Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, 6183 sayılı Yasanın 79/IV. fıkrası uyarınca menfi tespit davası, adı geçen Yasanın “üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczi” başlıklı 79. maddesi uyarınca 3. kişiye çıkartılan haciz bildirisine 79/III. maddesi gereğince 7 günlük süresi içerisinde itiraz etmeyen muhatabın 1 yıllık süresi içerisinde açabileceği bir dava olup, davacı bankaya davalı kurum tarafından tebliğ edilen bildirimin 6183 sayılı Yasanın 62. maddesi gereğince malvarlığı araştırmasına yönelik olmasına, bu aşamada davacının haczedilen her hangi bir malvarlığı bulunmaması da dikkate alındığında hukuki yararının bulunmamasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 2,75 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 30.5.2012 gününde...
Maddesi gereğince Güvenli Elektronik İmza ile imzalanmıştır*...
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 07/11/2014 NUMARASI : 2014/241-2014/437 Taraflar arasındaki menfi tespit davasında Antalya 6. İş Mahkemesi ile Antalya 8. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. İş Mahkemesi'nce, davaya bakma görevinin 6183 sayılı Kanunun 79 ve 5521 sayılı Kanunun 1 ve 6100 sayılı Kanunun 1. maddeleri uyarınca genel mahkemelere ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, açılan davada 5510 sayılı Kanunun 88/19. maddesi gereğince iş mahkemelerinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 05/12/2014 NUMARASI : 2014/266-2014/615 Taraflar arasındaki menfi tespit davasında Antalya 6. İş Mahkemesi ile Antalya 6. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü; - K A R A R - Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. İş Mahkemesi'nce, davaya bakma görevinin 6183 sayılı Kanunun 79 ve 5521 sayılı Kanunun 1 ve 6100 sayılı Kanunun 1. maddeleri uyarınca genel mahkemelere ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, açılan davada 5510 sayılı Kanunun 88/19 maddesi gereğince iş mahkemelerinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/12/2020 NUMARASI : 2020/320 ESAS, 2020/335 KARAR DAVA KONUSU : Menfi Tespit (6183 sayılı yasanın 79.maddesine Dayalı) KARAR : Adana 3....
Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü aleyhine 10/08/2012 gününde verilen dilekçe ile menfi tespit istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29/09/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Mahkeme gerekçeli karar başlığında dava tarihinin 10/08/2012 olarak yazılması gerekirken hatalı yazılmış olması, davacı kurumun adının Finansbank A.Ş., davalı kurumun adının ise ...’na izafeten ... Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü şeklinde yazılması gerekirken eksik yazılmış olması, mahallinde düzeltilebilir maddi hatalar olarak görülmekle bozma sebebi yapılmamıştır. Dava, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 79. maddesi uyarınca açılan menfi tespit istemine ilişkindir....
Menfi tespit davası açılması halinde mahkemece bu 6183 sayılı Kanun'un .... maddesinde sayılan türden teminat karşılığında takip işlemlerinin durdurulmasına karar verilebilir (m.79/4). 6183 sayılı Kanun ile menfi tespit davasına, “Üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczini” düzenleyen 6183 sayılı Kanunun 5479 sayılı Kanun ile değişik 79. maddesinde üçüncü şahıslar yönünden yer verilmiş ise de, asıl borçlu yönünden yukarıda açıklanan mevzuat uyarınca ödeme emrinin iptali istemine ilişkin olarak açılacak davaların 7 günlük hak düşürücü süre içinde açılması gerekir ise de; 3. şahıslar yönünden dava açmanın aynı süre ile sınırlandırılması aksine bir kuralın gerek 6183 sayılı gerekse 506 sayılı Yasa'da yer almaması nedeniyle doğru değildir....
HACİZ İHBARNAMESİMENFİ TESPİT DAVASI6183 S. AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN [ Madde 79 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği koşulup düşünüldü. Davacı vekili, davalı Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün 6183 sayılı Yasa'nın 79. maddesi uyarınca haciz ihbarnamesi gönderdiğini, takip borçlusu Selami'nin müvekkili bankada alacağı bulunmadığını ileri sürerek, müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, davacının haciz yazısına 7 gün içinde cevap vermeyerek borcun zimmetinde olduğunu kabul ettiğini, davanın haksız açıldığını belirterek reddini istemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, 6183 sayılı Kanunun 79/4.maddesine dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın esastan reddine ilişkin verilen karar, davacı vekilince esas yönünden; davalı idare vekili tarafından ise inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği yönünden istinaf edilmiştir. 6183 sayılı Kanunun 79/4. maddesinde, "Herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır şeklinde ifade edildiği üzere, haciz ihbarnamesine 7 günlük sürede itiraz etmeyen üçüncü kişilerin 1 yıl içinde genel mahkemelerde menfi tesbit davası açma hakkı bulunmaktadır." şeklinde düzenleme yer almaktadır....
Ödeme emrinin iptaline yönelik dava “menfi tespit” niteliğinde olup, maddede belirtilen; “böyle bir borcu olmadığı”, “kısmen ödendiği” veya “zamanaşımına uğradığı” yönündeki iddialar dışında yeni ve ayrı bir itiraz nedeni ileri sürülemeyecektir. İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine benzer bir düzenlemeye 6183 sayılı Kanunda yer verilmemiş olması karşısında, 7 günlük hak düşürücü süreyi geçiren borçlunun, aynı konuda yeni bir menfi tespit davası açma olanağı bulunmamaktadır. “Üçüncü Şahıslardaki Menkul Malların, Alacak ve Hakların Haczi”ni düzenleyen 6183 sayılı Kanunun 79. maddesi sadece üçüncü şahıslar yönünden menfi tesbit davasına yer vermiş, bu olanak Kamu alacağı borçluları yönünden tanınmamıştır....