ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 21/10/2020 NUMARASI: 2019/116 2020/481 DAVANIN KONUSU: Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) Taraflar arasındaki davada Bakırköy 5. Asliye Hukuk ve Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, adi ortaklıklığın feshi ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Bakırköy 5....
'a gönderilmiş, 25/02/2019 havale tarihli raporunda ; davacının ve davalının adi ortaklığından dolayı 5.670,15 TL'nin davacıya, 5.670,15 TL'nin de davalıya ait olmak üzere adi ortaklığın tasfiyesine ve adi ortaklığın bu şekilde kapatılması gerektiği beyan edilmiş,bu rapor hükme dayanak yapılmıştır. Tüm dosya kapsamından; taraflar arasında; temizlik malzemesi satışı ve halı yıkama hususunda bir adi ortaklık olduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafça; taraflar arasında, yargılama sırasında varlığı ispat edilen ortaklığın, fesih ve tasfiyesi talep edilmiş olup, bu durumda tasfiyenin mahkemece bizzat yapılması gerekmektedir. Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nın 639.maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer. Bu şekilde ortaklığın sona ermesinin başlıca iki sonucu ortaya çıkar. Bunlardan ilki, yöneticilerin görevlerinin sona ermesi, diğeri de ortaklığın tasfiyesidir....
Akabinde aksine bir sözleşme olmadığı için tarafların adi ortaklıktaki hisselerinin 1/2 oranında olduğu gözetilerek, adi ortaklığın fiilen son bulduğu Mayıs 1999 tarihi itibariyle adi ortaklığın aktif ve pasif mal varlığı ile 3. kişilerdeki hak ve borçları taraflardan bu husustaki diyecekleri ve delilleri sorularak belirlenmeli, bu hususta dosyaya yeterli delil ibraz edilmemesi halinde emsal bir işletmede ortaklık konusu işi yürütmek için olması gereken demirbaşların Mayıs 1999 tarihi itibariyle değeri tespit edilmeli, ortaklığın 3. kişilerdeki hak ve alacakları ile borçlarıda tespit edilmeli, ortaklığın varsa borçları aktifinden mahsup edilip ortakların her birinin ortaklığa verdiği avanslarla ortaklık için yapmış oldukları masraflar ve verdikleri sermaye iade edildikten sonra paylaşılması gereken miktar 2011/12770 2012/15083 belirlenmeli ve tasfiye gerçekleştirilmelidir....
GEREKÇE: Dava, taraflar arasında daha önce ... esasında görülen davacı ve davalı şirketlerin oluşturduğu, adi ortaklığın tasfiyesi ve tasfiye memuru atanmasına ilişkin açılan davada verilen kararın tasfiye ile ilgili kısmının eksik kaldığı, amacı gerçekleştirmediği iddiasına dayalı olarak, özellikle adi ortaklığa ait iş mahkemesi ve aletlerinin tasfiyesinin sağlanarak davacının payının ödenmesi istemine ilişkindir. ... sayılı dosyasının incelenmesinden, taraflarca dava ve karşı dava şeklinde 15/09/2015 tarihinde açılan ve 10/05/2017 tarihinde karara çıkarılan dosyada verilen kararın taraflarca istinaf edilmeyerek 06/07/2017 tarihinde kesinleştiği, kararın asıl ve karşı davanın kabulü ile, .... adi ortaklığının fesih ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak mali müşavir .... , makine mühendisi .... , inşaat mühendisi ... 'un atanmasına şeklinde olduğunu anlaşılmaktadır....
Adi ortaklığın sona ermesi için öncelikle mal varlığının aktif ve pasiflerinin tespit edilmesi gerekmektedir....
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; asıl davanın kısmen kabulüne, davacı ile davalı arasında adi ortaklık kurulduğunun ve taraflar arasında 17/03/2008 tarihinde düzenlenen Adi Ortaklığın Feshi ve Tasfiyesine İlişkin Protokol/Fesihname ve Taahhütname uyarınca ortaklığın fesh edildiğinin tespitine, davacı ve davalı arasındaki adi ortaklığın tasfiyesine, 10.000 TL alacağın dava tarihinden itibaren, 89.750 TL alacağın ise ıslah tarihi olan 01/12/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine; birleşen davaların ayrı ayrı kabullerine, ilgili icra dosyalarında davalı tarafça yapılan itirazların iptali ile takiplerin aynen devamına, davacının icra inkar tazminatı taleplerinin kabulü ile asıl alacakların %20’si oranında icra inkar tazminatlarının davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine karar verilmiş; hüküm asıl ve birleşen davalarda davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dava; asıl ve birleşen davalarda adi ortaklığın...
Davalı ... vekili duruşmadaki beyanında; müvekkili ve davacının, davalı ...'un yanında maaş ve prim karşılığı sigortalı olarak çalıştığını belirterek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davacının adi ortaklığın varlığını yasal delillerle ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; adi ortaklığın varlığının tespiti, haklı nedenle feshi, şirket bilançosu çıkartılarak tasfiyesi ve alacak istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; taraflar arasında adi ortaklık bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatlamakla yükümlüdür. İleri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin, iddia ettiği olayı ispatlaması gerekir (HMK m.190) Kural olarak, adi ortaklık ilişkisinin geçerliliği herhangi bir şekle bağlı değildir....
Aynı Kanunun 5. maddesinin ikinci fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu Kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan "Davalara" ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir. Somut olayda; Dava, adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Adi ortaklık sözleşmesi TBK'nun 620. maddesinde düzenlenmiş olup, iki yada daha fazla kişinin emeklerinin ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. Davacı ve davalı gerçek kişilerdir. Adi ortaklık husus TBK'da düzenlenmiş olup çekişme konusu ile tarafların sıfatları dikkate alındığında Ticaret Mahkemesinin değil, genel yetkili mahkemenin görev alanında kalmaktadır. Belirtilen hususlar karşısında eleki davada genel yetkili olan Aydın 3.Asliye Hukuk Mahkemesi(Genel Yetkili Mahkeme) davaya bakmakta görevli ve yetkilidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü....
Taraflar arasında adi ortaklık bulunduğu ve tedbir talep edilen taşınmazların adi ortaklık malı olduğu iddia edildiğine göre ve açıklandığı üzere devam eden adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi davasının yargılama ve tasfiyesi sürecinde, adi ortaklığın malvarlığının korunması yönünden tedbir alınmasının adi ortaklığın menfaatine olacağı kanaatiyle, Davalı-karşı davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüyle ilk derece mahkemesinin 28.10.2022 tarihli ara kararının HMK'nın 353/1- a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dava dışı arsa sahipleriyle yüklenici arasında yapılan sözleşme gereği yükleniciye ait olacağı sözleşmede belirtilen bağımsız bölümlerin saptanarak bu bağımsız bölümlerden satılmayanların tespitiyle bu taşınmazların satışının adi ortaklığın mal varlığını korumu önlemi olarak ihtiyati tedbir yoluyla satışının önlenmesine karar verilmesi için dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiştir....