WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : SEBEPSİZ ZENGİNLEŞMEYE DAYALI TAZMİNAT İSTEMİ Dava, sebepsiz zenginleşmeye dayalı tazminat istemine ilişkindir. Her ne kadar, Yargıtay 3. Hukuk Dairesi tarafından kadastro öncesi nedene dayalı olduğu belirtilerek taşınmazın 3. kişiye devrinden kaynaklanan Hazine zararının tazminine ilişkin olduğu nitelemesiyle dosya Dairemize gönderilmiş ise de, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 20.01.2017 tarih 2017/1 sayılı kararı ile kabul edilen iş bölümü kararı incelendiğinde Dairemizin görevinin kadastrodan önceki nedene, tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davalara bakmakla sınırlı olduğu, alacak davalarına ilişkin temyiz inceleme görevi bulunmadığı, aksine ihtisas alanı borçlar hukukunu kapsayıp temel görevler arasında sebepsiz zenginleşme davaları bulunan 3. Hukuk Dairesi'nin davada görevli olduğu anlaşılmaktadır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Yerel mahkemece, uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı alacak istemi olduğu nitelendirilmiş ise de; iddia ve cevabın kapsamına göre davanın; inançlı işleme ve 07.02.1991 tarihli taahhütnümeye dayalı alacak istemi olduğu, yerel mahkemece anılan taahhütnamenin yazılı delil başlangıcı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile kabul edilen İş Bölümü Kararının 3. Hukuk Dairesi başlıklı bölümünün 1. Maddesinde: "Kararı veren mahkemenin sıfatına, nitelendirmesine ve sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığına bakılmaksızın, geçersiz sözleşmeden kaynaklanan (sebepsiz zenginleşmeden) (TBK m. 77 ila 82 ) davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar." hakkındaki temyiz incelemesinin 3. Hukuk Dairesince yapılacağı hükmü yer almaktadır....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin aynı çeke dayalı olarak 2015/121 Esas 2016/470 Karar sayılı 22.06.2017 kesinleşme tarihli mahkeme ilamının mevcut olduğunu, davacı T1'ın 4.860,00- TL yönünden borçlu olmadığına dair mevcut ve kesinleşmiş bir karar var iken, aynı çeke dayalı olarak açılan Sebepsiz Zenginleşme davasında “10.205,00- TL Sebepsiz Zenginleşme Alacağının, Sebepsiz Zenginleşme tarihi olan 25.07.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine” şeklinde hüküm kurulmasının kanuna aykırı olduğunu, çünkü aynı takibe ve aynı çeke dayalı olarak verilen ve kesinleşen Mahkeme hükmüne dayalı olarak yeni bir karar ve hüküm verildiğini, bu nedenlerle kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

      Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olması gerekir. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Hal böyle olunca, sadece tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde, ödeme ve banka kayıtları bilirkişi raporu kapsamında değerlendirme yapılmıştır. Davacı ile davalı arasında para ödenmesine dair hukuki ilişki bulunduğu belirlenememiştir....

        Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın teminat bonosuna bağlanan alacak davası olduğu ve ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....

          Sebepsiz zenginleşme talebi hukuki nitelikçe, poliçeden doğan hakkın, bunun korunması ve/veya kullanılması için gereken işlemlerin yapılmaması nedeniyle düştüğü veya zamanaşımına uğradığı hâllerde, senet borçlusu nezdinde oluşan sebepsiz zenginleşmeye yönelik olarak, poliçe alacağını elde edemeyen ve bu nedenle mal varlığında hakkaniyete aykırı bir değer kaybı oluşan hamile, yine poliçe hukuku tarafından tanınmış olan yeni bir haktır. Sebepsiz zenginleşme talebinde bulunulabilmesi için, hamilin müracaat hakkının düşmesi veya zamanaşımına uğramasından dolayı bir zararının ortaya çıkmış olması gerekir. Zararın mevcudiyeti, sebepsiz zenginleşme talebinin kabul şartıdır. Zararın varlığının kabulü için, hamile ait ve tahsili mümkün olan bir alacak hakkının düşmesi veya zamanaşımına uğraması sonucu borçlu nezdinde oluşan zenginleşmenin, bundan başka bir sebebinin bulunmaması, yani sebepsiz olması yeterlidir (Bozgeyik, H.: Kambiyo Senetlerinde Sebepsiz Zenginleşme, Cilt:VII, Atatürk Üniv....

          Bununla beraber, çeki ciro yoluyla elde eden hamilin, aralarında akdi bir ilişki bulunmayan keşideciye karşı, temel ilişkiye dayalı olarak bir talepte bulunması da mümkün değildir. Ne var ki bu durumda keşideciye karşı, çekin zamanaşımı süresi dolduktan sonraki bir yıl 2010/12132-14460 içinde, Türk Ticaret Kanununun 730/14. bendi yollaması ile, çeklerde de uygulanması gereken ve aynı yasanın 644.maddesinde düzenlenmiş bulunan sebepsiz zenginleşme davası açılması mümkündür. Ancak, böyle bir dava, Borçlar Kanununda düzenlenmiş olan sebepsiz zenginleşme davası değil, kambiyo hukukuna dayalı bir dava türü olduğundan, bu halde çekin tüm yasal unsurlarını taşıması da zorunludur....

            Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olması gerekir. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Somut olayda; davacı ile bir kısım davalılar murisi ... arasında 06.10.2006 tarihinde yapılan sözleşmeden 128 ada 35 nolu parselin muris tarafından davacıya 10.000 Euro karşılığında satıldığı, parasının peşin alındığı anlaşılmaktadır....

              Dava konusu uyuşmazlık; taraflar arasındaki adi yazılı taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklı alacağın, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre, iadesi talebine ilişkindir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Türk Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 77. ve ardından gelen maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır....

                Dava konusu alacak, sosyal yardım ödemelerinden eksik gelir ve damga vergisi kesilmesi nedeniyle davalıya yapılan fazla ödemenin tahsiline ilişkindir. Dava konusu fazla ödemenin, idarenin bir şart tasarrufuna dayanmadığı, salt hatalı ödemeden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. TBK. m.77/1'e göre; zenginleşen başkasının malvarlığından veya emeğinden haklı bir sebep olmaksızın elde ettiği zenginleşmeyi geri vermek zorundadır. Geri verme borcunun konusu ve kapsamı; TBK. m. 79 ve 80'de "aynen geri verme ilkesi"ne göre düzenlenmiştir. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Borç olmayanı rızası ile ödeyen kimse yanlışlığa düştüğünü ispat ettiği takdirde ödediğini geri isteyebilir....

                  UYAP Entegrasyonu