Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yerel mahkeme, temyize konu edilen kararında, davanın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre çözümlenmesi ve zamanaşımı süre ve başlangıcının buna göre belirlenmesi gerektiğini kabul etmiştir. Bu bağlamda öncelikle, sebepsiz zenginleşme kavramı ve hukuki işlemlerden doğan borçlardan farkının açıklanmasında yarar vardır. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 77 ve devamı maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır....

    Davacı vekili, 27.01.2012 havale tarihli dilekçesinde, takibe konu zamanaşımına uğramış senedi müvekkilinin ciro yolu ile edindiğini, hamil müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki bulunmadığını, davalarının dayanağının sebepsiz zenginleşme olup, davaya sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı itirazın iptali davası olarak devam edilmesini ve dava dilekçesini bu şekilde ıslah ettiklerini bildirmiştir. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

      DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava; sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen adi yazılı araç satış sözleşmesinin geçersiz olduğundan bahisle ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi için açılan iş bu davada, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı para borcunun Türk Borçlar Kanunun 89. Maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği, sebepsiz zenginleşmeye dayalı davalarda 6100 Sayılı HMK'nın 6. maddesi uyarınca davanın açıldığı tarihteki davalının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu, davanın açıldığı tarihte davalının yerleşim yerinin de Bursa olduğu anlaşılmakla, davaya bakmakla yetkili mahkeme Bursa Mahkemeleri'dir....

      DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava; sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen adi yazılı araç satış sözleşmesinin geçersiz olduğundan bahisle ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi için açılan iş bu davada, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı para borcunun Türk Borçlar Kanunun 89. Maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği, sebepsiz zenginleşmeye dayalı davalarda 6100 Sayılı HMK'nın 6. maddesi uyarınca davanın açıldığı tarihteki davalının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu, davanın açıldığı tarihte davalının yerleşim yerinin de Bursa olduğu anlaşılmakla, davaya bakmakla yetkili mahkeme Bursa Mahkemeleri'dir....

      Bu nedenle, taraflar sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre verdiklerini geri isteyebilirler." şeklinde davanın harici taşınmaz satımı nedeni ile ödenen bedelin istirdatı istemine ilişkin olup sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanacağı açık şekilde belirtilmiş olup uzun yıllardır yapılan işbölümü uyarınca uygulama bu yöndedir. Konusunda uzman daire olan Yargıtay 3.HDnin süregelen kararları doğrultusunda resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersiz olan taşınmaz satım sözleşmesinden kaynaklı davalar TBK 77 vd maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca çözümlenecektir. Paralel düzenleme olan HSK Birinci Dairesinin 13/02/2018 tarihli ve 208 sayılı BAM'nin iş bölümlerine ilişkin kararının Antalya BAM 7. Hukuk Dairesinin görev alanının düzenlendiği kısmın "8" numaralı bendine göre Sebepsiz zenginleşmeye dayalı davalara ilişkin istinaf incelemesinin Antalya BAM 7.Hukuk dairesince yapılacağında hiç bir tereddüt yoktur....

      Mahkememizce verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 3.Hukuk Dairesi Başkanlığı'nın 2013/14303 esas - 2013/18067 karar sayılı kararı ile;"...dava konusu uyuşmazlık,davacının borçlu olmadığı bedeli, haciz tehdidi altında davalı alacaklıya ödediği iddiasına dayalı sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacağın tahsili talebine ilişkindir.818 sayılı BK.'nun 61-66.maddelerine (6098 sayılı TBK.'nun 77-82.maddelerinde) sebepsiz zenginleşme,bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir.Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli,zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır....

        hükmü dikkate alınarak davacı tarafından icra takibinden sonra menfi tespit davası açılmaksızın icra dosya borcunun ödendiğini, icra takibine dayalı olarak yapılan ödemeyi artık sebepsiz zenginleşme hükmüne dayalı olarak isteyemeyeceğinin Özel Kanun düzenlemesi niteliğindeki İcra İflas Kanunu hükmü gereği olduğunu, davanın istirdat davası olarak açılamayacağını, BK hükümleri gereği sebepsiz zenginleşme şartları da oluşmadığını, sebepsiz zenginleşmenin, ikincil (talî) nitelikte olduğunu ve mal varlığındaki azalmanın başka aslî nitelikteki davalarla önlenmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme davasının gündeme gelemeyeceğini, aynı olayda, aynî haktan (istihkak davası), zilyetlikten, sözleşmeden, sözleşme benzeri hukukî ilişkiden veya haksız fiilden kaynaklanan bir talebin ileri sürülmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulama alanı bulamayacağını, sebepsiz zenginleşme davasının görülebilinmesi için "başka aslî nitelikteki davalarla önlenmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme davası...

          Dava, davacı-hamilin ibraz tarihinde bankaya ibraz edilmeyen 25.01.2010 keşide tarihli ve 25.000 TL.bedelli çek nedeniyle davalı -keşideciye karşı TTK'nın 644. md.gereği sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Somut olayda davacı takip dayanağı çekte hamil, davalı ise keşideci konumunda olup taraflar arasında temel ilişki bulunmadığından davacı davasını TTK'nın 644. md. gereği sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayandırmıştır. Bu durumda ispat yükü davalıda olup bu çekten dolayı sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlama yükümlülüğü altındadır. Mahkemece bu yönler gözetilmeksizin davacının ticari defterleri incelenmek suretiyle ispat yükünün tayininde yanılgıya düşülerek yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı olmasına, davacının çekte sıfatının bulunmamasına, mahkemece uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre çözümlenmiş olmasına göre, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 3.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 26.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Davacı, dava dilekçesinde, borçlu olmadığı halde ödemek zorunda kaldığı bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi için başlattığı takibe itirazın iptalini talep etmektedir. Buna göre taraflar arasındaki uyuşmazlık sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Böylece davacının istemi İİK.nun 72. maddesi kapsamında istirdat değil, sebebi ortadan kalkan bir ödemenin iadesi yönünde sebepsiz zenginleşmeye dayalı (TBK.md. 77) alacak istemi olup, 2 ve 10 yıllık zamanaşımına (TBK.md. 82) tabidir. Talep yönünden hak düşürücü bir süre yasada öngörülmemiştir. Türk Borçlar Kanununun konuya ilişkin 77 (818 sayılı Borçlar Kanununun 61 v.d) ve ardından gelen maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir....

                UYAP Entegrasyonu