Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; davacı vekili, ... ili, ... ilçesi, ...köyü, 107 ada ... ile ... sayılı parseller arasında bulunan tel örgülü sınırın doğru halinden farklı olarak yer değiştirildiğini, ... sayılı parsel içerisinde bulunması gerektiğini, krokide bulunan 889,... m²'lik kısmın sehven ... numaralı parsel içerisinde gözüktüğünü, bu durum sebebi ile tel örgü sınırının ... sayılı parsele doğru kaydırılmış olmasından kaynaklandığını, bu nedenlerden dolayı kadastro müdürlüğünün 3402 sayılı Kanunun .../...-A maddesi uyarınca yaptığı uygulama neticesinde müvekkillerinin kaybı olan 889,... m2'nin parsele iadesinin sağlanmasını ve sınırın eski noktasına çekilmesini talep ve dava etmiştir. Dosya kapsamından, dava konusu taşınmaza ilişkin olarak 3402 sayılı Kanunun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme çalışmasının bulunmadığı anlaşıldığından, uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....

    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK'nın 440. maddesinde yazılı hallerden hiçbirine uymayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Kanunun 442. maddesi uyarınca takdiren 262.00.- TL para cezası ile Harçlar Kanunu uyarınca 60.80.- TL ret harcının düzeltme isteyenden alınmasına 10/05/2016 gününde oy birliği ile karar verildi....

      Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepler ile kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan incelemede; mahallinde yapılan keşif, uygulama, teknik bilirkişi raporları, dosya içinde bulunan ölçü krokisi birlikte değerlendirildiğinde, 2039 ve 2040 sayılı parsellerin ölçü krokisine göre 2039 sayılı parsel çizilirken 594 nolu nokta ile 596 numaralı noktanın birleştirilmesi gerekirken sevhen 597 numaralı noktanın birleştirildiği, paftadaki sınırların bu hatalı birleştirme nedeniyle hatalı çizildiği, tersimata ilişkin bu hatanın 3402 sayılı Kadastro Kanunun 41.maddesi gereğince Kadastro Müdürlüğünce düzeltildiği, yapılan düzeltme nedeniyle davacı tarafın hissedar malik olduğu 2040 sayılı parselin 14.250 m2 olan yüzölçümünün 12488,58 m2 ye düştüğü, ölçü krokisinin esas alınmasının doğru olduğu, böylece yapılan düzeltme işleminin kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun bulunduğu, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul...

      Dva, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile yapılan değişiklikten sonra anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir. Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle kesinleşmiş olan taşınmazlarda, değişiklik işlemleri sırasında ortaya çıkan yüzölçümü farklılıklarından, kadastronun dayandığı teknik kurallarda belirtilen hata sınırları içinde kalanların re’sen düzeltilmesine Kadastro Müdürlükleri yetkilidir” şeklinde düzenlenmiştir....

        Ancak 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi hükmüne göre, yargılama gideri ve vekalet ücretinin kadastro kayıt lehtarı olan davalı Hazineye yükletilmemesi gerekirken aksi yönde hüküm tesisi doğru değil ise de; bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple hükmün yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik 4. ve 5. bentleri kaldırılarak, bunun yerine “6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince yargılama giderlerinin davacı Orman Yönetimi üzerinde bırakılmasına, yine aynı madde uyarınca davacı Orman Yönetimi lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.’nun 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA 22/01/2015 günü oy birliği ile karar verildi....

          Bu nedenle, dava dosyası orman bilirkişi kuruluna verilerek; 1946 yılında kesinleşmiş orman kadastrosu, 1979 yılında kesinleşen aplikasyon ve 2. madde, 2012 yılında 3402 sayılı Kanunun ek-4. maddesine göre belirlenen 2/B ve yapılmışsa 6292 sayılı Kanunun 11/10 maddesine göre belirlenen orman ve 2/B haritası ile kadastro paftası ölçekleri denkleştirilip birbiri üzerine aplike edilerek değişik açı ve uzaklıklarda olan, en az 4 ya da 5 orman tahdit sınır (OTS) noktası görülecek biçimde dava konusu taşınmazın ve komşu taşınmazların orman kadastrosu, aplikasyon ve 2. madde, 3402 sayılı Kanunun ek-4. maddesine göre belirlenen 2/B ve yapılmışsa 6292 saylılı Kanunun 11/10 maddesince belirlenen hatta göre konumu, her bir uygulamadaki orman ve 2/B sınırını ayrı renkli kalemlerle gösterecekleri ayrıca 1979 yılında 2. madde uygulamasında belirlenen hat ile daha sonra 3402 sayılı Kanunun ek-4. maddesine göre belirlenen 2/B ve yapılmışsa 6292 sayılı Kanunun 11/10 maddesine göre belirlenen 2/...

            Askı cetvellerinde, düzeltmeye alınan bu parseller için "6292 sayılı Kanunun 11 inci maddesinin onuncu fıkrasına göre düzeltme yapılmıştır." şeklinde belirtme yapılır.] açıklandığından, yukarıda sözü edilen 11. maddenin 10. bendine ve genelge hükümlerine göre çalışmalar yapılıp yapılmadığı, Orman Yönetiminden sorularak, çalışma yapılmış ise, buna ilişkin bütün yazı, belge, tutanak, rapor, harita ve askı ilanlarının temin edilerek dosya arasına alınması, 2) Hükme dayanak alınan orman bilirkişi kurulu raporunda çekişmeli taşınmazın 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunla eklenen ek- 4. maddesi uyarınca yapılan kullanım kadastrosu çalışmalarında belirlenen yeni orman sınırı dışında kaldığı belirtilmiş ise de ek- 4. maddesi uyarınca belirlenen sınırın yörede 1946 yılında yapılan orman kadastrosu ve 1979 yılında yapılan aplikasyon ve 2. madde uygulaması harita ve tutanaklarıyla uyumlu olarak yapılıp yapılmadığı açıklanmamıştır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.01.2010 gününde verilen dilekçe ile 3402 sayılı Yasanın 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 19.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, Kadastro Müdürlüğünün 3402 sayılı Yasanın 41. maddesi uyarınca 558 parsel sayılı taşınmazda yaptığı düzeltme işleminin hatalı olduğunu ileri sürerek iptalini ve ayrıca davalı taşınmazında düzeltme ile oluşan fazlalığın adına tescilini talep etmiştir. Davalı, yargılamaya katılmamış, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir....

                Ancak, mülkiyet ve mülkiyetle ilgili haklar ile parselasyon, arazi toplulaştırması, ıslah imar, sulama alanlarında arsa ve arazi düzenlemesi ve köy yerleşim haritaları yenileme çalışması kapsamı dışındadır. 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan yenileme kadastro çalışmaları 5304 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek- 1/1. maddesi  uyarınca, aynı Kanunun 11'inci maddesine göre ilân edilir ve ilân süresi içerisinde dava açılmayan taşınmaz malların kayıtlarında gerekli düzeltme yapılır. Kadastro mahkemesinin genel olarak görevi, 3402 sayılı Kanunun 25. maddesinde; zaman bakımından görev ve yetkisi ise, aynı Kanunun 27. maddesinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemelere göre kadastro mahkemeleri, dava konusu taşınmaz hakkında tutanak düzenlenmesi halinde ve askı ilân tarihleri içinde açılacak davalarda görevlidir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.01.2008 gününde verilen dilekçe ile 3402 sayılı Yasanın 41. Maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; düzeltme işleminin iptaline tescil işleminin reddine dair verilen 23.09.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacı, Kadastro Müdürlüğünün 27.12.2007 tarihli işlemi ile 3402 sayılı Yasanın 41.maddesi uyarınca davalıya ait taşınmazda düzeltme yaptığını, yapılan bu düzeltme işleminin Hazinenin aleyhine olduğunu ileri sürerek işlemin iptali ile davacı taşınmazı yüzölçümünde meydana gelen artış miktarı kadar kısmın Hazine adına tescilini talep etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu