Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Açıkladığım nedenlerle; tapu iptal tescil talebi ve aile konutu şerhi konulması talepleri yönünden onama kararına katılmıyor, karar düzeltme isteminin kabulü ile hükmün bu yönlerden bozulması gerektiğini düşünüyorum....

    aile konutu şerhi konulmasına ilişkin davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Üzerindeki İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, aile konutu üzerine, davacının rızası alınmaksızın davalı banka (daha sonra davalı bankanın temliki nedeniyle davalı taraf ... olmuştur) lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılması ve taşınmazın tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulması isteğine ilişkin olup, mahkemece, dava konusu taşınmaz üzerinde ipotekten önce aile konutu şerhinin bulunmadığı, ipotek alacaklısı bankanın kötüniyetli olduğunun ispatlanmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir. Dava konusu taşınmazın ipotek tarihi itibariyle aile konutu olduğu, taşınmaz üzerinde hak sahibi tarafından, Türk Medeni Kanununun l94/1. maddesi gereğince davacı eşin açık rızası alınmadan, ......

        Hukuk Genel Kurulu'nun 2013/2-2056 Esas, 2015/1201 Karar ve 15.04.2015 günlü kararında da açıklandığı üzere, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194/1. maddesine göre, “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.” Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu nedenle, aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “kurucu” değil “açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, “emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “belirli olan” bir işlem için verilebilir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı koca tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tapu kaydına aile konutu şerhi konulması kararına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece dava kabul edilmekle birlikte, kararda aile konutunun taşınmazın hangi bağımsız bölümü olduğu belirtilmemiştir. İnfazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeninde yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK md. 438/7)....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunu, davalı eşinin mal kaçırmak amacıyla taşınmazı diğer davalı şirkete devrettiğini, bu nedenle taşınmazın tapu kaydının iptali ile tekrar eşi adına tescili ile taşınmaza aile konutu şerhi konulmasını talep etmiş, ilk derece mahkemesi aile konutu şerhi yönünden davayı tefrik etmiş, tapu iptal ve tescil talebi yönünden görevsizlik kararı vermiş, davacı kadın kararı istinaf etmiş, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. H. D. tarafından başvurusu esastan reddedilmiş, davacı kadın süresinde kararı temyiz etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptal ve Tescil - Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, aile konutu olduğu iddia edilen taşınmazın rızası dışında davalı eş ... tarafından, diğer davalı ...'ye satıldığını ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile yeniden davalı eş adına tescilini ve taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasını talep etmiştir. Aile konutu şerhi konulmasına yönelik istek maktu harca tabi ise de; tapu iptal ve tescil isteği taşınmazın aynına ilişkin olmakla değer ölçüsüne göre (nispi) harca tabidir. Nispi harçlarda karar ve ilam harcının dörtte biri işlem yapılmadan önce peşin ödenir (Harçlar Kanunu m. 28/a)....

                Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, tapu iptali ve tescili ile aile konutu şerhi konulmasına ilişkindir. Davacı, aile konutu vasfındaki taşınmazın rızası alınmaksızın tapu maliki eşi tarafından satıldığını ileri sürerek tapu iptalini ve tescilini talep etmiştir. Dava devam ederken taraflar boşanmış olup dava konusu taşınmaz aile konutu vasfını yitirmiş ve bu nedenle dava konusuz kalmıştır. Dairemizin 29.01.2020 gün 2019/8403 esas-2020/450 karar sayılı ilamı ile bu husus vurgulanmış ve davanın açıldığı tarihte haklılık durumuna göre yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur....

                  Dava konusu taşınmazın tapuda “arsa” olarak kayıtlı olduğu, üzerinde üç kattan müteşekkil bir binanın mevcut olduğu, başlı başına kullanmaya elverişli bağımsız bölüm niteliğindeki üçüncü katının aile konutu olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır. Aile konutu olarak kullanılan bağımsız bölüm üzerinde kat mülkiyeti veya kat irtifakı tesis edilmediğine, bu bölüm için bağımsız bir tapu kaydı oluşturulmamış olduğuna göre, mahkemece verilen kararın infaz olanağı bulunmamaktadır. Çünkü, aile konutu şerhi, hak sahibi açısından, tasarruf yetkisini ve temlik hakkını kısıtlayıcı işleve sahiptir (Tapu Sicili Tüzüğü m. 49/1-c). Bu işlevin gerçekleşebilmesi için de, aile konutu olarak kullanılan bölümün bağımsız tapuya bağlanmış olması gerekir. Böyle değilse, taşınmazın tamamının tapu kütüğüne şerh konulmalıdır. Bu olmadığına göre, verilen kararın tapu kütüğüne “şerh” olarak işlenmesi olanağı bulunmamaktadır. Bu husus nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. 16.06.2015...

                    bulunduğunu, müvekkilinin rızasının alınmadığını belirterek dava konusu taşınmazın aile konutu olarak kullanılan bölümü ile sınırlı olacak şekilde ipoteğin kaldırılmasına, tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu