WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ARA KARAR TARİHİ: 07/06/2023 NUMARASI: 2023/303 Esas DAVANIN KONUSU: Adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi-ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz KARAR TARİHİ: 06/09/2023 Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talepli dilekçesi ile; müvekkili ile davalı arasında dava dışı ... San. ve Tic. A.Ş.'nin düzenlemiş olduğu pazarlık usulü ihale işlerini yerine getirmek üzere adi ortaklık kurulduğunu, bu kapsamda ...'...

    Davacı-karşı davalı tarafından araç bedeli ve davalıya ödenen 4.250 TL talep edilmiş, karşı davada ise araçların tamir masrafları ve sözleşmenin feshi nedeniyle cezai şart talep edilmiş olup, bu durumda; tarafların karşılıklı talepleri adi ortaklığın tasfiyesinin mahkeme kararıyla tamamlanmasına yönelik kabul edilmeli ve inceleme bu yönde yapılmalıdır. ..... Adi ortaklık sözleşmesi geçerlilik şekli olarak herhangi bir şekle bağlı değildir. Ancak, ispat şekli bakımından yasal delillerle kanıtlanması gerekir. Ayrıca adi ortaklık ilişkisinde, bir ortak tarafından açılan alacak talebine ilişkin dava, ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemini de kapsar. Niteliği gereği, adi ortaklıklar kişi ortaklıklarına dahildir, ortakların şahsı belirleyicidir. Adi ortaklık sözleşmesi iç ilişkide karşılıklı güvene ve iyiniyete dayanmaktadır....

      Davalı ise, davacının ileri sürdüğü adi ortaklık ilişkisini inkar etmiştir. Bu durumda uyuşmazlık; TBK.'nun 639/7. (BK. nun 535/7) maddesi uyarınca mahkemeden alınacak inşai kararla ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Dosya içeriği ve özellikle dinlenilen tanık beyanları ile kardeş olan taraflar arasında adi ortaklığın kurulduğu ispatlanmış olup, tarafların ortaklığın mal varlığını oluşturan araçları 2008 ve 2009 yıllarında birlikte kullandığı, ancak 2010 yılında ortaklığın eylemli olarak sona erdiği anlaşılmaktadır. Esasen, ortaklığın kurulduğu hususu mahkemenin de takdirindedir. TBK.'nun 147/4 (BK. nun 126/4) maddesi uyarınca, adi ortaklıktan doğan davalar beş yıllık zamanaşımına tabidir. Zamanaşımının başlangıcı ise, yerleşmiş Yargıtay uygulamasına göre adi ortaklığın sona ermesi ile başlar....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2021/27 Esas KARAR NO : 2021/558 DAVA : Adi Ortaklığın Tasfiyesi DAVA TARİHİ : 30/09/2016 KARAR TARİHİ : 13/02/2019 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Adi Ortaklığın Tasfiyesi davasında taraf vekillerinin feragat dilekçesi üzerine dosya ele alındı; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Asıl ve birleşen dava adi ortaklığın tasfiyesi istemine ilişkindir. Asıl ve birleşen davada davacı vekili bila tarihli dilekçesi ile asıl ve birleşen davadan feragat ettiklerini beyan etmiş, vekaletnamenin incelenmesinde davacı vekilinin davadan feragat etmeye yetkisi olduğu görülmüştür....

          K A R A R Dosyadaki yazılara,kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle, taraflar arasında adi ortaklığın oluştuğu,dava konusu senedin davacının adi ortaklığa koyduğu sermayeye karşılık verildiğinin dosya kapsamından anlaşılmasına göre,davacının adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi ile ilgili olarak bir talebinin bulunmadığı da gözetilerek davacının tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 19.4.2012 gününde oybirlğiyle karar verildi....

