Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayd Devletin buradaki sorumluluğu kusursuz sorumluluk olup, Hazine, kusursuz olduğu savunmasında bulunamaz. Kusur, sadece devletin ilgili kamu görevlisine rücu etmesi halinde gündeme gelebilecektir.(YARGITAY20. Hukuk Dairesi ESAS NO:2015/2699 KARAR NO : 2016/6812) 2- Davacının davalı noterlere yönelik itirazlarının incelenmesinde: Noterlik Kanunu’nun 82. ve İcra İflas Kanunu’nun 38. maddeleri gereğince; noterlerin düzenlemiş oldukları belgelere ispat gücü ve icra edilebilirlik açısından, özel ve ayrıcalıklı bir konum verilmiştir. Bu kadar önemli bir işin yapılmasıyla yetkili kılınan noterlerin sorumluluklarının da düzenlemeye paralel olması gerekir. Noterlerin uzmanlığına inanan ve güvenen iş sahipleri, yapılan iş ve işlemlerin tam ve sağlıklı olduğu konusunda kuşku duymamalıdırlar. Bir işin yapılmamasından veya hatalı yahut eksik yapılmasından dolayı zarar doğmuşsa noterin bundan sorumlu olması doğaldır....

Asliye Hukuk Mahkemesindeki bilirkişi raporuna göre tapusu iptal taşınmazın 723.000,00 TL. değerinde olduğunu, yapılacak yargılama sonunda kusurlu veya kusursuz sorumluluk hallerinin oranlarına göre ilk üç davalının her birisi ile birlikte ayrıca devletin müteselsil sorumlu olduğunu , hem kusur sorumluluğu hem de objektif sorumluluğa ilişkin illiyet bağı bulunduğunu ileri sürerek davacının iptal edilen tapusunun değeri ile iptal davası nedeniyle ödemek zorunda kaldığı icra giderlerinden doğan 740.625,00 TL. zararın giderilmesini talep ve dava etmiştir. İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili, davalı vekili ve ihbar olunan T10 ve T11 vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, riziko mahalli iş yeri sigortasından kaynaklanan rücuan tazminat istemine ilişkindir....

Bu maddeye göre noterlerin sorumluluğu kusursuz sorumluluktur. Kusursuz sorumlulukta ise, zarar gören kişinin kusurun varlığını ispat etmek zorunluluğu yoktur, aksine kusursuz sorumlu olan davalının (noterin) olayla zarar arasında uygun illiyet bağının bulunmadığını kanıtlaması gerekir. Sorumluluk hukukunun önemli ögelerinden biri de zarar ile eylem arasında illiyet bağının bulunmasıdır. İlliyet bağının kesildiği durumlarda kusursuz sorumlu olan kişi sorumlu tutulmayacaktır. Teoride ve uygulamada; mücbir sebep, zarar görenin tam kusuru ve üçüncü kişinin ağır kusuru ile illiyet bağı kesilir ve kusursuz sorumlu olan kişi sorumluluktan kurtulur. Diğer taraftan Noterlik Yasası'nın 72.maddesi gereğince noter; iş yaptıracak kişilerin kimlik ve adresleri ile gerçek isteklerini tam öğrenmekle yükümlüdür. Noterin sahte belgeler ile işlem yapması ve gerçek maliki iyi tespit edememesi, hatalı ve eksik bir işlemdir. Dava konusu, 34 XX 728 plaka sayılı aracın Hatay 5....

Dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan maddi zararın ödetilmesi istemine ilişkin olup davacı, davalı noterlerin ve yanında çalışanların sahte belgeler ile yapılan araç satış sözleşmesi ve sahte vekaletname nedeniyle sorumlu oldukları ileri sürülerek, istemde bulunulmuştur.Noterlik Kanunun 162.maddesi gereğince noterin kusursuz sorumluluğu söz konusu ise de; kusursuzluğun ispatı yerine, zarar ile uygun nedensellik bağının kesildiğini kanıtlaması durumunda sorumluğunun da kalkacağı açıktır. Kusursuz sorumlulukta nedensellik bağının kesilebilmesi için zarar görenin ağır kusurlu veya üçüncü bir kişinin illiyet bağını kesebilecek nitelikte ağır kusurunun olması veya zararlandırıcı sonucun meydana gelmesinde öngörülmeyen bir halin bulunması gerekmektedir. Davaya konu olayda, sahte nüfus cüzdanıyla ... 30.Noterliğinde sahte vakaletname düzenlendiği, bu sahte vekaletnameyle aracın ... Noterliğinde kati satışının yapıldığı anlaşılmaktadır....

    Mahkemece eylem ve zarar arasında illiyet bağının kesildiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Noterlik Yasasının 162.maddesi uyarınca, noterlerin zarardan sorumlu tutulabilmeleri için kusurlu olmalarının gerekmediği tartışmasızdır. Diğer bir anlatımla, tüm kusursuz sorumluluk hallerinde olduğu üzere, zarar gören, davalının kusurunu kanıtlamak zorunda değildir. Kusursuz sorumluluğun, kusurlu sorumluluktan tek farkı bu noktada toplanmaktadır. Bu bağlamda, zarar gören kusurlu sorumlulukta olduğu üzere zararını, zararla eylem arasındaki uygun illiyet bağını kanıtlamak zorundadır. Kusursuz sorumluluğun tüm hallerinde, uygun illiyet bağının zarar görenin veya 3.kişinin ağır kusuru ile beklenmeyen bir halin varlığı durumunda kesileceği, teoride ve yargısal kararlarda kabul edilmiş bulunmaktadır....

