"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ... vekili Avukat ...tarafından, davalı ... aleyhine 17/12/2008 gününde verilen dilekçe ile zimmet eylemine dayalı kurum zararı nedeniyle alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 08/03/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA 22/10/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi İLK DERECE MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 21/02/2018 gününde verilen dilekçe ile kurum zararı nedeni ile alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın zamanaşımı nedeni ile reddine dair verilen 11/12/2018 günlü karara karşı davacı tarafın istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede; istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen 18/02/2019 günlü Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi kararının Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava kurum zararı nedeni ile alacak istemine ilişkindir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı Kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının kaldırılarak, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava; rücuen alacak istemine ilişkindir. 1- Davanın yasal dayanaklarından olan 506 sayılı Kanunun 26’ncı maddesinin ikinci fıkrasında, üçüncü bir kişinin kastı veya kusuru yüzünden iş kazası veya meslek hastalığı olmuşsa, Kurumca bütün sigorta yardımları yapılmakla birlikte zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara Borçlar Kanunu hükümlerine göre rücu edileceği belirtilmiş, 818 sayılı Borçlar Kanununun 60’ıncı maddesinde ise, zarar ve ziyan veya manevi zarar olarak nakdi bir tutar ödenmesine ilişkin davanın, zarar gören tarafın zararı ve zararı gerçekleştireni öğrendiği tarihten başlayarak (1) yıl ve herhalde zararı doğuran eylemden itibaren (10) yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağı hüküm altına alınmıştır....
Genel Müdürlüğü vekili Avukat ... tarafından, davalı Galatasaray Sportif Sınai ve Ticari Yatırımlar AŞ aleyhine 22/09/2014 gününde verilen dilekçe ile kurum zararı nedeniyle alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10/05/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2) Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, kurum zararı nedeniyle alacak istemine ilişkindir....
Dava, kurum zararı nedeniyle alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalının 399 sayılı KHK’ya ekli 1 sayılı cetvele tabi olarak Türkiye Halk Bankası A.Ş’de (... A.Ş.) müdür unvanı ile görev yaparken özelleştirme uygulamaları sonucunda araştırmacı unvanıyla DSİ ... 1....
Hukuk dairesinin 2020/1 değişik iş esas, 2021/1 karar nolu 11/01/2021 tarihli kararı ile davacının adli yardım talebinin reddine ilişkin karara itirazının reddine karar verildiği, bu kez davacı tarafa 06/06/2023 tarihinde istinaf harçlarını gider avansını yatırması için HMK 344 maddesi uyarınca 1 haftalık kesin süre verildiği davacı tarafa muhtıranın 12/06/2023 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen davacının istinaf karar ve ilam harçları ile posta masraflarını yatırmadığı anlaşılmakla, HMK.344- 366 maddeleri uyarınca aşağıdaki şekilde karar tesis edilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacı T1 Vekili Av. T2 tarafından verilen kesin süreye rağmen peşin nispi istinaf harcının ve gider avanslarının tamamlanmamış olması nedeniyle HMK 344- 366....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kurum zararı nedeniyle alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; davanın reddine dair verilen kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. K A R A R Hükmüne uyulan Dairemizin 16/11/2020 tarih 2020/2685 E - 2020/3934 K sayılı bozma ilamında özetle; hem Dairemizin bozma kararında değerlendirilmesi istenilen İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğünün ceza mahkemesine gönderdiği 17/09/2013 tarihli cevabi yazı, hem de bozmadan sonra dosyaya giren aynı müdürlüğün 30/04/2014 tarihli yazısı ve bu yazıya ekli evraklar dikkate alındığında, mahkemece kamu zararı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gereğine değinilmiştir....
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kurum sigortalısı Cavit Cin'in 09/05/2007 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası nedeniyle hayatını kaybettiğini, ailesine toplamda 52.774,36 TL peşin sermaye değerli aylık bağlandığını, şimdilik 26.661,84 TL kurum zararının iş kazasının meydana gelmesinde davalı işverenin kusurlu olduğunu belirterek kurum zararının gelirlerin onay tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan teselsülen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili 22.05.2018 tarihli birleşen dava dilekçesi ile aynı sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirler nedeniyle uğranılan bakiye Kurum zararı olan 7.998,85 TL'nin davalılardan teselsülen tahsilini talep etmiştir....
Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava; tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi sonrası uğranılan zararın TMK m.1007 gereğince tazminine ilişkindir. Devlet ormanlarının mülkiyeti Maliye Hazinesi'ne ait olduğundan ve TMK'nun 1007 maddeden doğan zararlardan Devletin sorumlu olduğu belirtildiğinden davalı tarafın husumete yönelik itirazı yersizdir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır....