İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2019 NUMARASI : 2016/1145 ESAS - 2019/352 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafın asıl işveren olduğu işte 01/7/2008- 15/11/2016 tarihleri arasında en son AGİ dahil 1.825,00.TL ücret ile çalıştığını, yemek ve yol yardımı olduğunu, fazla mesai ücretlerinin ve yol parasının ödenmemesi nedeniyle İstanbul 9. İş Mahkemesinin 2015/459E. dosyasından dava açıp kazandığını, söz konusu haklarının ödenmemesi nedeniyle iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı talep etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının hizmet alım sözleşmesi kapsamında 01/7/2008 tarihinden beri bünyelerinde çalıştığını, kendi işçileri olmadığını, husumet itirazları olduğunu, davanın haksız olduğunu savunarak özetle reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Somut olayda davacı tarafın iddiasının, davalı tarafın cevabının, taraflarca ibraz edilen ve mahkemece celp edilen kayıt ve belgelerin ve dinlenen tanıkların anlatımlarının bir bütün halinde Dairemizce dosya üzerinden yapılan incelemesi sonucunda, davacı işveren tarafından davalı işçi aleyhine Ankara 19. İcra Müdürlüğü’nün 2017/13958 Esas sayılı takip dosyasında 11/07/2017 tarihinde 9.463,40 TL asıl alacak ve 1.845,75 TL işlemiş faiz alacakları için ilamsız takip başlatıldığı, yasal süresi içinde 28/07/2017 tarihinde davalı işçi tarafından borca itiraz edilerek takibin durdurulduğu ve eldeki davanın 1 yıllık süre içerisinde açıldığı tespit edilmiştir. Davacı işveren aleyhine davalı işçi tarafından Ankara 31....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İŞÇİ İLE İŞVEREN İLİŞKİSİNDEN KAYNAKLANAN ALACAK Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: YARGITAY KARARI Gerekçeli karar başlığında dava tarihinin 04/09/2014 olmasına karşın 09/05/2017 olarak yazılması mahallinde düzeltilebilecek maddi hata niteliğinde olduğundan bozma sebebi yapılmamıştır. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm kurulmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 08/05/2018 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İŞÇİ İLE İŞVEREN İLİŞKİSİNDEN KAYNAKLANAN ALACAK Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: YARGITAY KARARI Karar başlığında dava tarihinin 04/09/2012 yerine 01/11/2017 olarak yazılması mahallinde düzeltilebilecek maddi hata olduğundan bozma sebebi yapılmamıştır. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 28/05/2018 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (İŞ) DAVA TÜRÜ : İŞÇİ İLE İŞVEREN İLİŞKİSİNDEN KAYNAKLANAN ALACAK Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: YARGITAY KARARI Karar başlığında dava tarihinin 28/12/2012 yerine 01/12/2016 olarak yazılması mahallinde düzeltilebilecek maddi hata olduğundan bozma sebebi yapılmamıştır. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 10/05/2018 gününde oybirliği ile karar verildi....
O halde asıl işveren alt işveren ilişkisinden söz edilebilmesi için öncelikle mal veya hizmetin üretildiği işyeri bulunan bir işverenin ve aynı işyerinde iş alan ikinci bir işverenin varlığı gerekir ki asıl işveren alt işveren ilişkisinden söz edilebilsin. Alt işverenin başlangıçta bir işyerinin olması şart değildir. Alt işveren, işveren sıfatını ilk defa asıl işverenden aldığı iş ve bu işin görüldüğü işyeri nedeniyle kazanmış olabilir. Alt işveren; bir iş yerinde yürütülen mal ve hizmet üretimine ilişkin asıl işin bir bölümünde veya yardımcı işlerde, işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren alanlarda iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini, sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren olarak tanımlanabilir. Alt işverenin iş aldığı işveren ise asıl işveren olarak adlandırılabilir....
DAVA KONUSU : Menfi Tespit (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirkete ait Quick Chıne isimli restoranda 01/10/2011- 05/06/2019 tarihleri arasında otopark görevlisi (vale) olarak çalıştığını ancak 07/11/2017- 31/10/2018 tarihleri arasında sigorta bildiriminin yapıldığını, diğer dönemlerde sigortasız çalıştırıldığını, müvekkilinin sigortalı olarak çalıştırıldığı dönemde banka hesabına ödenen ücretlerin müvekkilinden geri alındığını, yine bu dönemde sigorta primlerinin müvekkiline ödettirildiğini, davalı işverence müvekkiline banka aracılığı ile ödenen ücretlerin iadesini temin etmek ve ilerideki muhtemel tazminat taleplerini bertaraf etmek amacı ile senet alındığını, müvekkilince davalı işveren aleyhine işçilik alacaklarının tahsili talebi ile Ankara 38. İş Mahkemesinin 2019/627 Esas sayılı dosyası ile 19/07/2019 tarihinde dava açıldığını, ardından davalı işverence müvekkili aleyhine Ankara 6....
Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; Haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi gerektiğini, dava dilekçesinde ileri sürüldüğü şekli ile davacının iş sözleşmesinin müvekkili işveren tarafından değil haksız olarak işçi tarafından kendisinin istifa etmesi neticesinde sonlandırıldığım, dolayısı ile işçinin de dava dilekçesinde talep edebilecek alacak kalemlerinin hiçbirini alacak nitelikte olmadığından davanın reddi gerektiğini, dava dilekçesinde davacı işçinin 08.08.2012 tarihinden 11.08.2015 tarihine kadar davalı işveren bünyesinde çalıştığının iddia edildiğini, ancak davacı işçinin davalı müvekkili işveren bünyesindeki mevcut çalışmasının 27.06.2014- 11.08.2015 tarihleri arasında olduğunu, bu hususun hem dinlenecek tanıklar ve SGK. kayıtlarının incelenmesi ile İspat edilecek nitelikte olduğunu, davacı işçinin aylık maaşının 1.250,00 TL olduğunun iddia edildiğini, ancak bu iddianın da gerçeği yansıtmadığını, davacının çalışması sırasında en son aldığı maaşın net miktarı...
Somut olayda, davacının fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak dava açmasına ve ıslah dilekçesi ile bu taleplerini artırmış olmasına göre mahkemece kısmi dava niteliğinde kabulü ile sonuca gidildiği anlaşıldığından davalıların davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağına ilişkin istinaf talepleri yerinde değildir. 2- 4857 sayılı İş Kanununun 2 nci maddesinde, işveren bir iş sözleşmesine dayanarak işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişi ya da tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlar olarak açıklanmıştır. O halde asıl işveren alt işveren ilişkisinden söz edilebilmesi için öncelikle mal veya hizmetin üretildiği işyeri bulunan bir işverenin ve aynı işyerinde iş alan ikinci bir işverenin varlığı gerekir ki asıl işveren alt işveren ilişkisinden söz edilebilsin. Alt işverenin başlangıçta bir işyerinin olması şart değildir. Alt işveren, işveren sıfatını ilk defa asıl işverenden aldığı iş ve bu işin görüldüğü işyeri nedeniyle kazanmış olabilir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 19/06/2020 NUMARASI : 2018/449 ESAS - 2020/204 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : Davalı T4 vekili cevap dilekçesinde özetle; işveren sıfatı bulunmayan Bakanlık açısından davanın husumet yokluğu nedeniyle reddedilmesi gerektiğini, davacının Bakanlıktan ihale alan ve asıl işveren olan Beta 1 Güvenlik ve Koruma Hizmetleri Ltd. Şti. bünyesinde 01.01.2013- 31.12.2013 tarihleri arasında, Görehan Özel Güvenlik Koruma ve Güvenlik Eğitim Hizm. Ltd. Şti. bünyesinde 01.01.2014- 31.12.2014 tarihleri arasında, Pars Ankara Özel Güvenlik ve Koruma Hizmetleri Ltd....