Somut olayda, davacının, davalı şirketten satın alınan ve dava dışı üçüncü kişi durumundaki şirkete ait aracı kullanmakta iken, trafik kazası yaptığı, kazada aracın hava yastıklarının üretim hatasından kaynaklı olarak açılmadığını ileri sürerek, uğradığı manevi zararının tazmini istemiyle dava açtığı anlaşılmaktadır. Eldeki davanın 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun kapsamında kalmadığı, davacı ile davalı arasında tüketici ilişkisi bulunmadığı, Türk Medenî Kanununun kişilik hakları ve Türk Borçlar Kanununun haksız fiile ilişkin hükümlerinden kaynaklandığı anlaşıldığından, uyuşmazlığın Torbalı 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Torbalı 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 19/01/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
olarak belirtilmiştir Yukarıda kısaca içeriği özetlenen yasal düzenleme nedeni ile davalı 28 Kasım 2013 tarih ve 28835 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanıp 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3/1-k maddesine göre ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek kişi olarak tüketici konumundadır. Aynı Yasa'nın 3/1-l maddesine göre uyuşmazlık sigorta işleminden kaynaklanan tüketici işlemidir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 83/2 maddesinde" Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez."hükmü yer almaktadır. Somut olayda, davacıgerçek kişi, davalı ise sigorta şirketi olup, uyuşmazlık alacak istemine ilişkindir....
Mahkemece, "...Dava, 4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanundan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Rekabet Kurulu'nun 08/03/2013 tarih ve 13- 13/198- 100 sayılı kararı ile aralarında davalı bankanın da bulunduğu 12 adet bankanın mevduat, kredi ve kredi kartı hizmetleri alanında anlaşma ve/veya uyumlu eylem içerisinde bulunmak sureti ile 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesini ihlal ettiklerine karar verildiği, Rekabet Kurulu'nun kararı üzerine, kararın iptali için idari yargıda açılan iptal davasının reddedildiği, temyiz başvurusu sonucunda kararın Danıştay tarafından onandığı, karar düzeltme yoluna başvurulması neticesinde Danıştay 13....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi -KARAR- 01.07.2016 tarihinde kabul edilip 23.07.2016 günlü Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6723 Sayılı Yasa'nın 21. maddesi ile 2797 Sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin 3. fıkrası değiştirilmiştir. Bu düzenlemeye göre dosya kendisine gönderilen ilgili hukuk dairesi 1 ay içinde yapacağı ön inceleme sonucunda iş bölümü bakımından kendisini görevli görmez ise gerekçeleri ile birlikte dosyayı bir ay içinde görevli Daireye gönderecektir. Bu durumda dosya içeriğine, temyiz isteminin kapsamına göre, uyuşmazlık davacı tüketicinin açtığı menfi tespit isteminden kaynaklı olup, uyuşmazlığın tüketici hukukundan kaynaklı olmasına göre, temyiz itirazlarını inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu Kararı uyarınca Yargıtay 13. Hukuk Dairesine aittir....
Davacı vekilinin dava dilekçesi incelendiğinde --- sigortalı olan müvekkiline ait ----- plaka sayılı aracın ---- tarihinde meydana gelen kaza sonrası araçta hasar oluştuğu, kasko sigortacısı davalının ödeme yapmadığı, bu haliyle davacının kendi sigorta şirketine karşı dava açtığı anlaşılmıştır. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re'sen dikkate alınması gerekir. 6100 sayılı HMK'nun 2. maddesine göre, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir....
Bu durumda, açıkça 4054 sayılı Kanunun 6. maddesini ihlâl eden davacıya, dava konusu Rekabet Kurulu kararıyla, 4054 sayılı Kanunun 16. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca idarî para cezası verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenle, davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir. Danıştay Savcısı …'un Düşüncesi : Dava, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un 6. maddesinin ihlâl edildiği belirtilerek verilen Rekabet Kurulu'nun … tarih ve … sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır. 4054 sayılı Yasanın 6. maddesinde; " Bir veya birden fazla teşebbüsün ülkenin bütününde ya da bir bölümünde bir mal veya hizmet piyasasındaki hakim durumunu tek başına yahut başkaları ile yapacağı anlaşmalar ya da birlikte davranışlar ile kötüye kullanması hukuka aykırı ve yasaktır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Tazminat (4054 Sayılı Yasadan Kaynaklanan) KARAR : 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353....
Hukuk Dairesinin 4.3.l994 gün ve 1994/8557-2l38 sayılı kararı ve aynı doğrultudaki birçok başka karar.) Somut olayda, davacı ile davalı arasında vekil-müvekkil ilişkisi mevcut olup, davadaki talepler vekillerin vekalet görevini ifada özen borcuna aykırı davrandıkları iddiasına dayalı bulunmakla, uyuşmazlığa vekalet hükümlerinin uygulanması ve doğal olarak uyuşmazlığın da bu çerçevede değerlendirilmesi gerekir. Davanın 28.02.2011 tarihinde açıldığı 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un ise 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe girdiği de nazara alındığında taraflar arasındaki hukuki ilişkinin 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir. Tüketici yasası ile güdülen amaç tüketicinin tüketime yönelik satışlarda mal ve hizmetlerdeki ayıplara karşı korunması olduğundan, uyuşmazlığın genel mahkemede görülmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 21.12.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil veya tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 12.07.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davalı yükleniciden kazanılan kişisel hakka dayalı mülkiyet aktarımı ve tazminat istemlerine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuş, mahkemece dava esastan incelenerek sonuçlandırılmıştır. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. 4822 sayılı Kanununla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 3.maddesi ( c) bendi ile konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar da Tüketicinin Korunması Kanunun kapsamına alınmıştır. Dava konusu taşınmaz “konut” niteliğindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.12.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne dair verilen 23.02.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ..., ... ve ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davalı yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. Davalılar davanın reddini savunmuş, mahkemece dava esastan incelenerek sonuçlandırılmıştır. 4822 sayılı Kanununla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 3.maddesi ( c) bendi ile konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar da Tüketicinin Korunması Kanunun kapsamına alınmıştır....