Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, davacının iddialarının gerçeklere aykırı olduğunu, davacının akdinin çalışmalarından verim alınamaması nedeni ile feshedildiğini, çalıştığı süre içerisinde her fırsatta viziteye çaktığını, tedavi ve istirahat alması sonucunda yerinde çalışamaz hale geldiğini, davacının depresif bozukluğunun bulunduğunu, bu nedenle sık sık işe gelmediğini ve kendisinden verim alınamadığını, davacının akdinin emeklilikle veya kötü niyetle hiç bir ilgisinin bulunmadığını, davacının fazla çalışmasının bulunmadığını, davacının akdinin feshedildiğinin kendisine 08/06/2000 tarihinde bildirildiğini, 'in hükümlerine göre 7 ay ihbar süresinde çalıştığını, 08/01/2001 tarihinde akdi feshedilerek ilişiğinin kesildiğini, bu tarihe göre tüm haklarının eksiksiz ödendiğini, yeni dönem toplu sözleşmesinin 15/03/2001 tarihinde imzalandığını, imzalandığı tarihte davacının davalı işyeri ile hiç bir ilgisinin bulunmadığını, 08/01/2001 tarihinde her türlü haklarını alarak yerinden ayrıldığını...

    Vekil edenin bu yükümlülükleri tam olarak vekilin görme borcunun karşılığı olmasa da vekâlet sözleşmesinin kendisinden kaynaklanmaktadır. Vekâlet sözleşmeleri kural olarak şekle bağlı olmayan sözleşmelerdir. Şekil koşulunun aranmaması geçerlilikle ilgili değil ispat koşulu ile ilgilidir. Dava konusu mali müşavirlik sözleşmesinin yazılı yapılması ise hem geçerlilik hem de ispatla ilgilidir ancak mali müşavirlik sözleşmesinin yazılı koşula bağlanmış olması vekâlet sözleşmesinin diğer unsurlarını barındırmayacağı anlamına gelmemektedir. Vekâlet sözleşmesi bir görme sözleşmesidir. Vekil, genel olarak vekâlet verenin yararına bir görmeyi veya işlem yapmayı yükümlenir. Dava konusu olayda davacı şirket davalı şirketin mali müşavirlik işlerini üstlenmiş ve onun vergi daireleri nezdindeki işlerini yapma edimini yükümlenmiştir. Dolayısıyla TBK m. 502/II'ye göre görme sözleşmesi niteliğindedir....

      Böylece, sözleşmesinin feshinde kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşür. Bu nedenle zamanaşımı da sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 31. maddesinde, hakimin davayı aydınlatma ödevi düzenlenmiş olup, madde uyarınca, hakim uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabileceği, soru sorabileceği ve delil gösterilmesini isteyebileceği düzenlenmiştir. Somut olayda, mahkeme tarafından hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının on yıldan fazla olan hizmet süresi boyunca hiç yıllık ücretli izin kullanmadığı varsayılarak, yıllık ücretli izin hesabı yapılmıştır. Davacının, işyerinde çalıştığı on yılı aşan hizmet süresince yıllık izin kullanmadığı iddiası hayatın olağan akışına aykırıdır....

        Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 5/1-a maddesine göre işçinin rekabet yasağının da yer aldığı TBK'nın İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine ilişkin işçi ve işveren arasındaki ilişkiden kaynaklanan davalarda mahkemelerinin görevli olduğu düzenlenmiştir. 7036 sayılı yasanın, 6102 sayılı TTK' dan sonra yürürlüğe girdiği ve TTK'nın 4/1-c maddesindeki düzenlemeyi değiştirdiği, özel nitelikte olan ve daha sonra yürürlüğe giren 7036 sayılı yasada, sözleşmesinin devamı veya sona ermesinden sonra açılan davalar ayırımı yapılmadığı, aksine ilişkisi nedeniyle sözleşmeden doğan her türlü uyuşmazlığın mahkemelerinde görüleceğinin belirtildiği, bu hali ile, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 5/1-a maddesine göre, ilişkisi nedeniyle sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlığın çözümünde mahkemesinin görevli olduğu anlaşıldığından, Mahkememizin görevsizliğine, davanın HMK.114/1-c maddesine istinaden 115/1-2 gereği...

          İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının akdinin sona erdiğini, tarihte T5 tarafından 696 sayılı KHK kapsamında istihdam edilen işçi statüsünde olduğunu, işçinin KHK 696 Sayılı kanun kapsamınca akdinin sona erdirildiğini, davacının sözleşmesinin yaşlılık aylığına hak kazanma nedeniyle derhal feshedildiğini, ihbar tazminatı talebinin kabulünün hatalı olduğunu belirterek ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Bu açıklama çerçevesinde bakıldığında açılan dava; akdinin feshinden doğan kıdem tazminatı ile diğer işçilik ücreti alacaklarına yönelik eda davasıdır....

          Maddenin devamında, asıl işverenin, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumlu olacağı belirtilmiştir. Davalı ile yüklenici şirketler arasında 4857 sayılı Kanun'un 2/6. maddesi uyarınca, asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu sabit olup, davalı tarafın husumete ilişkin itirazı yerinde görülmemiştir. Somut uyuşmazlıkta fesih tarihi itibariyle talep konusu alacakların 4857 sayılı İş Kanunu'nun ek 3. maddesi uyarınca 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, dava ve ıslah tarihleri dikkate alındığında zamanaşımı süresinin dolmadığının açık olduğu anlaşılmıştır. Davacının sözleşmesinin kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmayacak şekilde sona erdiğine ilişkin ispat yükü davalı işveren üzerindedir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi K A R A R Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin bölümü alanı, 09/02/2011 gün ve 6110 sayılı Yasa'nın 8.maddesi ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 14.maddesi gereğince Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24/01/2014 gün ve 2014/1 sayılı kararı ile belirlenmiştir. İnceleme konusu karar, davacının sözleşmesinin feshinden sonra işsizlik ödeneğinden yararlanmasına ilişkin olup belirgin şekilde Dairemizin bölümü alanı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin bölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dava dosyasının Yargıtay 22. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 01/10/2014 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : İŞE İADE Y A R G I T A Y K A R A R I İncelenmesine ihtiyaç duyulduğundan, davacının sözleşmesinin feshinden 6 ay öncesi ve sonrası döneme ilişkin meslek kodlu ... aylık bildirgelerinin Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan temin edilerek dosyaya eklenmesi ve sonra tekrar Dairemize gönderilmesi için dosyanın ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi'ne GERİ ÇEVRİLMESİNE, 02.07.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki dava, eser sözleşmesinin feshinden kaynaklanmakta olup, taraflar arasında taşıma ilişkisi bulunmamaktadır. Bu davalarla ilgili verilen hüküm ve kararların temyiz inceleme görevi Yargıtay (15) Hukuk Dairesi'ne ait bulunduğundan, bölümü uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 29.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Kusurun derecesi, sözleşmesinin feshinden sonra ilişkisinin arz edebileceği olumsuzluklara ilişkin yapılan tahminî teşhislerde ve menfaatlerin tartılıp dengelenmesinde rol oynayacaktır. İşçinin sözleşmesini ihlal edip etmediğinin tespitinde, sadece asli edim yükümlülükleri değil; kanundan veya dürüstlük kuralından doğan yan edim yükümlülükleri ile yan yükümlerin de dikkate alınması gerekir. Sadakat yükümü, sözleşmenin taraflarına sözleşme ilişkisinden doğan borçların ifasında, karşı tarafın şahsına, mülkiyetine ve hukuken korunan diğer varlıklarına zarar vermeme, keza sözleşme ilişkisinin kapsamı dışında sözleşme ile güdülen amacı tehlikeye sokacak özellikle karşılıklı duyulan güveni sarsacak her türlü davranıştan kaçınma yükümlülüğünü yüklemektedir....

                  UYAP Entegrasyonu