, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır....
---kararı ile: ''1) 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, 2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. Maddelerinden, 3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142....
Ticaret AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın görevsiz mahkemede açılmış olduğunu, görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğunu, icra takibi ve dava yetkisiz mahkemede açılmış olduğunu, yetkili yer İstanbul bakırköy adliyesi olduğunu, icra takibine konu edilen belgenin, kambiyo senedi vasfı bulunmadığını, taraflar arasında hukuki bir ilişki olduğu davacı tarafından ispat edilemediğini, müvekkili şirketin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, davacı, davaya konu icra takibinde kambiyo senedi vasfına haiz olmayan senetten kaynaklanan alacak olarak 2.250.000-tl'yi takibe koyduğunu ancak davacının müvekkili şirket'e 2.250.000-tl ödünç para vermiş olduğunu ve senedin temelde ödünç sözleşmesine dayandığına ilişkin iddiasının gerçek dışı olduğunu, ciro silsilesi uyarınca eğer davacı birine ödünç para vermişse bu kişinin ... olması gerektiğini, ayrıca ödünç veren olduğunu iddia eden davacı, belgenin emrine düzenlendiği lehtar da olmadığını, belge bedeli kadar müvekkili şirket'in...
DAVA : Alacak (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : KARAR TARİHİ : GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkil davacı ile davalı şirket arasında alacak borç ilişkisi mevcut olduğunu, müvekkili davacı, 18.02.2019 tarihinde, kendisine ait bulunan ... hesabından davalı şirketin ... Bankası ......
No:20 İç Kapı No:3 Yıldırım/BURSA DAVA : Menfi Tespit (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 24/05/2022 KARAR TARİHİ : 16/02/2023 KARAR YAZIM TARİHİ : 21/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA VE SAVUNMA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Yaklaşık 14 yıl önce faizle para verdiğini bildiği davalıdan maddi sıkıntılar nedeniyle 2.000 TL aldığını, her ay 600-700 TL aylık faizler şeklinde ödeyeceğini, toptan bir kerede 2.600 TL verdiği zaman borcun biteceğini, borç aldığı gün açık senet talep ettiğini, borca konu senedin bu senet olduğunu, sadece imza attığı, geri kalan bilgilerin davalı tarafından doldurulduğunu, kendisine tüm ödemeyi gerçekleştirdiğini, sıkışan ödemeler için de Millet Mahallesinde bulunan evini sattığını, davalı tarafın evi alan kişinin yazıhanesinden 14.000 TL daha 2008-2009 yıllarında aldığını, borcun bu evin satışından sonra bittiğini...
Ancak kanun bazı alacak türleri için alacaklıya, tescilsiz hüküm ve sonuç meydana getiren rehin hakkı tanımıştır (TMK. m.865-867). Bazen de kanun bazı alacaklar için alacaklıya, tescille kurulabilen rehin hakkı tanımıştır. Bunlar kanundan doğrudan kaynaklanan tescilsiz rehinden farklı olarak, alacaklının talep etmesi halinde tescille hüküm ve sonuç meydana getiren rehinlerdir. Bunlara da kanundan kaynaklanan rehin hakları denir. Kanundan dolayısıyla kaynaklanan rehin haklarının neler olduğu TMK. m.893’de “satıştan doğan alacağı için satılan taşınmaz üzerinde satıcının, elbirliği ortaklığına giren taşınmazlarda paylaşmadan doğan alacakları için birlikte mirasçı olanlar veya diğer elbirliği ortaklarının, bir taşınmaz üzerinde yapılan yapı veya diğer işlerde malzeme vererek veya vermeden emek sarf ettikleri için malzeme ve emek karşılığı olarak malik veya yükleniciden alacaklı olan alt yüklenici veya zanaatkarların” rehin hakları olarak belirtilmiştir....
Ancak kanun bazı alacak türleri için alacaklıya, tescilsiz hüküm ve sonuç meydana getiren rehin hakkı tanımıştır (TMK. m.865-867). Bazen de kanun bazı alacaklar için alacaklıya, tescille kurulabilen rehin hakkı tanımıştır. Bunlar kanundan doğrudan kaynaklanan tescilsiz rehinden farklı olarak, alacaklının talep etmesi halinde tescille hüküm ve sonuç meydana getiren rehinlerdir. Bunlara da kanundan kaynaklanan rehin hakları denir. Kanundan dolayısıyla kaynaklanan rehin haklarının neler olduğu TMK. m.893’de “satıştan doğan alacağı için satılan taşınmaz üzerinde satıcının, elbirliği ortaklığına giren taşınmazlarda paylaşmadan doğan alacakları için birlikte mirasçı olanlar veya diğer elbirliği ortaklarının, bir taşınmaz üzerinde yapılan yapı veya diğer işlerde malzeme vererek veya vermeden emek sarf ettikleri için malzeme ve emek karşılığı olarak malik veya yükleniciden alacaklı olan alt yüklenici veya zanaatkarların” rehin hakları olarak belirtilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Tefecilik yapma Hüküm : Sanıklar hakkında tefecilik suçundan CMK'nın 223/2-e maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK'nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin yeterli oluşu, ayrıca birden fazla kişiye sistemli olarak faiz karşılığı ödünç para verilmesinin suçun unsuru olarak aranmaması, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 12/05/2015 gün ve 2014/4-655 Esas, 2015/152 sayılı Kararında da açıklandığı üzere kişiler arasında doğmuş bir alacak borç ilişkisine dayanmayan kazanç elde etme amaçlı ödünç para verme eylemlerinin tefecilik suçu kapsamında bulunması ve aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında günün ekonomik koşulları nazara alındığında yüksek sayılabilecek miktarda paranın karşılıksız verilmesinin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tefecilik HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: TCK'nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin yeterli oluşu, ayrıca birden fazla kişiye sistemli olarak faiz karşılığı ödünç para verilmesinin suçun unsuru olarak aranmaması, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 12/05/2015 gün ve 2014/4-655 Esas, 2015/152 sayılı Kararında da açıklandığı üzere kişiler arasında doğmuş bir alacak borç ilişkisine dayanmayan kazanç elde etme amaçlı ödünç para verme eylemlerinin tefecilik suçu kapsamında bulunması ve aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında günün ekonomik koşulları nazara alındığında yüksek sayılabilecek miktarda paranın karşılıksız verilmesinin hayatın olağan akışına uygun olmaması; bu bağlamda, sanığın toptan kontür ticareti...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2024/318 Esas KARAR NO : 2024/340 DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 05/04/2021 KARAR TARİHİ : 16/05/2024 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ İDDİA: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, davalı firma nezdinde... hesabı bulunmaktayken davalı firma tarafından yapılan haksız uygulamalar neticesinde zarara uğradığını belirterek; davanın kabulü ile fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla, davalının kusurundan kaynaklı olarak davacının uğradığı zarara dair şimdilik 300 USD'nin yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davalı vekili .......