DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, 6183 sayılı yasanın 79.maddesince açılan menfi tespit davasıdır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup karar davacı vekili tarafından yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden, davalı vekili tarafından ise davacının süresinde itiraz etmediği için borç zimmetinde sayılması gerektiği ileri sürülerek istinaf edilmiştir. Davacı vekilinin istinaf talebi yönünden yapılan incelemede: Dava konusu uyuşmazlıkta 27/06/2019 tarihli haciz ihbarnamesine bağlı olarak menfi tespit davası açılmıştır. Davacı taraf iş bu haciz ihbarnamesine 6183 sayılı kanunun 79. maddesine istinaden süresi içerisinde cevap vermemiş, itirazda bulunmamış ve davanın açılmasına kendisini sebebiyet vermiştir....
Davalı vekili, 6183 sayılı Yasa'nın 79. maddesi hükmüne göre kamu borçlusunun 3. şahıslardaki alacak ve haklarına dair hakların haczine ilişkin bildirime 7 gün içinde itiraz edilmediği takdirde borcun 3. şahıs zimmetine geçeceğini belirterek banka tarafından haciz ihbarnamesine süresinde itiraz edilmemesi nedeniyle davanın reddini talep etmiştir. Davanın ilk açıldığı Osmaniye İş Mahkemesince; davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekilinin temyiz etmesi üzerine Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 21/12/2015 gün, 2015/15598-2015/22606 sayılı bozma ilamında, davanın 6183 sayılı Kanun’un 79. maddesine dayalı olarak açılmış menfi tespit istemine ilişkin olması nedeniyle genel mahkemenin görevli olduğundan, mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerektiği hususuna değinilmiştir. Osmaniye İş Mahkemesince bozma ilamına uyulduktan sonra görevsizlik kararı verilerek dosya Osmaniye 1....
Dava, 6183 sayılı Yasa’nın 79/4 maddesine dayalı olarak açılan menfi tesbit davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı veklinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davacı banka, davalı vergi idaresinin kendisine gönderdiği haciz ihbarnamesine 6183 sayılı Yasa'nın 79.maddesin de belirtilen 7 günlük sürede itiraz etmediğinden borç uhtesinde sayılmıştır. Ancak yine anılan yasanın 79/4.maddesine göre 1 yıl içinde genel mahkemelerde menfi tesbit davası açma hakkı bulunduğundan, buna göre davacı eldeki davayı açmıştır. Açılan bu dava davacının hatası sonucu 7 gün içerisinde itiraz etmemesi nedeni ile açıldığı dolayısı ile dava açılmasına kendisinin sebep olduğundan, yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılması gerekirken hatalı değerlendirme ile davalı idarenin de sorumlu tutulması usul ve yasaya aykıdır....
Mahkemece, uyuşmazlığın 6102 sayılı TTK’da düzenlenen bankacılık hizmetinden kaynaklandığı ve 6102 sayılı TTK’nun 4. ve 5. maddesi gereğince Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin 6102 sayılı TTK’nun 4. ve 5. maddesi gereğince görev yönünden reddine, mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı banka, 6183 sayılı Kanunun 79. maddesi uyarınca işbu menfi tespit davasını açmıştır. Anılan maddenin 3. fıkrasında “Haciz bildirisi tebliğ edilen üçüncü şahıs, borcu olmadığı veya malın yedinde bulunmadığı veya haczin tebliğinden önce borcun ödendiği veya malın tüketildiği ya da kusuru olmaksızın telef olduğu veya alacak borçluya veya emrettiği yere verilmiş olduğu gibi bir iddiada ise durumu, haciz bildirisinin kendisine tebliğinden itibaren 7 gün içinde tahsil dairesine yazılı olarak bildirmek zorundadır....
adına 6183 sayılı Kanun'un 79/3. maddesi hükmüne dayanılarak mal elinde borç zimmetinde sayılmak suretiyle ödeme emri düzenlenmesinde hukuka aykırılık, istinafa konu Vergi Mahkemesi kararında ise hukuki isabet bulunmadığı gerekçesiyle, davalı istinaf başvurusunun kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın reddine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunu'nun 79. Maddesi gereğince açılmış menfi tespit isteminden kaynaklanmaktadır. Kararın temyiz incelemesi görevi Yargıtay Yüksek 17. Hukuk Dairesine ait olup, 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 21/2 maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60/3 maddesi gereğince dosyanın anılan Yüksek Daireye gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yargıtay Yüksek 17. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 20/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi 2015/11596 E. , 2018/79 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasa'ya dayalı menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, dava dışı kamu borçlusu ....Taşımacılık ...Ltd.Şti hakkında 6183 sayılı Yasa'ya göre takip yapıldığını ve müvekkiline anılan yasanın 79.maddesi gereğince haciz ihbarnamesi gönderildiğini, ancak süresinde itiraz edilemediğini kamu borçlusuna bir borçları olmadığından 6183 sayılı Yasa'nın 79.maddesi gereğince borçlu olmadıklarının tesbitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı idare vekili, davacının haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediğinden alacağın zimmetinde sayıldığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
İlk derece mahkemesince; davanın görev dava şartı nedeniyle HMK’nın 115/2. maddesi gereğince usulden reddine karar verilmiştir. Hükme karşı davacı vekili istinaf talebinde bulunmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince; davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Dava, 6183 sayılı Kanunun 79/4 maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit ve ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Anılan Kanun maddesinde "Herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır" şeklinde ifade edildiği üzere, haciz ihbarnamesine 7 günlük sürede itiraz etmeyen üçüncü kişilerin 1 yıl içinde açacağı menfi tespit davalarının genel mahkemelerde bakılacağı öngörülmüştür. Somut olayda; davadışı ... Ltd. şirketinin davalı ......
nun 79.maddesi gereğince açılmış menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı İdare vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Eldeki dava 6183 sayılı Yasa'nın 79. maddesi hükmüne göre açılmış olup, davacı haciz bildirisine süresinde itiraz etmemiş olup davanın açılmasına kendisi sebebiyet verdiğinden yargılama giderlerinin üzerinde bırakılması ve davacı lehine vekalet ücretinin hüküm altına alınmaması gerekir. Davalı aleyhine yargılama masrafları ve vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden 6100 sayılı HMK'nin geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nin 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir....
"İçtihat Metni" - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık 6183 sayılı Yasanın 79. maddesine göre gönderilen ödeme emrinin iptali istemine ilişkin menfi tespit davasından kaynaklanmaktadır. Kararın temyiz incelemesi görevi Yargıtay Yüksek 21. Hukuk Dairesine ait olup, 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 21/2 maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60/3 maddesi gereğince dosyanın anılan Yüksek Daireye gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yargıtay Yüksek 21. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 04/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....