Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taşınmazın bulunduğu yörede ilk tesis kadastrosu 1973 yılında 766 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmıştır. 2015 yılında, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi ile yenileme çalışması ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun Ek 5. maddesi gereği orman kadastro çalışmaları yapılmış, orman kadastro çalışmaları 03/10/2015 tarihinde kesinleşmiştir. Dava konusu taşınmaz 3402 sayılı Kadastro Kanununun Geçici 8. maddesi gereği yapılan kadastro çalışmalarında davalı adına tespit edilmiş, askı süresinde dava açıldığından kesinleşmemiştir....

    "İçtihat Metni"İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Gökbük köyünde 2011 yılında 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosu sırasında ... ... adına tapuda kayıtlı bulunan eski 430 parsel sayılı 2.241 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 132 ada 3 parsel numarasıyla 3.115,9 m2 yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı dilekçesinde; .... ilçesi, .... bahçe mevki 184 ada 18 parsel sayılı taşınmazın 2/B madde uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğunu, ancak; taşınmazın 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesi uyarınca yapılan kadastroda ölçümünün yapılmadığını belirterek, taşınmazın ölçümünün yapılarak Hazine adına tescil ve kendisi lehine kullanım şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece dava konusu 184 ada 18 parsel sayılı taşınmazın 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesi uyarınca yapılan kadastroya konu olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir....

        sayılı yasanın 41. maddesi uyarınca yapılmış bir düzeltme işlemi olmamasına, davacı vekilinin talebinin, uyuşmazlık konusu olan sınırın, 3402 sayılı yasanın 41. maddesi uyarınca düzeltilmesi isteğine ilişkin olmayıp, 3402 sayılı yasanın 22/2- a maddesi uyarınca yapılıp, askı ilanı süresi sonunda itiraz edilmeksizin kesinleşen uygulama kadastrosu ile belirlenen sınırlarının düzeltilmesi talebine ilişkin olmasına rağmen, Yargıtay ilgili Dairesi'nin 3402 sayılı yasanın 41. maddesi uyarınca açılan, tesis kadastrosunda ve sonrasında tesis kadastrosu paftalarında yapılan değişiklik işlemleri neticesinde ortaya çıkan sınırlandırma, ölçü, tersimat ve hesap hatalarının giderilmesi istemi ile açılan davalar sonucu verilen kararlar yönünden verdiği kararlara yanlış anlam verilerek, davacı tarafça, dava açılmadan önce idareye başvuru şartının yerine getirilmediği gerekçesiyle, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesinde isabet bulunmamıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri...

        . 120 ada 18 parsel sayılı taşınmaz senetsiz ve belgesizden bahçe niteliği ile ... ...’ın zilyetliğinde bulunduğu, taşınmaz hakkında Kadastro Mahkemesinde 2007/48 Esas sayılı dava bulunduğundan söz edilerek 3402 Sayılı Yasanın 5. maddesi uyarınca malik ve yüzölçümü mahkemece belirlenmek üzere tespiti yapılmıştır. 120 ada 21 parsel sayılı taşınmaz senetsiz ve belgesizden tarla niteliği ile ... ...’nın zilyetliğinde bulunduğu, taşınmaz hakkında Kadastro Mahkemesinde 2007/48 Esas sayılı dava bulunduğundan söz edilerek 3402 Sayılı Yasanın 5. maddesi uyarınca malik ve yüzölçümü mahkemece belirlenmek üzere tespiti yapılmıştır. 120 ada 22 parsel sayılı taşınmaz senetsiz ve belgesizden tarla niteliği ile ... ...’un zilyetliğinde bulunduğu, taşınmaz hakkında Kadastro Mahkemesinde 2007/48 Esas sayılı dava bulunduğundan söz edilerek 3402 Sayılı Yasanın 5. maddesi uyarınca malik ve yüzölçümü mahkemece belirlenmek üzere tespiti yapılmıştır....

          İdaresi vekilinden, davasının sadece 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca tespite itiraz mı; yoksa sadece mülkiyete ilişkin mi olduğu veya her iki istemi de birlikte içerip içermediği hususu açıklattırılmalı, dava, sadece 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan yenileme işlemine itiraza ilişkin ise, Özel Daire bozma kararında değinildiği gibi, yapılan araştırma hüküm kurmaya yeterli olmadığı, davanın yalnızca mülkiyet iddiasına dayalı olması halinde, davanın genel mahkemede görülmesi gerektiği, davanın hem mülkiyet iddiasına, hem de 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan yenileme kadastrosu tespitine itiraza ilişkin olması halinde ise; yenileme işlemine itiraz istemi yönünden, bozma kararında değinilen araştırmaların yapılarak karar verilmesi; mülkiyet iddiası yönünden ise görevsizlik kararı verilmesi...” gereğine değinilerek direnme kararı bozulmuştur....

            Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, ... Kadastro Mahkemesinde açmış olduğu davada ... Köyü içinde bulunan ve dava dilekçesine ekli krokide gösterilen yol ve derenin ... sayılan yerlerden olduğunu, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi uyarınca yapılan çalışma sırasında bu yerin ... sınırları dışında bırakıldığını ileri sürerek, tespitin iptali ile ... niteliğiyle ... adına tescilini istemiştir. Mahkemece davanın görev nedeniyle reddine, karar kesinleştiğinde dosyanın görevli ve yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz incelemesi sonrasında Yargıtay 20....

              Davacı Orman Yönetimi, .... mahallesinde orman kadastrosunun 1987 yılında yapılarak kesinleştiğini, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan çalışmaların ise 06/04/2015 tarihinde askı ilânına çıkarıldığını, 219 ada 8 parsel sayılı taşınmazın tamamı veya bir kısmının, orman sınırları içinde kalmasına rağmen, davalı adına tespit edildiğini ileri sürerek tesbitin iptali ve taşınmazın orman sınırlarında kalan kısımlarının orman vasfıyla Hazine adına tescili istemiyle kadastro mahkemesine dava açmıştır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, ... köyü 125 ada 2 numaralı orman parselinin sınırlarının kadastro sırasında daraltıldığı iddiasıyla 3402 sayılı yasanın 5304 sayılı Yasa ile değişik 4. maddesine göre yapılan kısmi ilan süresi içersinde dava açmıştır....

                  Somut olayda 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesinden kaynaklanan bir uyuşmazlık söz konusu değildir. Uyuşmazlık 3402 sayılı Kanun'un 22/1 madde kapsamında ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1026. maddesinde düzenlenen ve niteliği itibariyle mülkiyet ihtilafından kaynaklanan mükerrer ... haline ilişkindir. Mükerrer kadastrodan kaynaklanan davalarda ise görev Asliye Hukuk Mahkemesine aittir. Uyuşmazlık 3402 sayılı Yasa’nın 41. maddesinden kaynaklanmadığına ve anılan madde uyarınca yapılan bir düzeltme işlemi de bulunmadığına göre mahkemece görevsizlik kararı ile dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesi gerekirken; uyuşmazlığın niteliğinde hataya düşülerek davanın esası hakkında karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına; 05.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu