"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, altsoyun denkleştirme alacağı istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: 2. Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 27.12.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, TMK'nun 2. kitabında düzenlenen altsoyun denkleştirme alacağına ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 12.02.2016 tarihli ve 2016/1 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 28.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Tenkis hesabı uzmanlık gerektiren bir iş olup, davacıdan davanın başında saklı payının ihlal edilip edilmediğini, ihlâl edilmiş ise bunun miktarını bilmesini beklemek hayatın olağan akışına aykırıdır. Dava dilekçesinde gösterilen miktar; harca esas alınan tahmini değerdir. Bu bakımdan tenkis davalarında, davacının dava dilekçesinde gösterdiği dava değeri ile talebini sınırladığını söyleyebilme olanağı yoktur ve bu tür davalar 6100 s. HMK'nun 107. maddesinde düzenlenen belirsiz alacak davalarının örneğini teşkil eder. Somut olayda, davacılar vekilinin Yargıtay'ın bozma kararı öncesinde 22.12.2017 tarihli ıslah dilekçesi sunduğu ve yeniden ıslah talebinde bulunmadığı gibi HMK'nın 176/2. maddesi uyarınca aynı davada ikinci kez ıslah ile talep arttırılmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle bozma öncesi alınan 06.12.2017 tarihli hukukçu/matematikçi bilirkişi raporundaki tenkis değerleri üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi yerinde değildir....
Asliye Hukuk Mahkemesi, vasiyetnamenin iptali davasının ispatlanamaması nedeniyle; tenkis davasının ise hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar vermiştir. 4.TEMYİZ 4.1. Davacılar vekili, kararı temyiz etmiştir. 4.2 Temyiz Nedenleri 4.2.1. Davacılar vekili, davalının mirasbırakanı evi terk ederek torunlarını göstermeyeceğinden bahisle tehdit ederek vasiyetnamenin düzenlenmesini sağladığını, vasiyetnamenin iptal edilmesi gerektiğini, müvekkillerinin vasiyetnameyi Adana 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/1201 Esas sayılı vasiyetnamenin açılması dosyasının 13.11.2014 tarihli duruşmasında öğrendiklerini, tenkis davasının hak düşürücü süre nedeniyle reddinin hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir. 5. YARGITAY KARARI 5.1. Dava; vasiyetnamenin iptali, olmaz ise tenkis istemine ilişkindir. 5.2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS-ALACAK-TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, mirasbırakan babaları ...’nın tüm çocuklarının emek ve çalışmalarını birleştirmek suretiyle 1972 yılında dava konusu 1437 ada 1336 parsel sayılı taşınmazı satın aldığını ancak tapunun mirasbırakan adına değil en büyük oğul olan davalı ... adına kayıtlandığını, davalının da taşınmazı 31.07.2015 tarihinde 50.000 TL bedel göstermek suretiyle dava dışı kişiye sattığını ileri sürerek belirsiz alacak davası şeklinde şimdilik 50.000 TL’den miras paylarına isabet eden 33.300 TL’nin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemişlerdir. Davalı, alacak istekli davada genel yetki kuralı gereğince davalının ikametgah mahkemesinin yetkili olduğunu, hak düşürücü ve zamanaşımı sürelerinin geçtiğini, dava konusu taşınmazı kendi emek ve birikimleriyle satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
Mahkemece; açılan davanın vasiyetnamenin iptali ve tenkis davası olduğu, ATK raporu doğrultusunda murisin tedavi evraklarının celbi için yazılan yurt dışı talimat evrakına Adalet Bakanlığı'nın 08.12.2014 tarihli yazıları ile doğabilecek masraflarla ilgili olarak masrafın ödeneceğine dair taahhütname alınması gerekeceğinden bahisle yanıt verildiği, bu hususta davacı tarafa 15.10.2015 tarihli duruşmada kesin süre verildiği, ancak davacı vekilince sunulan beyan dilekçesi içeriğinden davacı asilce masrafın ödenmeyeceğinin net olarak bildirilmesi karşısında davacının davasının reddine karar verilmiş, hüküm süresi içince davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; vasiyetnamenin iptali, olmaz ise tenkis istemine ilişkindir. 1-Her ne kadar; davacı asil tarafından yurt dışı talimat evrakı masrafının ödenmeyeceğinin bildirilmesi karşısında dosya ......
Reddedilen hâkim "...asıl davanın muris muvazası nedeni ile şirket hissesi değerlerinin miras oranında iptaline ilişkin iken birleştirilen davanın ise murisin karşılıksız kazandırmaya dayalı tasrruflarının birleştirilen dosyanın davacısının saklı payına tecavüz niteliği taşıyıp taşımadığına yönelik talepleri içerdiğini, asıl dava açısından hâkimin genel bir ifadeyle uygulamada yapılan bir yanlışlığa dikkat çekerek satışa dayalı muris muvazaası nedeni ile tenkis taleplerinin birarada görülemeyeceğinin ifade edildiği, bu davanın esası ve sonucu ile ilgili rey belli etme anlamına gelmediği, reddi hâkim talebi yerinde değil ise de, tarafsızlığına yönelik taraflarda şüphe oluştuğu..." gerekçesiyle çekildiğini bildirmesi üzerine, dosyayı inceleyen merci tarafından reddi hâkim talebinin reddine, reddi hâkim talebinde bulunan davalının 500,00....
Terditli olarak açılan davada tapu iptal tescil olmaz ise tenkis talebi olması sebebi ile dava dosyasında yapılan incelemede tanık beyanları , tarafların aralarında akdetmiş olduğu sözleşme ye göre davacıların devir işlemini öğrenmedin itibaren arada geçen süre de dikkate alınarak öncelikle zaman aşımından ve esasa ilişkin yapılan incelemede ise tenkisi gerektirecek bir muvazaa tespit edilemediğinden davanın reddine karar vermek gerektiği vicdani kanaatine varılarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. " gerekçesiyle; "Davanın REDDİNE; " şeklinde karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, MÜMKÜN OLMAZ İSE TENKİS Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil, mümkün olmaz ise tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu iptali tescil, mümkün olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir. Mahkemece, bakım karşılığı temlik edilen taşınmazların terekeye göre makul sınırlar içerisinde kalmadığı, miras bırakanın asıl amacının mirastan mal kaçırma olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile tapu iptal ve tescile karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; miras bırakan ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ALACAK -KARAR- Davacılar tarafından tenkis isteği ile açılan davada, mahkemece, davanın tapu iptali tescil olmadığı takdirde tenkis davası olduğu değerlendirmesi yapılarak davanın reddine karar verilmiş, ne varki davacılar tarafından verilen dilekçe ile açtıkları davanın iptal tescil değil tenkis davası olduğu belirtilerek tenkis yönünden temyiz edilmiştir.Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 16.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 9.5.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....