            Mahkemece; benimsenen ve mali müşavir tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda, 2008 yılında davacının ....663.28 TL, davalının 46.356.28 TL hakediş aldığı belirtilmiş, anılan bu rapor aşağıda ayrıntılı olarak açıklanan nedenlerle hükme dayanak alınacak nitelikte bulunmamıştır. Tüm dosya içeriğinden ve mahkemece uyulan bozma kararının gerekçesinden; taraflar arasında bir adi ortaklık ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Taraflar, Orman İşletme Müdürlüğünden aldıkları hakedişlerin paylaşılması konusunda anlaşamamışlar, davacı bu durumu ileri sürerek, davalıya alacak davası açmıştır. Davacının isteminin ortaklığın tasfiyesi aşamasında değerlendirilmesi ve adi ortaklığın son bulduğunun kabulü zorunludur. Somut olayda; taraflar arasındaki ortaklığın fiilen son bulduğu uyuşmazlık konusu değildir. Ortaklık son bulduğuna göre tasfiyenin de mahkemece bizzat yaptırılması gerekir. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir....

              Mahkemece, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin nitelendirilmesinnde, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri nazara alınmamış ve Türk Borçlar Kanununun 642. madde ve devamı hükümlerine göre tasfiye işlemi gerçekleştirilmemiştir. Ortaklık için yapılan tüm giderler, kar, zarar durumu değerlendirilmeden, ortaklığın dava tarihi itibariyle gerçek alacak ve borç miktarı tesbit edilmeden; davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu durumda mahkemece, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; adi ortaklığın tasfiyesi hükümleri (TBK'nun 620 ve devamı maddeleri) gereğince ve 642. maddelerindeki tasfiye hükümlerinin somut olaya uygulanması suretiyle çözümlenmesi gerekmektedir....

                Dava; adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi ile alacak istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; davaya konu ortaklığın 21.03.2006 tarihinde kurulduğu, dava dışı İ.. K..'in, % 49 hissesini 05.01.2007 tarihinde, yine kalan %1 hissesini 31.03.2007 tarihinde; davacı İ.. K..'e devrettiği, bu tarihten sonra ortaklığın, % 50 hissesinin, davacı İ.. K..'e, % 50 hissesinin davalı G.. U..'a ait olduğu anlaşılmaktadır. Adi ortaklık sözleşmesi, iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. (TBK. 620/1 md.) Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nın 639.maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer. Bu şekilde ortaklığın sona ermesinin başlıca iki sonucu ortaya çıkar. Bunlardan ilki, yöneticilerin görevlerinin sona ermesi, diğeri de ortaklığın tasfiyesidir....

                  vekillerince temyiz edilmiştir. 1- Asıl dava adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi, birleşen dava ise ortaklığa konu dairelerden elde edilen kira gelirinden davacı ortağın payına düşer tutarın tahsili istemlerine ilişkindir....

                    Taraflar arasında, 1.3.2002 tarihli adi ortaklık sözleşmesi düzenlendiği uyuşmazlık konusu olmayıp, sözleşmede tarafların müştereken malik ve işletmecisi oldukları ... ilçesindeki “Atlı Spor Klubü”nde İbrahim ...’ın %34, ...’nün %34, davacının ise %33 oranında ortak oldukları açıklanmış, diğer hükümlerde de, ortaklığın işleyişi ve ortakların yükümlülükleri düzenlenmiştir. İmzası davalılar tarafından inkar edilmeyen bu sözleşme gereğince taraflar arasında Borçlar Kanununun 520 ve devamı maddelerinde düzenlenen bir adi ortaklık ilişkisinin kurulduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece “adi ortaklığa ait defter ve belgelerin bulunmadığı, ibraz edilen belgelerle de davacının davasını ispat edemediği” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de, ortaklığa ait defter ve belgelerin mevcut olmaması, taraflar arasındaki adi ortaklık ilişkisinin bulunmadığını göstermediği gibi, adi ortaklığın tasfiyesine de engel değildir....

                      UYAP Entegrasyonu