AYIPLI MAL NEDENİYLE TAZMİNATZAMANAŞIMI 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 41 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 47 ] "İçtihat Metni" Davacı Abdulrezzak vekili Avukat Erhan tarafından, davalı M... Motorlu Araçlar İmal ve Satış A.Ş. aleyhine 10.11.2004 gününde verilen dilekçe ile ayıplı mal nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 21.04.2005 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, ayıplı mal nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece dava zamanaşımından reddolunmuş, kararı davacı temyiz etmiştir....
Davacı iş sahibi, davalı tarafından yapılan dam izolasyonunun hatalı imali nedeniyle su sızıntılarına sebep olduğunu ileri sürerek ödediği bedeli ve sızıntı sonucunda meydana gelen zararı ve manevi tazminatın davalıdan tahsilini, davalıya bakiye iş bedeli için 939.060.000 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dfeıva etmiş, mahkemece davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun çjerektirici nedenlere ve özellikle olayda manevi zararın şartları oluşmadığından manevi tazminat isteminin reddinde bir isabetsizlik bulunmamakla 4air temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava, davacıya ait iki katlı evin damına, davalı tarafından yapılan izolasyon imalatının ayıplı olmasından kaynaklanmıştır. Davacı yüklenici, yapılacak işin uzmanı olup, yüklenilen işi amacına, tekniğine ve sözleşmesine uygun olarak gerçekleştirmek zorundadır....
Bu zararların tazmini amacıyla dava şartı olarak arabuluculuk müracaatında bulunulmuş ve olumsuz sonuç çıkması nedeniyle iş bu davanın ikame olunduğunu ifade etmiştir....
Dizel ... model 4.7 m.t Fokliftin, AYIPLI olduğu ve davalı kiracı firmaya fayda sağlamadığı teknik olarak tespit edildiğinden davacının hukuka uygun olarak talep edebileceği bir alacak hakkı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir. 1) 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-a maddesine göre; “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir. Somut olayda, taraflar arasında iş makinasının kiralanması hususunda anlaşma yapılmakla sözleşmenin davalı tarafça feshi neticesinde ortaya çıkan uyuşmazlık kira ilişkisinden kaynaklanmaktadır....
İcra Müdürlüğü ----- Esas sayılı icra takip dosyası, taraflara ait BA BS formları, tanık beyanları, bilirkişi raporu. ----- İcra Müdürlüğü ---- Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 63.160,16 TL alacak yönünden 28.03.2022 tarihinde icra takibi başlatıldığı, takip dayanağı olarak"ASIL ALACAK 25/03/2022 (AYIPLI VE EKSİK İFA NEDENİYLE MÜVEKKİLİN ÖDEMEK ZORUNDA KALDIĞI----- NUMARALI 03.03.2022 TARİHLİ FATURA BEDELİ) 34.000,00 TL/ ASIL ALACAK 25/03/2022 ----- NUMARALI 16.12.2021 TARİHLİ FATURA BEDELİNİN İADESİ) 15.000,16 TL/ ASIL ALACAK 25/03/2022 (AYIPLI VE EKSİK İFA NEDENİYLE MÜVEKKİLİN ÖDEMEK ZORUNDA KALDIĞI ------NUMARALI 02.03.2022 TARİHLİ FATURA BEDELİ) 14.160,00 TL" açıklamasının gösterildiği, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, davalı tarafından 15.04.2022 tarihinde süresinde verilen itiraz dilekçesi ile borcun tamamına ve ferilerine itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu ve davanın bir yıllık...
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava, apartman yönetimi tarafından binanın yüklenicisi olan müteahhidine karşı açılan eksik ve ayıplı imalat nedeniyle alacak talebine ilişkindir. Konuya ilişkin Yargıtay 13. HD'nin 20/06/2017 gün ve 2016/7640 Esas-2017/7655 Karar sayılı kararı özetle, "...bu hükümler göstermektedir ki, ana gayrimenkulün yönetimi için atanan yönetici veya Yönetim Kurulunun, kural olarak, aktif ve pasif husumet ehliyetleri bulunmaktadır. Ancak bu ehliyetin kapsamı KMK.'nın 35. maddesi uyarınca yönetim işlemlerine ilişkin temsil görevi ile ilgili olup, binadaki ortak bölümlerdeki ayıplı imalat ve eksik iş bedellerinin tahsiline ilişkin dava açma yetkisi bulunmamaktadır. (Bknz. YHGK'nun 16/12/2015 tarih ve 2014/18- 165, 2015/2925 E.K. sayılı Kararı)....
Davacı, dava konusu Aracın ESP güvenlik sistemli olarak tarafına satıldığı halde bu özelliğinin olmadığını, ayıplı aracın aynı model ve marka yenisi ile değiştirilmesini bu talebinin kabul görmemesi halinde araca ESP güvenlik sisteminin eklenmesi talebi ile eldeki bu davayı açmıştır. Hemen belirtmek gerekir ki, kural olarak BK'nun 204. maddesi hükmü gereğince, satılan mal başkasına temlik edilmiş ise alıcı ayıp sebebiyle malın aynı misli ile değiştirilmesini değil ancak, semenin tenzilini isteyebilir. Somut olayda, davacı ayıp sebebiyle malın değiştirilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında da, dava konusu malı başkasına satmıştır. Bu durumda, davacının malı ayıp nedeniyle eksik bedel ile sattığı faiz edilerek, mahkemece, BK'nun 204/2 maddesi gereğince davacıya davasını semenin tenziline hasredip etmeyeceği sorulduktan sonra sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....
AYIPLI MAL BEDELİNİN İADESİİDDİAYI İNKARYARGILAMAYA KATILMAMA VE CEVAP VERMEME"İçtihat Metni" Davacı H… …. G… ….. vekili Avukat F.... Ş… …... tarafından, davalı M..... P… ……. ve M.... S....... San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine 20/06/2007 gününde verilen dilekçe ile ayıplı mal nedeniyle bedelin iadesi istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10/04/2008 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalılardan M.... S....... San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili Avukat A.......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MALIN AYIPLI OLMASINDAN KAYNAKLANAN -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; Yargıtay 13.Hukuk Dairesi Bozma ilamı üzerine verilen karar temyiz edilmiştir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 14.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece her üç köyde yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporlarına göre sonuca varılmış ise de, BK'nın 359, 360, 362. maddeleri doğrultusunda yapılan imalatın kabule icbar edilemeyecek derecede ayıplı olup olmadığı, ayıplı ve noksan imalat varsa bedelinin ne olduğu saptanmamıştır. Davalı Birlik, sözleşmesine uygun olmayan ve kabule icbar edilemeyecek derecede ayıplı bulunan kuyuları teslim almak zorunda değildir. Bilirkişi raporuna göre her üç köyde yapılan sondaj imalatının sözleşmesine uygun olup olmadığı, eserin reddi gerekip gerekmediği, eksik ve ayıplı ise bedelden indirim gerekip gerekmediği ve miktarı hususlarında açıklama yapılmamıştır. Bu nedenle mahkemece bilirkişilerden ek rapor alınarak yukarıda açıklanan doğrultuda davacı alacağı hesap ettirilip sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile ve Y… … köyündeki imalat bedeli dikkate alınmadan davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür....