Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının kasa hesabında yer alan yüksek tutardaki parayı ortaklarına kullandırdığının ortaya konulamamış olduğu, gayrimenkul satış vadi sözleşmesine konu taşınmazın devrinin, taşınmaz sahibinin tapu kayıtlarında yer alan, baba adı ve soyadın bilgisinin düzeltilmesi istemiyle açtığı dava nedeniyle uzadığı ve nihayetinde söz konusu devrin gerçekleştiği, buna göre katma değer vergisi hesaplanmasını gerektirir bir durum oluşmadığı ve cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir....

    Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının kasa hesabında yer alan yüksek tutardaki parayı ortaklarına kullandırdığının ortaya konulamamış olduğu, gayrimenkul satış vadi sözleşmesine konu taşınmazın devrinin, taşınmaz sahibinin tapu kayıtlarında yer alan, baba adı ve soyadın bilgisinin düzeltilmesi istemiyle açtığı dava nedeniyle uzadığı ve nihayetinde söz konusu devrin gerçekleştiği, buna göre kurumlar vergisi matrahının aşınmasına ilişkin bir durum oluşmadığı ve cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir....

      Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının kasa hesabında yer alan yüksek tutardaki parayı ortaklarına kullandırdığının ortaya konulamamış olduğu, gayrimenkul satış vadi sözleşmesine konu taşınmazın devrinin, taşınmaz sahibinin tapu kayıtlarında yer alan, baba adı ve soyadın bilgisinin düzeltilmesi istemiyle açtığı dava nedeniyle uzadığı ve nihayetinde söz konusu devrin gerçekleştiği, buna göre katma değer vergisi hesaplanmasını gerektirir bir durum oluşmadığı ve cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir....

        Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının kasa hesabında yer alan yüksek tutardaki parayı ortaklarına kullandırdığının ortaya konulamamış olduğu, gayrimenkul satış vadi sözleşmesine konu taşınmazın devrinin, taşınmaz sahibinin tapu kayıtlarında yer alan, baba adı ve soyadın bilgisinin düzeltilmesi istemiyle açtığı dava nedeniyle uzadığı ve nihayetinde söz konusu devrin gerçekleştiği, buna göre kurumlar vergisi matrahının aşınmasına ilişkin bir durum oluşmadığı ve cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir....

          Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar. Ancak satışı vaat edilen taşınmaz, sözleşme ile veya fiilen satış vaadini kabul eden kişiye yani vaat alacaklısına teslim edilmiş ise on yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılan davalarda zamanaşımı savunması Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde yer alan “dürüst davranma kuralı” ile bağdaşmayacağından dinlenmez. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....

          - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalılardan ... arasındaki ticari ilişki kapsamında müvekkilinin alacaklı bulunduğu 100.000,00 TL’nin teminatını oluşturmak üzere taraflar arasında düzenlenen protokolü diğer davalı ...’nun kefil olarak imzalayarak bu protokol uyarınca bu davalının adına kayıtlı daireyi gayrimenkul satış vadi sözleşmesiyle satmış ise de sözleşmeye konu taşınmazın kaçak yapı vasfında olması ve resmi şekilde devir işlemlerinin gerçekleşmediği gibi 100.000,00 TL tutarındaki alacağın da tahsil edilemediğini belirterek bu tutarın 01.06.2008 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

            Aile Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, alacak istemine ilişkindir. Asliye hukuk mahkemesince uyuşmazlığın aile hukukuna ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile mahkemesi tarafından ise, geçersiz gayrimenkul satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olduğu, görevli mahkemenin genel görevli mahkemeler olduğu belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Somut olayda; davacı vekili, müvekkili ve davalının karı koca olduklarını, ... 3. Aile Mahkemesinin 2012/289 E. - 2013/360 K. sayılı ilâmı ile boşandıklarını, davalının yapısal şekli ile inşaat ve kooperatif işi yapan bir mütahhit olduğunu, davacının davalıdan 2010 yılında daire satın aldığını, satış bedeli olan 45.000.-TL'yi ödediği halde tapusunun kendisine verilmediğini, bu nedenle ödenmiş olan 45.000....

              DAVA : Alacak (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 31/07/2019 KARAR TARİHİ : 28/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında 25/08/2014 tarihinde aşağıda bilgileri yazılı olan bağımsız bölümün devri amacı ile taşınmaz satış vaadi sözleşmesi akdedildiğini, iş bu sözleşmeye istinaden taşınmazın 30/09/2016 tarihinde müvekkili şirkete teslim edileceğinin kararlaştırıldığını, müvekkili şirketin satış bedeli olarak 72.500,00 TL peşinat olarak davalıya ödediğini, akabinde 290.000,00 TL ile 2.000,00 TL KDV ücretinin davalıya ödendiğini, bu suretle müvekkilinin sözleşmeden doğan tüm borçlarını ifa ettiğini, ancak davalı tarafın teslim için kararlaştırılan 30/09/2016 tarihinde söz konusu bağımsız bölümü müvekkiline teslim etmediğini, tapu da bağımsız bölümün müvekkili adına tescil edildiğini ancak...

                İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davacı-karşı davalı mirasçısı T4 tarafından dava konusu bağımsız bölümlerin Gayrimenkul Satış Vaadi ve Daire Karşılığı İnşaat Sözleşmesi uyarınca davacıya ait olduğu, harici satış sözleşmesinin yapılmadığı, kaldı ki yapılmış olsaydı bile zamanaşımına uğradığı, Gayrimenkul Satış Protokolündeki imzanın davacıya ait olup olmadığının incelenmediği sebepleriyle istinaf edilmiştir. GEREKÇE : Dava konusu uyuşmazlık; davacı/karşı davalı yüklenicinin, dava dışı arsa sahipleri ile davacı/karşı davalı yüklenici arasında noterde düzenlenen 11/04/1995 tarihli ve 09432 yevmiye numaralı Gayrimenkul Satış Vaadi ve Daire Karşılığı İnşaat Sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakkını 28/07/1999 tarihli “Gayrimenkul Satış Protokolü” ile davalı/karşı davacılara temlik etmesine rağmen kendi yükümlülüğünde olan iskan ruhsatını davalı/karşı davacı T10 almasından ve dolayısıyla ruhsat bedelini ödemesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. 6502 Sayılı Kanun’un 3....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/548 Esas KARAR NO : 2021/198 DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 14/11/2020 KARAR TARİHİ : 19/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 2011 yılı Eylül ayında Ankara ili Yenimahalle ilçesinde yeni bir projeye başladığını, davalının dava dışı ... ile gelerek satış vadi ile sözleşmeyi imza altına aldıklarını, söz konusu taşınmazın satış vadi sözleşmesi imza altına alındıktan bir süre sonra yenilenerek ...'ın ve ...'...

                  UYAP Entegrasyonu