maddesi olup, 6183 sayılı Kanunun mükerrer 35. maddesi ise ancak diğer amme alacakları için uygulanabilecektir. Şu halde, kanuni temsilcinin vergi ve buna bağlı alacaklar için 6183 sayılı Kanunun mükerrer 35. maddesi uyarınca takibi mümkün bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, … Birinci Vergi Mahkemesinin … sayılı kararının bozulmasına, karar verildi....
Bu itibarla, amme borçlusunun mal varlığından alınamayan bu tür alacakların kanuni temsilcilerinin, teşekkülü idare edenlerin veya yabancı şahıs ve kurum mümessillerinin mal varlığından 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre tahsilini temin etmek ve Vergi Usul Kanunu kapsamına giren vergi ve buna bağlı alacaklarda sorumlu olan bu şahısların diğer amme alacaklarının ödenmesinden de sorumlu olmalarını sağlamak amacıyla 6183 sayılı Kanun'un mükerrer 35 inci madde eklenmiştir." denilmektedir....
Vergi Usul Kanunu kapsamına girmeyen bu tür alacakların takibinde genel hükümlere başvurulması uzun zaman alacağı gibi bu hükümlerin uygulanması idareye pratik bir fayda da sağlamayacaktır. Bu itibarla, amme borçlusunun mal varlığından alınamayan bu tür alacakların kanuni temsilcilerinin, teşekkülü idare edenlerin veya yabancı şahıs ve kurum mümessillerinin mal varlığından 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre tahsilini temin etmek ve Vergi Usul Kanunu kapsamına giren vergi ve buna bağlı alacaklarda sorumlu olan bu şahısların diğer amme alacaklarının ödenmesinden de sorumlu olmalarını sağlamak amacıyla 6183 sayılı Kanun'un mükerrer 35 inci madde eklenmiştir." denilmektedir....
O halde; davaya konu alacağın 6183 Sayılı Kanun'un (1) maddesinde sayılan amme alacaklarından olması, amme alacaklarının tahsili ve yapılacak takiplerde 6183 Sayılı Kanun Hükümlerinin uygulanacağının aynı kanunda açıkça belirtilmesi karşısında, uyuşmazlığın 6183 Sayılı Kanun hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümlenmesinin doğru olmadığı düşüncesinde olduğumdan sayın çoğunluğun görüşlerine katılmıyorum. 11/03/2013...
Hukuk Dairesinin 24.05.2012 tarih, 2011/6829 esas, 2012/9560 karar sayılı kararı ile; inceleme konusu uyuşmazlığın 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunundan kaynaklandığı gerekçesi ile dosya Dairemize gönderilmiştir. Dava, davalı kurum tarafından davacı şirket aleyhine, 6183 sayılı Amme Alacakları Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunu uyarınca yapılan 05.02.2010 tarih 2009/72663 sayılı takibin iptali talebine ilişkin olup taraflar arasında işçi işveren ilişkisi bulunmamaktadır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı kararı, 26.01.2013 tarihli ve 28540 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir....
Somut olayda, şikayetçi tarafça, bu hükme dayalı olarak fonun her türlü alacağının 6183 sayılı Yasa'ya tabi olduğu iddia edilmektedir. Oysa, doktrinde Yrd. Doç. Dr. Barış Bahçeci'nin Türkiye Barolar Birliği Dergisi'nin 2012(101)'de yayınlanan "...'nin Özel Hukuktan Kaynaklı Alacaklarını Tahsilde Yetkisini Aşması Sorunu" konulu makalesinde de açıklandığı üzere; Türk İcra Hukuku, ikili bir ayrıma dayanmakta, özel hukuktan kaynaklı alacakların takip usulü 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu, amme alacaklarının takip ve tahsil usulü ise 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'la düzenlenmektedir. 6183 sayılı Kanun'un kapsamını düzenleyen 1. maddesinde özel alacaklar ile amme alacakları ayrılmakta, 6183 sayılı Kanun'un sadece amme alacaklarının tahsilinde uygulanacağı ortaya konulmaktadır. Kanun'a göre, özel alacak- amme alacağı ayrımında esas alınacak iki ölçüt bulunmaktadır....
Bu itibarla amme borçlusunun mal varlığından alınamayan bu tür alacakların kanuni temsilcilerinin, teşekkülü idare edenlerin veya yabancı şahıs ve kurum mümessillerinin mal varlığından 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre tahsilini temin etmek ve Vergi Usul Kanunu kapsamına giren vergi ve buna bağlı alacaklarda sorumlu olan bu şahısların diğer amme alacaklarının ödenmesinden de sorumlu olmalarını sağlamak amacıyla 6183 sayılı Kanuna mükerrer 35'inci madde eklenmiştir." ifadeleri yer almaktadır....
Mahkemece, şikayet konusu alacakların vergiden kaynaklanmadığı, dayanağı idari ve adli para cezası olan amme alacaklarının sıra cetvelinin 4.sırasında yer alması yönündeki iflas idaresi kararının yerinde olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Karar şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un, kanundaki terimleri açıklayan 3.maddesinde, "amme alacağı" teriminin 1.ve 2.madde şumülüne gire alacakları; "para cezası" teriminin adli ve idari para cezalarını ifade edeceği açıklanmıştır....
O halde; davaya konu alacağın 6183 Sayılı Kanun'un (1) maddesinde sayılan amme alacaklarından olması, amme alacaklarının tahsili ve yapılacak takiplerde 6183 Sayılı Kanun Hükümlerinin uygulanacağının aynı kanunda açıkça belirtilmesi karşısında, uyuşmazlığın 6183 Sayılı Kanun hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümlenmesinin doğru olmadığı düşüncesinde olduğumdan sayın çoğunluğun görüşlerine katılmıyorum. 01/07/2015...
O halde; davaya konu alacağın 6183 Sayılı Kanun'un (1) maddesinde sayılan amme alacaklarından olması, amme alacaklarının tahsili ve yapılacak takiplerde 6183 Sayılı Kanun Hükümlerinin uygulanacağının aynı kanunda açıkça belirtilmesi karşısında, uyuşmazlığın 6183 Sayılı Kanun hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümlenmesinin doğru olmadığı düşüncesinde olduğumdan sayın çoğunluğun görüşlerine katılmıyorum. 11/06/2013...