      Bu maddeye göre noterlerin sorumluluğu Kusursuz sorumluluktur. Kusursuz sorumlulukta ise, zarar gören kişinin kusurun varlığını ispat etmek zorunluluğu yoktur, aksine kusursuz sorumlu olan davalının (noterin) olayla zarar arasında uygun illiyet bağının bulunmadığını kanıtlaması gerekir.Sorumluluk Hukukunun önemli ögelerinden biri de zarar ile eylem arasında illiyet bağının bulunmasıdır. İlliyet bağının kesildiği durumlarda kusursuz sorumlu olan kişi sorumlu tutulmayacaktır. Teoride ve uygulamada; mücbir sebep, zarar görenin tam kusuru ve üçüncü kişinin ağır kusuru ile illiyet bağı kesilir ve kusursuz sorumlu olan kişi sorumluluktan kurtulur.Diğer taraftan Noterlik Yasası'nın 72.maddesi gereğince noter; iş yaptıracak kişilerin kimlik ve adresleri ile gerçek isteklerini tam öğrenmekle yükümlüdür....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili verdiği istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu olayda, tamamen sahte kimlik kullanılarak bir başkası tarafından müvekkiline ait aracın satışının gerçekleştirilmesi işleminin, işlemlerin yapılması sırasında özen ve dikkat gerektiren noterlik kurumundan beklenemeyecek bir hadise olduğunu, Noterlik Kanunu’nun 1.maddesi gereğince; noterliğin bir kamu hizmeti niteliğinde bulunduğu, hukukî güvenliği sağlamak ve anlaşmazlıkları önlemek için işlemleri belgelendiren bir kurum olduğunun belirtilmiş ayrıca noterlerin hukukî sorumluluğunu düzenleyen 1512 sayılı noterlik kanunu' nun 162. maddesine göre; “stajyer, katip ve katip adayları tarafından yapılmış olsa bile noterlerin, bir işin yapılmamasından veya hatalı yahut eksik yapılmasından dolayı zarar görmüş olanlara karşı sorumlu olduklarını..'', bu maddeyle noterlerin sorumluluğunun kusursuz sorumluluk olarak düzenlendiğinin anlaşıldığını, tüm kusursuz sorumluluk hallerinde olduğu gibi...

        Ancak; 1512 sayılı Noterlik Kanununun "Noterlerin Hukuki Sorumlulukları" başlıklı 162.maddesine göre "Stajyer, katip ve katip adayları tarafından yapılmış olsa bile, noterler, işin yapılmamasından veya hatalı yahut eksik yapılmasından dolayı zarar görmüş olanlara karşı sorumludurlar. Noter, birinci fıkra gereği ödediği miktar için işin yapılmaması, hatalı yahut eksik yapılmasına sebep olan stajyer veya noterlik personeline rücu edebilir." Bu maddeye göre, noterlerin sorumluluğu "Kusursuz sorumluluktur." Kusursuz sorumlulukta, zarar gören kişinin kusurun varlığını ispat etmek zorunluluğu yoktur. Aksine kusursuz sorumlu olan davalının (noterin) olayla zarar arasında illiyet bağının bulunmadığını kanıtlaması gerekir. Sorumluluk hukukunun önemli öğelerinden biri de zarar ile eylem arasında illiyet bağının bulunmasıdır. İlliyet bağının kesildiği durumlarda kusursuz sorumlu olan kişi sorumlu tutulmayacaktır....

          Noterlik Kanununun 162. madde hükmü gereğince Noterlerin zarardan sorumlu olmaları için kusur aranmayacağı tartışmasızdır. Başka bir ifade ile tüm kusursuz sorumluluk hallerinde olduğu üzere, zarar gören, davalıların kusurunu kanıtlamak zorunda değildir. Kusursuz sorumluluğun kusurlu sorumluluktan tek farkı budur. Ancak, kusursuz sorumluluk hallerinde illiyet bağının bulunması durumunda zararın tazmini gerekecektir. Üçüncü kişinin veya zarar görenin ağır kusuru ile beklenmeyen bir halin varlığı durumunda uygun illiyet bağı kesilmiş ise zarardan sorumluluk söz konusu olmayacaktır. Aksi halde risk veya şart nazariyesi öne çıkacak ve zararın varolduğu her halde, kusursuz sorumlu olanın sorumluluğu yoluna gidilecektir ki böyle bir sonuç hukukumuzda kabul edilmemiştir. Somut olayda, dava konusu aracın... plakalı ve 13.05.2003 tarihinde çalınan araç olduğu, bu araca ait bilgilerin ... ve... isimlerini kullananlar tarafından......

            Bu maddeye göre noterlerin sorumluluğu ''Kusursuz sorumluluktur''. Kusursuz sorumlulukta zarar gören kişinin kusurun varlığını ispat etmek zorunluluğu yoktur, aksine kusursuz sorumlu olan davalının (noterin) olayla zarar arasında uygun illiyet bağının bulunmadığını kanıtlaması gerekir. Sorumluluk Hukukunun önemli ögelerinden biri de zarar ile eylem arasında illiyet bağının bulunmasıdır. İlliyet bağının kesildiği durumlarda kusursuz sorumlu olan kişi sorumlu tutulmayacaktır. Teoride ve uygulamada; mücbir sebep, zarar görenin tam kusuru ve üçüncü kişinini ağır kusuru ile illiyet bağı kesilir ve kusursuz sorumlu olan kişi sorumluluktan kurtulur. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında davacı ile adına sahte vekalet düzenlenen kişinin tapuda birlikte işlem yaptıkları ve yakın akraba oldukları anlaşılmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu