Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nin veraset belgesi alınmalı, 3402 sayılı Kanunun 14/1. maddesinde yazılı 40 ve 100 dönüm kısıtlama araştırmasının aynı maddenin 03/07/2005 gün ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanma Kanunu ile değiştirilen ikinci fıkrası hükümlerine göre yapılacağı düşünülerek, adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların miras bırakanları yönünden aynı çalışma alanı içerisinde belgesizden zilyetliğe dayalı olarak tesbit ve tescil edilen taşınmaz olup olmadığı, varsa cinsi, parsel numaraları ve miktarı, Tapu Kadastro Müdürlüklerinden ve yine, aynı kişiler tarafından açılan tescil davası olup olmadığı Hukuk Mahkemesi Yazı İşleri Müdürlüklerinden ayrı ayrı sorularak gerektiğinde tesbit tutanak örnekleri ve tapu kayıtları ya da tescil dava dosyaları getirtilip incelenmeli, dava konusu taşınmazın sulu ya da kuru tarım arazisi olup olmadığı konusunda (5403 sayılı Kanunun 3/j maddesi ile Taşınmaz Malların Sınırlandırma Tespit ve Kontrol İşleri Hakkındaki...

    Hukuk Dairesinin 2015/832 E.- 2015/7236 K. sayılı kararı ile özetle; "Tescil istemi konusundaki eksiklik; usûle ait bir yanlışlığın veya bir noksanın düzeltilmesi mahiyetindeki ıslah yoluyla giderilebileceği gibi, davacı idare tarafından ayrıca tapu iptali ve tescil davası açılması suretiyle de giderilmesi olanaklıdır. Davacı vekili, 17/05/2013 havale tarihli ıslah dilekçesiyle bu eksikliği giderdiğine göre, mahkemece işin esasına girilerek olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi" gereğine değinilerek bozulmasına karar verilmiştir....

      uyarınca 26.07.1972 tarihinden sonra davacılar, miras bırakanları İbrahim ve diğer mirasçılar adına kadastro yolu ile veya açılan dava sonunda tescil edilmiş taşınmaz veya taşınmazlar var ise bunların miktarlarının, çalışma alanlarının, tescil tarihlerinin tapu sicil müdürlüğü ile kadastro müdürlüğünden, açılmış dava olup olmadığının o yer hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüğünden sorulup belirlenmesi ve ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi” gereğine değinilmiştir....

        Davalılar, tapu iptal tescil isteminin reddini savunmuşlar, eldeki dava ile birleştirilen davalarında da 4, 5, 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazlara elatmanın önlenmesi ve kal isteğinde bulunmuşlardır. Mahkemece, temliken tescil isteğinin kabulüne, birleşen dava yönünden de 5 ve 7 parsel sayılı taşınmazlara davalılar Kadir ve Şerif Kapaklı'nın elatmasının önlenmesine karar verilmiştir. Hükmü, elatmanın önlenmesi isteminde bulunan birleşen davanın davacıları temyiz etmişlerdir. Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali tescil, birleştirilen dava ise tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir. Temliken tescil isteğinde bulunan davacılar 27.12.1957 tarihli senede dayanarak taşınmaz üzerine iyiniyetle bina yaptıklarını ileri sürmektedirler....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Hükmüne uyulan Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 27.05.2010 gün 2010/340-3850 sayılı bozma kararında özetle; “Tespit günü itibariyle taraflar arasındaki meni müdahale davası derdest olduğundan, tutanağın malikhanesinin doldurulmuş olması hukuken sonuç doğurmaz. Görevsizlik kararı ile Kadastro Mahkemesine devredilen dosyada, mahkemece 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 30.maddesi uyarınca, re'sen araştırma yapılarak taşınmaza ait tapu kaydının malikhanesinin, gerçek hak sahibi adına doldurulması zorunludur. Çekişmeli taşınmaz hakkında kadastro tespitine itiraz yoluyla ve bu dava gözetilmeden davalar açıldığı ekli dosyalardan anlaşılmaktadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Dosya kapsamına, mahkemenin nitelemesine ve temyizin kapsamına göre dava, gerçek kişiler ile arasında kadastro tespitine itiraz davası olup, dava konusu taşınmazların ham toprak vasfı ile adına tespit edildiği, 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesinin uygulanmasını gerektirir bir durum bulunmadığı ve davalı ...nin açılmış bir davası da olmadığı anlaşılmaktadır. Davanın açıklanan bu niteliği ve temyizin kapsamı karşısında, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı İşbölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevi Dairemize ait bulunmamaktadır. İşbölümü Kararı uyarınca temyiz inceleme görevinin 16. Hukuk Dairesine ait olduğu değerlendirilmektedir....

              Bu nedenle öncelikle tarafların tanık ve delillerini bildirmeleri konusunda kendilerine süre ve imkan tanınması, yerel bilirkişi ve tanıkların HMK. nun 243 ve 244. maddeleri gereğince davetiyeyle keşif yerine çağırılmaları, aynı kanunun 259 ve 290/2. maddeleri uyarınca uyuşmazlığın taşınmaza ilişkin bulunması nedeniyle yerel bilirkişi ve tanıkların keşif yerinde dinlenmeleri, dava konusu taşınmaz bölümlerinin davacıların babalarından kendilerine kaldığı gözetilerek babaları ile kendileri ve babaları ölmüş ise, tüm mirasçıları bakımından 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi gereğince miktar araştırmasının yapılması, belgesizden edinilen taşınmazların olup olmadığının Kadastro ve Tapu Sicil Müdürlüğü ile zilyetliğe dayalı tescil davası açıp açmadıklarının o yer Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden sorulması, belgesizden edinilen taşınmazlara ait kadastro ve tapu kayıtlarının Tapu Sicil Müdürlüğünden, zilyetliğe dayalı tescil davalarına ait dosyaların ise ait oldukları mahkemelerden...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı Hazine, çekişmeye konu kadastroca tescil harici bırakılan yerlerin, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 18. maddesi uyarınca tarım alanına dönüştürülmesi veya ekonomik yarar sağlanması mümkün olan yerlerden olduğunu ileri sürerek, Hazine adına tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı Köy Tüzel Kişiliği, davaya yanıt vermemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacı Hazine vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

                  Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kadastrodan önceki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesi. 3. Değerlendirme 1- Kadastro çalışması sonucunda ... ili, ... ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan 225 parsel sayılı 46000 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı nedeniyle ve tarla vasfıyla Hüseyin Gök adına tespit edilmiş çekişmeli taşınmazın kadastro tespiti 15.04.1975 tarihinde kesinleşmiştir. 29.07.2021 Kadastro Müdürlüğü'nce 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41 ... maddesi uyarınca yapılan düzeltme işlemi sonucunda, 225 parsel sayılı taşınmazın 46000 metrekare olan yüzölçümü 49471,33 metrekare olarak düzeltilmiş ve taşınmaz belirlenen yeni yüzölçümü ile tapuya tescil edilmiştir. 2.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanununun 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 3....

                    nun 08.06.2006 gün ve 2005/20-327-377 ve 28.06.2006 gün ve 2006/20-467-494 sayılı kararlarında benimsenen görüşler yasa hükmü haline getirilmiş olduğundan 3402 sayılı Yasanın 16/D ve 6831 sayılı Yasanın 11/1. maddesi gereğince sadece tapuya dayanılarak, 10 yıllık hak düşürücü süre içinde genel mahkemelerde orman kadastrosuna itiraz davası açıp, orman nitelikli tapu kaydının iptal ve tescili istenebilir. f) Yukarıda (b) bendinde açıklandığı gibi, 3402 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan genel kadastroda kadastro tutanağı düzenlenmeyerek tespit harici bırakılan yer hakkında, Hazine ya da Orman Yönetimi askı ilan süresi içinde 3402 sayılı Yasanın 11/1. maddesi gereğince kadastro mahkemesinde o yerin orman sınırı içine alınması konusunda dava açmamışsa, daha sonra genel mahkemede her zaman o yerin orman olarak tapuya tescili için dava açabilir veya 5304 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Yasanın 22/4. yada 15.01.2009 gün 6831 sayılı Yasa ile 3402 sayılı Yasaya eklenen geçici...

                      UYAP Entegrasyonu