Mahkemece, 3402 Sayılı Yasanın 41. madde uygulaması ile ... adına tapuda kayıtlı 198 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünde artış olduğu, bu sebeple ... aleyhine dava açılması gerektiği, ...’nın sonradan davaya dahil edilmesinin ...’ya taraf sıfatını vermediği gerekçesi ile davanın pasif husumet yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 Sayılı Yasanın 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali niteliğindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : 3402 ... Kanun'un 41 inci maddesi Uyarınca Yapılan Düzeltme İşleminin İptali Taraflar arasında görülen 3402 ... Kanun'un 41 inci maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istemli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen davanın reddine dair karar, temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince bozulmuştur. İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.06.2005 gününde verilen dilekçe ile 3402 sayılı yasanın 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.02.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesine göre yapılan düzeltme isteminin iptali talebiyle açılmıştır. Davalı 633 parsel maliki ve davalı gösterilen Kadastro Müdürlüğü, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, istek hüküm altına alınmıştır. Hükmü, davalılar temyiz etmiştir....
Mahkemece, kararın gerekçe bölümünde 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesine göre yapılan düzeltme ile mülkiyet değişikliği yapılması mümkün bulunmadığı belirtilerek Kadastro Müdürlüğünce yapılan düzeltme işlemi ile de dava konusu taşınmazların mülkiyetinde değişikliğe yol açılmış olması nedeniyle düzeltme işleminin iptaline karar verilmesi gerektiği kabul edilmiş; kararın hüküm fıkrasında ise hem Gülnar Kadastro Müdürlüğü'nün 15.04.2009 tarihli düzeltme işleminin iptaline hem de Kadastro Müdürlüğü'nün düzeltme kararındaki gibi 167 ada 47 sayılı parselin 844.60 metrekare, 110 parselin 427.91 metrekare, 111 sayılı parselin 727.82 metrekare, 112 sayılı parselin 637.55 metrekare yüzölçümü ile ekli krokide mavi ve yeşil renkli kalemle belirlenen sınırlara itibar ./... 2013/2568-4547 SH:2 edilerek 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca düzeltilmesine karar verilmiştir....
Ayrıca 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesine ilişkin ihtilaflar taşınmazın aynına ilişkin bulunmadığından 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü süreye de tabi değildir. Davanın, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkin olduğu hallerde esasen anılan madde uyarınca yapılan düzeltme işlemlerine karşı açılan davaların lehine düzeltme yapılan taşınmazların maliklerine yöneltilmesi gerekir. Ancak, düzeltme işleminin sonucu oluşan yüzölçümü farkına sadece hesap hatasının yol açtığı ve farkın komşu taşınmazlardan kaynaklanmadığı hallerde davanın Kadastro Müdürlüğüne yöneltilmesi gerekir. Kaldı ki kişilerin yüzölçümü farkına itirazları halinde de Kadastro Müdürlüğünün hasım gösterilmesi usul yasasına aykırı değildir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.12.2005 gününde verilen dilekçe ile 3402 sayılı Yasanın 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 5.4.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve arkadaşları vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 807 parsel sayılı taşınmazı ile davalıya ait 757 parsel sayılı taşınmazda 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41 maddesine göre düzeltme işlemi yapıldığını ve bu işlemle davalıya ait taşınmaza mülkiyet aktarımı olduğunu ileri sürerek kadastro müdürlüğünün düzeltme işleminin iptalini istemiştir. Davalı davaların reddini savunmuş, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile yapılan değişiklikten sonra anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir....
Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istemine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile değişik anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir. Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle kesinleşmiş olan taşınmazlarda, değişiklik işlemleri sırasında ortaya çıkan yüzölçümü farklılıklarından, kadastronun dayandığı teknik kurallarda belirtilen hata sınırları içinde kalanların re’sen düzeltilmesine Kadastro Müdürlükleri yetkilidir” şeklinde düzenlenmiştir....
Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istemine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile değişik anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir. Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle kesinleşmiş olan taşınmazlarda, değişiklik işlemleri sırasında ortaya çıkan yüzölçümü farklılıklarından, kadastronun dayandığı teknik kurallarda belirtilen hata sınırları içinde kalanların re’sen düzeltilmesine Kadastro Müdürlükleri yetkilidir” şeklinde düzenlenmiştir....
Mahkemece, taşınmazın yüzölçümündeki hatanın tersimat hatası olduğu 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesine göre de tersimat hataları düzeltilebileceğinden davanın reddine karar verilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Davacı adına kayıtlı 433 sayılı parsel ile komşu 431 sayılı parsel hakkında yapılan düzeltme işleminin iptalini istemiştir. Kadastro Müdürlüğünün re'sen veya ilgilisinin başvurusu üzerine yapacağı açıklanan düzeltme işlemlerini ilgililere tebliğinden sonra, ilgililerin Sulh Hukuk Mahkemesine 30 gün içinde açacakları davada, düzeltme işlemi yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilerek işlemin iptali istenebilir. Düzeltme işleminin Kadastro Müdürülüğünce re'sen yapıldığı durumlarda Müdürlüğe karşı da dava yöneltilmelidir....