeniyle kira gelirinden mahrum kaldırları, ayrıca kira da ikamet ettiklerinden bu şekilde de mahrumiyet yaşadıkları, 21/02/204 tarihinde ödenen bedelin taşınmazın rayiç bedeli ile mahrum...

                Belediyesi adına tesciline karar verilmesi gerekirken, infazda tereddüt yaratacak şekilde davacının payına isabet eden kısımların yüzölçümü belirtilmek suretiyle iptal ve tescile karar verilmesi doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 3 nolu bendinde yer alan "Asfalt yol olarak el atılan kısımda davacıya ait 17,14 m²'nin yaya yolu olarak fiilen el atılan kısımda davacıya ait 10,51 m² ve yeşil alan olarak el atılan kısımda davacıya ait 93,01 m²'ye tekabül eden hissesine karşılık alandaki davacı hissesinin iptali ile Nilüfer Belediyesi adına tapuya kayıt ve tesciline," ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine "Asfalt yol olarak el atılan kısımda davacıya isabet eden 17,14 m²'ye karşılık gelen 1714/795000 payın, yaya yolu olarak fiilen el atılan kısımda davacıya isabet eden 10,51 m²'ye karşılık gelen 1051/795000 payın ve yeşil alan olarak el atılan kısımda davacıya isabet eden 93,01 m²'ye karşılık...

                  Mahkemece, fiili taksim neticesinde, davacıya isabet eden kısımın kamulaştırılması üzerine, kamulaştırma bedelinden davalı kardeşine pay vermediğini, davalının hissesine düşen kısmın üçüncü şahsa satılması üzerine, bu satış bedelinden pay talep etmesinin MK 2’ye aykırı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Somut uyuşmazlıkta, dava konusu taşınmazda kamulaştırma kararından önce tarafların ½’şer hak sahibi oldukları, taşınmazın yüzölçümünün 41.435 m2 olduğu ve tarafların fiilen taksim ettiği taşınmazın davacıya düşen kısmının 18.149 m2’sinin kamulaştırıldığı, kamulaştırma kararından sonra taşınmazdan geriye 23.286 m2 kaldığı, tapu kütüğüne tarafların payları; davacının 1/10 oranında, davalının 9/10 oranında işlendiği, 23.286 m2 tarlanın tamamının taraflarca dava dışı ...’a satıldığı anlaşılmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu