Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın konusu itibariyle sebepsiz zenginleşme değil menfi tespit- ödeme olan kısmı için istirdat davası olduğunu, davacı yanın, banka kredi sözleşmesindeki kefalet ilişkisine dayanmakta olduğundan bahisle davanın borca ve kefalet ilişkisine ilişkin menfi tespit davası olduğunu, istirdata dönüşen menfi tespit davasında davanın ödemeden sonra 1 yıllık süre içerisinde açılması gerektiğinden bahisle hem zaman aşımı hem de hak düşürücü süre yönünden itiraz ettiklerini , Bursa 1 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/783 esas sayılı dava dosyası ile eldeki davanın konusunun aynı olmasından bahisle birleştirme talebinde bulunduğunu ancak davacı tarafın 2017/783 Esas sayılı davada davasını ispat edemediğinin yargılama safhasında ispat edemediğini ve bu davayı işbu davayı sebepsiz zenginleşme hükümlerine açmış olduklarını , bu sebeple derdestlik itirazında bulunduklarını, davanın daha önce açılan dava ile aynı olması nedeniyle ve davayı açmada hukuki yarar...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ALACAK -KARAR- Dava, kira alacağı ve sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak isteğine ilişkin olup, mahkemece sebepsiz zenginleşme alacağına hükmedilmiş olup hüküm davalı tarafından sebepsiz zenginleşme alacağına hasren temyiz edilmiştir. Davanın açıklanan bu nitelendirilmesine göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının inceleme görevi Yüksek 3.Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, anılan Dairece daha önce görevsizlik kararı verilmiş olduğundan Daireler arasında temyiz incelemesi yönünden ortaya çıkan uyuşmazlığın Hukuk Başkanlar Kurulunca giderilmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına,25.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak talebine ilişkindir. Türk Borçlar Kanunu'nun 77. ve devamı maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için, borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Bu kurumun amacı, borçlunun malvarlığında meydana gelen zenginleşmenin iadesidir....

        Kişiler için konulmuş olan İİK 89 ve İİK 72. madde düzenlemelerindeki sürelerin bir anlamının kalmayacağı, yasanın şahıs ifadesinden anlaşılması gerekenin takip borçlusu olduğu, şu halde İİK 89. madde kapsamında, süresi içinde menfi tespit davası açma hakkını kullanmayan ve bu sebeple takip borçlusuna herhangi bir borcu olmadığı halde, yasanın emredici kuralları gereğince alacaklıya ödeme yapmak zorunda kalan 3. kişinin, genel hükümlere göre sebepsiz zenginleşme davası açması mümkündür. Öte yandan, davalı takip alacaklısı olup, takip hukuku sınırları içerisinde alacağı için başlatmış olduğu icra takibi neticesinde alacağına karşılık yaptığı haciz işlemlerinden dolayı sebepsiz zenginleşmesi söz konusu değildir. Burada sebepsiz zenginleşen dava dışı takip borçlusu olduğundan, davacı tarafından ancak dava dışı gerçek borçluya karşı sebepsiz zenginleşme davası açılabilecek olup, davalının bu davada taraf sıfatı bulunmamaktadır....

          Mahkemece, davacının fazla ödeme yapıldığını müfettiş raporu ile öğrendiğini ... sürmesinin iyiniyet kuralları ile bağdaşmayacağı; davacı idarenin limit fazlası vekalet ücreti ödeme işlemini 2007 yılında durdurduğu ve bu nedenle bu tarihte sebepsiz zenginleşmeyi öğrendiğinin kabulünün gerektiği bu tarihe göre de B.K.’nun 66. maddesinde düzenlenen bir yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği gerekçesi ile davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm, süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davada, BK.nun 61vd maddeleri gereğince fazla ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme koşullarına göre davalıdan tahsili talep edilmektedir. BK.nun 66.maddesine göre, sebepsiz zenginleşmeden ... alacak haklarının, iade alacaklısının talep ... olduğunu öğrenmesinden itibaren 1 yıl ve herhalde bu hakkın doğduğu tarihten itibaren 10 yıl geçmekle iadeyi isteme ... zamanaşımına uğrar....

            "Sebepsiz zenginleşme, zenginleşmenin üçüncü kişi zararına olarak yapılması ve malvarlığının eksilmesinin haksız olması durumunda bir istirdat (iade) alacağı hakkı doğuran borç kaynağıdır. İstirdat alacağı, hakkı müşterek hukukun "condictio sine causa", yani sebepsiz zenginleşme sebebi ile açılan istirdat davasına tekabül eder. Sebepsiz zenginleşmenin yaptırımı zenginleşilen kısmın iadesidir. İade borcu zenginleşenin iyi ya da kötü niyetli olmasına göre miktar bakımından değişebileceği gibi, zenginleşmenin elde olup olmamasına göre de ayniyet olarak değişebilmektedir. Sebepsiz zenginleşme davası sonuç olarak istirdat davasına benzer. Bu iki davada eski durumun iadesi amaç ve niteliği bulunmaktadır. Her iki dava da davacının fakirleştiği kısmın iadesini sağlamaya yöneliktir. Sebepsiz zenginleşme davası esas olarak mülkiyetin davacıdan çıktığı varsayımına dayanır. Davacının kaybettiği mülkiyet ya karşı taraf geçmiş ya da ona ekonomik bir değer sağlamıştır....

            Mahkemece, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi nedeniyle nedensiz kalan bir şekilde davalılara ait borcun kendileri tarafından ödenmiş olduğunu ileri sürerek oluşan zararların tazmini istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, dava konusu alacağın sebepsiz zenginleşme hükümlerine istinaden dava konusu yapıldığı, taraflar arasında akdedilen ... 27. Noterliği'nin 18.08.2011 tarih ve 18159 yevmiye sayılı Düzenleme Şeklinde Miras Payının Devri Sözleşmesi uyarınca davalı ...'...

              Davacı vekilinin dava dilekçesindeki açıklamalarına göre, kesinleşen ortaklığın giderilmesi davası sonrası açılan bu davanın muhdesatın tespiti niteliğinde olmadığı,muhdesat bedeli sebebiyle davalıların hisselerine düşen miktarın fazla kısmı bakımından sebepsiz zenginleştikleri iddiasına dayalı olarak eda nitelikli alacak davası açıldığının kabulü gerekir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için bir tarafın mal varlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhine çoğalması gerekir. İade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme borçlusunun bu muhdesatın yapıldığı anda ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği ileri sürülmez. Zira, vücuda getiren tarafından kullanılan muhdesatın taşınmaz maliklerine herhangi bir katkısı bulunmamaktadır. Ekonomik yönden zenginleşme ve fakirleşmenin, satış suretiyle taşınmazdaki ortaklığın giderildiği anda gerçekleştiğinin kabulü gerekir....

                Dava konusu alacak, sosyal yardım ödemelerinden eksik gelir ve damga vergisi kesilmesi nedeniyle davalıya yapılan fazla ödemenin tahsiline ilişkindir. Dava konusu fazla ödemenin, idarenin bir şart tasarrufuna dayanmadığı, salt hatalı ödemeden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. TBK. m.77/1'e göre; zenginleşen başkasının malvarlığından veya emeğinden haklı bir sebep olmaksızın elde ettiği zenginleşmeyi geri vermek zorundadır. Geri verme borcunun konusu ve kapsamı; TBK. m. 79 ve 80'de "aynen geri verme ilkesi"ne göre düzenlenmiştir. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Borç olmayanı rızası ile ödeyen kimse yanlışlığa düştüğünü ispat ettiği takdirde ödediğini geri isteyebilir....

                  Hal böyle olunca; dava dışı yüklenicinin imar projesi ve ruhsata uygun yararlanılması olanaklı ve davalı arsa sahibinin mal varlığında artışa neden olan imalat bedelini sebepsiz zenginleşme kurallarına göre davalı arsa sahibinden isteyebileceğinin kabulü gerekir. Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının haklı bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalmasıdır. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığında, bir başkasının aleyhine bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır....

                  UYAP Entegrasyonu