Davalı vekilinin zamanaşımına ilişkin istinaf itirazının incelenmesinde; alacak taraflar arasında imzalanan İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi'ne dayandığından bu davada uygulanması gerekli olan zamanaşımı süresi Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi uyarınca 10 yıl olup davanın da bu süre içerisinde açıldığı anlaşıldığından bu yöndeki itiraz yerinde görülmemiştir. Rücuen alacağa dayanak dava ... Genel Müdürlüğü aleyhine açılmadığından somut uyuşmazlıkta sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde zaman aşımı itirazının değerlendirilmesi yoluna gidilmemiştir. Öte yandan, Hisse Satış Sözleşmesi'nin 9.4. maddesinde "...İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla", 22. maddesinin f bendinde "Alıcı ihale konusu hisseleri devir aldığı tarihten önceki döneme ilişkin olarak İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla..." hükümleri yer almaktadır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 03/12/2021 NUMARASI : 2020/137 Esas 2021/771 Karar DAVACI : VEKİLİ : DAVALILAR : DAVA : Alacak (İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 28/02/2020 KARAR TARİHİ : 13/03/2024 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/03/2024 Taraflar arasındaki alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı gerekçeyle davalı ... A.Ş. hakkındaki davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, diğer davalı hakkındaki davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Uyuşmazlık, işletme hakkı devir sözleşmesinden kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 23.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 23.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 17.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi. ....
ın faaliyet alanında yer alan ve dağıtım faaliyeti için gerekli olan işletme varlıkları üzerinde, mülkiyet hakkı saklı kalmak kaydı ile işletme hakkının devri suretiyle özelleştirmenin yapıldığı, bu bağlamda, öncelikle, davalı ... ile %100 hisselerine sahip olduğu 20 elektrik dağıtım şirketi arasında dağıtım varlıklarının işletilmesine ilişkin “İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi” imzalandığı, 4628 sayılı Kanun'un 14. maddesine 5496 sayılı Kanun'un 4. maddesi ile eklenen “...'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; rücuya konu davanın dayanağı olan dava dışı işçi ... 24/07/2000 tarihinde ve işletme hakkı devir sözleşmesinin akdedilmesinden önceki bir tarihte meydana geldiği, davaya konu ödemelerin ise hisse devir sözleşmesinin imzalandığı 24/07/2006 tarihinden sonra yapıldığı, taraflar arasında yapılan İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi, davalı tarafın sorumlu olduğu dönemde gerçekleşen iş ve işlemler nedeni ile dava dışı üçüncü kişi tarafından açılan ve kesinleşen mahkeme kararı, icrada yapılan ödeme ve tüm dosya içeriğine göre, taraflar arasında yapılan sözleşme 7.4 uyarınca ...'...
Davalı vekilinin istinaf başvuru dilekçesinde Hisse Satış Sözleşmesinin öncelikle uygulanması gerektiği yönündeki itirazının incelenmesinde; Hisse Devir Sözleşmesi'nin 9.4. maddesinin İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla ; 22. maddenin "f" bendinde "Alıcı ihale konusu hisseleri devir aldığı tarihten önceki döneme ilişkin olarak İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla hükümleri gözetildiğinde bu hususa yönelik savunmalarına Dairemizce itibar edilmemiştir. Öte yandan davalı tarafın zaman aşımına ilişkin istinaf itirazının incelenmesinde; alacak taraflar arasında imzalanan İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi'ne dayandığından bu davada uygulanması gerekli olan zaman aşımı süresi 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 125. maddesine ( Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi) göre 10 yıllık süreye tabi olduğundan ve davanın da yasal süre içerisinde açıldığından zaman aşımı itirazı yerinde görülmemiştir....
Öte yandan, hisse Satış Sözleşmesi'nin 9.4. maddesinde "...İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla", 22. maddesinin f bendinde "Alıcı ihale konusu hisseleri devir aldığı tarihten önceki döneme ilişkin olarak İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla..." hükümleri yer almaktadır. Anılan hükümler gözetildiğinde Hisse Satış Sözleşmesi karşısında İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi'nin öncelikle uygulanacağı anlaşıldığından davalı vekilinin bu hususa yönelik savunmalarına Dairemizce itibar edilmemiştir....
Dava, özel hukuk sözleşmesinden kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkin olup, 24/07/2006 tarihli işletme hakkı devir sözleşmesi dayalı olarak davanın açıldığı dikkate alındığında (818 sayılı Borçlar Kanununun 125. Maddesi, 6098 sayılı yeni Borçlar Kanununun 146. Maddesi) gereği zamanaşımı süresi 10 yıl olduğundan, itirazının reddi gerektiği anlaşılmıştır. Toplanan delillere göre; 4628 sayılı kanunun 14. Maddesine 5496 sayılı kanunun 4. Maddesi ile eklenen ...'ın faaliyet alanında yer alan ve dağıtım faaliyeti için gerekli olan işletme ve varlıklar üzerinde, mülkiyet hakkı saklı kalmak kaydıyla, ... ile belirlenen dağıtım bölgelerinde faaliyet göstermek üzere kurulan elektrik dağıtım şirketleri arasında işletme hakkı devir sözleşmesi düzenlenebilir hükmüne istinaden ... ile %100 kamu hissesine sahip olan ... ... arasında işletme hakkı devir sözleşmesi düzenlendiği, bilahare ... ...'ın blok halinde hisselerinin davacıya satılarak devredildiği anlaşılmıştır....
İcra Müdürlüğü'nün 2007/6887 sayılı dosyasına 6.731,90 TL para yatırıldığı, taraflar arasındaki ilişkinin sözleşmeden kaynaklandığı, TBK'nın 146. maddesi gereğince zamanaşımına uğramadığı, kamulaştırmasız el atma nedeni ile işletme devir sözleşmesinden önce davalının 3. kişiye verdiği zararın davacı tarafından karşılandığı, sözleşmesinin 7. maddesi gereğince davalının sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile icra dosyasına ödenen 6.731,90 TL ile temyiz gideri olan 166,75 TL olmak üzere toplamda 6.898,65 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, işletme hakkı devir sözleşmesinden kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkin olup, mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, rücuya konu ... 3....
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu alacak sözleşmeden kaynaklandığından zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı, 24.07.2006 tarihli işletme devir hakkı sözleşmesinden önce dava dışı 3. şahsın uğradığı zararın ödenmesine ilişkin alacak davasında davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın kesinleşmesi sonucu başlatılan icra takibi üzerine, davacı tarafından 97.538,84 TL'nin 01/03/2012 tarihinde ödendiği, İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi'nin 7.1, 7.4 ve 7.6 maddeleri hükümleri gereği ve devir tarihi öncesinde dağıtım faaliyetindeki sorumluluğu kapsamında davacının ödediği bedeli davalıdan talep etme hakkı bulunduğu, davadan önce davalının temerrüte düşürülmediği gerekçesiyle, davanın kabulüne, 97.538,84 TL'nin 26.06.2015 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir. .../......