Ad ve soyadının değiştirilmesi ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir. Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve tescil olunur. 2525 sayılı Soyadı Kanununa göre taşınması zorunlu önad ve soyadı, Türk Medeni Kanununun 27. maddesi hükmünün kapsamındadır. Kanun, bu hükümde görevli mahkemeyi göstermemiştir. Adın haklı sebeple değiştirilmesine ilişkin davanın, kişisel durum sicilindeki mevcut kaydın değiştirilmesini ve düzeltilmesini gerektirdiğinden, esas itibarıyla "nüfus kaydının düzeltilmesi" niteliğinde olduğundan ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca da görevli asliye hukuk mahkemesinde açılıp karara bağlanacağı açık ve tartışmasızdır. Dolayısıyla küçüğün önadının değiştirilmesi için yasal temsilcileri tarafından açılan davalarla, ergin kişilerin ad ve soyadlarının değiştirilmesi davalarında görevli mahkemenin 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi gereğince, asliye hukuk mahkemesi olduğunda bir duraksama bulunmamaktadır....
Mahkemece bu husus dikkate alınmadan davanın kabulüne karar verilmesi, 2- Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesine hükmüne göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Mahkemenin oluşumuna ilişkin bu yasa hükmü dikkate alınmadan nüfus idaresi temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak davanın sonuçlandırılması, doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMKnun Geçici 3. maddesi ve 1086 sayılı HUMKnun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMKnun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, ve peşin harcın temyiz edene iadesine, 30.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle davacının yargılama sırasında ölümü nedeniyle dosyaya mirasçıları tarafından devam edilmiş olduğu karar başlığında mirasçıların ad ve soyadları yerine murisin ad ve soyadı yazılmış ise de bu yanlışlığın HUMK'nun 459 maddesince mahallinde düzeltilmesi mümkün bulunmasına göre, davalının vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 8.5.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Velayet Hakkına Dayalı Ad ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı dava dilekçesinde, eski eşi ... ile 25.03.2013 tarihinde boşandıklarını, müşterek çocuk ...'...
Ad ve soyadı kişiliğin ayrılmaz bir ögesidir. Kişi bununla anılır ve tanımlanır. Ad veya soyadı niteliği gereği onu taşıyan kişi tarafından benimsendiğinde anlam taşır. Adını-soyadını benimsemeyen kişiliği ile özdeşleştirmeyen kimsenin, adını-soyadını değiştirmek istemesi en doğal hakkıdır. Böyle bir durumda ad-soyad değiştirme istemlerini içeren davalarda davacının tercih ve arzusunun ön planda tutulması ve öncelikle dikkate alınması gerekir.(Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi'nin 2020/1359 E. 2020/1511 K.)...
Ad ve soyadı kişiliğin ayrılmaz bir öğesidir. Kişi bununla anılır ve tanımlanır. Ad veya soyadı niteliği gereği onu taşıyan kişi tarafından benimsendiğinde anlam taşır. Adını benimsemeyen, kişiliği ile özdeşleştirmeyen kimsenin, adını değiştirmek istemesi en doğal hakkıdır. Böyle bir durumda, ad değiştirme istemlerini içeren davalarda davacının tercih ve arzusunun ön planda tutulması ve öncelikle dikkate alınması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Dosya kapsamına, sav ve savunmaya, mahkemece saptanan hukukî niteliğe göre uyuşmazlık, orman iddiası ve orman araştırması da bulunmayan, 4721 sayılı T.M.K'nun 1027. maddesine dayanılarak tapu sicilindeki yanlışlığın düzeltilmesi isteminden (ad ve soyadı düzeltilmesi istemleri dâhil) kaynaklanmaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21/01/2013 gün ve 2013/1 sayılı kararı uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 28/05/2013 gününde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Emirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 25.11.2008 gün ve 2008/551-3 no'lu davanamesi ile ...'ın nüfus kütüğünde 1995 olan doğum yılının 1991 olarak düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Doğum tarihinin düzeltilmesi istenenin annesi ...'ın, ... ad ve soyadı ile 31.12.1992'de hastanede doğum yapıp yapmadığının, yine bu tarih itibarıyla "..." adında bir kadının doğum yapıp yapmadığının ... Devlet Hastanesinden sorulması ve alınacak cevabın dosyaya konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 30.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/02/2022 NUMARASI : 2021/421 ESAS, 2022/79 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Antalya 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/421 E. 2022/79 K. sayılı dosyasında 07/02/2022 tarihli kararına karşı davacının istinaf başvurusu üzerine dosya dairemize tevzi edilmekle hazırlanan inceleme raporu ile yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; TALEP: Davacı dava dilekçesinde özetle; Dedesi Halil İbrahim Sezer'in soyadı ve ölüm tarihinin yanlış yazıldığı, 1943 yılında boşandığı ve bir kavgada yaralandığı bir daha kendisinden haber alınamadığı, Gümüşhane Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldığı, dosyanın esasının 2019/3013 sayılı soruşturma dosyası olduğu, soyadının nüfus kayıtlarında Sezer olarak düzeltilmesi ve mirasçılık işlemlerinin başlatılmasını talep ve dava etmiştir....
E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, nüfusta soyadı düzeltilmesi istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karar davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir. İlk derece mahkemesince, Soyadı Kanunun 3. maddesi gereğince, yabancı ırk ve millet isimlerinin soyadı olarak kullanılamayacağı, Soyadı Kanununa aykırı olduğu gerekçesiyle soyadı değişikliği talebinin reddine karar verilmiştir. Anayasa Mahkemesinin 09/01/2019 tarih 2015/2944 karar sayılı soyadı değişikliği talebinin reddedilmesi nedeni ile özel hayata saygı hakkının ihlal edildiği iddiası ile yapılan başvuru sonucu, Anayasa mahkemesince, davacının soy adını değiştirmek istemesi sebebi ile asliye hukuk mahkemesine dava açtığı, mahkemece davacının soy adı değişikliği talebinin kabulüne dair verilen kararın Yargıtay 18. Hukuk Dairesi tarafından Soyadı Kanunun 3....