Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2021/824 Esas KARAR NO :2021/503 DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ:27/12/2021 KARAR TARİHİ:31/12/2021 Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizin 2021/824 Esas sayılı dosyasında yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, faktoring sözleşmesinden kaynaklanan alacak sebebiyle davacı tarafından davalı aleyhine yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir....

    ya ilk olarak 2002 yılında faiz karşılığı borç para verdiği ve ikinci kez ödünç para verme tarihinin ise 2008 yılı Ekim ayı olduğu, tefecilik suçunun 765 sayılı TCK'nın yürürlükte olduğu dönemde, YCGK'nın 03/07/1995 tarihli ve 1995/207-236 sayılı Kararında da belirtildiği üzere, birden fazla kişiye sürekli ve sistemli bir şekilde faiz karşılığı ödünç para vermek suretiyle çıkar sağlanması, başka bir anlatımla ödünç para verme işinin meslek haline dönüştürülmesi durumunda oluştuğu, suçun yaptırımının ise 2279 sayılı Yasanın 17. maddesinde düzenlendiği, 5237 sayılı Yasanın 241. maddesinde düzenlenen tefecilik suçunun maddede yazılı tipik hareketin bir kez işlenmesiyle oluşan sırf hareket suçu niteliğinde bulunduğu, bu suçun ivaz karşılığında ödünç paranın borç alana verilmesiyle tamamlandığı, suçun tamamlanması için ivazın temin edilmiş olmasının şart olmadığı, hatta ödünç olarak alınan paranın vadesinde geri ödemesinin yapılmamış olmasının da suçun oluşması üzerinde bir etkisinin bulunmadığı...

      Davacı davalıyla yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesi nedeniyle nakit sıkıntısına düşen davalıya 2002 yılında elden 20.000 YTL borç para verdiğini,ödeyeceğim diyerek oyalandığını,bu arada senedin kambiyo hukuku yönünden kambiyo senetlerine mahsus takip yapma kabiliyetini yitirdiğini,bu yüzden ilamsız takip yapıldığını bildirerek temel ilişkiye dayanarak eldeki davasını açmıştır.Davacı temel ilişkiye dayanarak davasını ödünç verme olarak nitelediğine göre davadaki ihtilafın artık kambiyo senetlerine mahsus zamanaşımı hükümlerine göre değil,genel hükümlere göre BK.nun 125.maddesi hükmü uyarınca ödünç verme akdi ilişkisine dayanılan davanın 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu gözetilerek, mahkemece işin esasına girilerek tarafların delilleri toplanıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

        Ancak kanun bazı alacak türleri için alacaklıya, tescilsiz hüküm ve sonuç meydana getiren rehin hakkı tanımıştır (TMK. m.865-867). Bazen de kanun bazı alacaklar için alacaklıya, tescille kurulabilen rehin hakkı tanımıştır. Bunlar kanundan doğrudan kaynaklanan tescilsiz rehinden farklı olarak, alacaklının talep etmesi halinde tescille hüküm ve sonuç meydan getiren rehinlerdir. Bunlara da kanundan dolayısıyla kaynaklanan rehin hakları denir. Kanundan dolayısıyla kaynaklanan rehin haklarının neler olduğu TMK. m.893’de “satıştan doğan alacağı için satılan taşınmaz üzerinde satıcının, elbirliği ortaklığına giren taşınmazlarda paylaşmadan doğan alacakları için birlikte mirasçı olanlar veya diğer elbirliği ortaklarının, bir taşınmaz üzerinde yapılan yapı veya diğer işlerde malzeme vererek veya vermeden emek sarf ettikleri için malzeme ve emek karşılığı olarak malik veya yükleniciden alacaklı olan alt yüklenici veya zanaatkarların” rehin hakları olarak belirtilmiştir....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Tefecilik Hüküm : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın, Halit Enver'e faiz karşılığı ödünç para verdiği gerekçesiyle tefecilik suçundan mahkumiyetine karar verilmiş ise de; TCK'nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin gerektiği ancak tarafların ve tanıkların beyanları ile iddianame anlatımı dikkate alındığında, adı geçene para vermesi sırasında faiz ödenmesi hususunda anlaşma olmadığı, bu suretle somut olayda faiz karşılığı ödünç para verme ögesinin bulunmadığı ve suçun yasal unsurlarının oluşmadığı anlaşıldığından, yüklenen suçtan beraati yerine yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Kabule göre de; 28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa'nın 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun'un...

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Tefecilik Yapma, tehdit Hüküm : Beraat, Düşme Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1-A) O yer Cumhuriyet Savcısı'nın tefecilik suçu yönünden sanık hakkında verilen beraat kararına yönelik yapılan temyiz incelemesinde; TCK'nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin yeterli olması, ayrıca birden fazla kişiye sistemli şekilde faiz karşılığı ödünç para verilmesinin suçun unsuru olarak aranmaması, kişiler arasında doğmuş bir alacak borç ilişkisine dayanmayan kazanç elde etme amaçlı ödünç para verme eylemlerinin tefecilik suçu kapsamında bulunması ve aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında günün ekonomik koşulları nazara alındığında yüksek sayılabilecek miktarda paranın karşılıksız verilmesinin hayatın olağan akışına uygun olmaması, bu bağlamda, sanığın mağdura para verdiğine ilişkin savunması ve mağdurun...

              - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin un satış işinden kaynaklanan alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu belirterek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; Türk Ticaret Kanunu ile Türk Ticaret Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunda Değişiklik yapılmasına dair 6335 sayılı Kanun'un 3. Maddesinin, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 5. Maddesinin 4. Fıkrasını "Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır" şeklinde değiştirdiği, Türk Ticaret Kanunun 4 maddesi 1....

                ın tanık sıfatıyla beyanlarının alınmasından, faiz karşılığı ödünç para verme işi ile uğraşıp uğraşmadığı hususunun kolluk marifetiyle araştırılmasından sonra sonucuna göre bir karara varılması gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz gerekçelerle atılı suçtan sanığın yazılı şekilde beraatine karar verilmesi, Kanuna aykırı, katılanlar vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 03/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                  ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969....

                    DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, genel kredi sözleşmesi dayalı alacak sebebiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir. Davacı, borçlunun --- sayılı dosyasında yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına ,haksız ve mesnetsiz itiraz sebebiyle % 20 den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, masraf ve ücreti vekaletin davalı/borçluya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir. ---------sayılı kararı ile: ''1) 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, 2) --- tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden, 3)------ ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142....

                      UYAP Entegrasyonu