Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kadastro Mahkemesinin genel olarak görevi, 3402 sayılı Kanunun 25. maddesinde, zaman bakımından görev ve yetkisi ise aynı Kanunun 27. maddesinde düzenlenmiştir. 3402 sayılı Kanunun 22/2- a gereğince yapılan tespitte taşınmazın mülkiyeti, çapı ve yüzölçümü tartışma konusu edilemez, bu işlemde uygulama kabiliyeti bulunmayan ve harita tekniğine uymayan haritalar yerine, ülke koordinat sistemine uygun sayısal haritaları düzenlenerek, bu tespitin kesinleşmesi halinde tapu malikleri adına tapuya tescil edilir. Uygulama Kadastrosuna İtiraz istemlerinde askı ilanı içinde açılan davalarda Kadastro Mahkemesi görevli ise de; 3402 Sayılı Kadastro Kanunun 26 (B) maddesince askı ilan süresinden sonra kesinleşen tutanaklara açılan davalarda görevli mahkeme genel yetkili asliye hukuk mahkemeleridir....

DELİLLER: Dava dilekçesi, davalı savunması, kadastro tutanak asıl ve örnekleri, tapu kayıt örnekleri, yapılan keşif ve sonrası alınan bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı, GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, uygulama kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir. Uygulama/Yenileme kadastrosunun amacı, teknik açıdan yetersiz kalan, uygulama niteliğini kaybeden, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun göstermediği anlaşılan kadastro haritalarının yenilenmesi ve uygulanabilir hale getirilmesidir. Uygulama kadastrosunun amacı, mülkiyet ihtilaflarını canlandırmak ve çözmek değil; tesis kadastrosu sırasında yapılan teknik hataları belirleyerek gidermek ve kadastro paftalarını zeminle uyumlu, uygulanabilir, teknik ihtiyaçlara cevap verir ve güvenli hale getirmektir....

Bu açıklama sonunda; 1) Dava, sadece 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin ise, askı ilân süresi içinde açılmış olan davada kadastro mahkemesinin görevli olacağı gözönünde bulundurularak işin esasına girilmeli ve yöntemine uygun şekilde inceleme ve araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmeli, 2) Orman Yönetiminin davasının yalnızca mülkiyet iddiasına dayalı olduğunun anlaşılması halinde, mülkiyete ilişkin ihtilafların uygulama kadastrosunun konusunu teşkil etmemesi nedeniyle davanın usûlen reddi ile mahkemenin görevsizliğine ve dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine, uygulama tutanağının ise kadastronun olağan usûle göre tamamlanması için kadastro müdürlüğüne iadesine karar verilmeli, 3) Davanın, hem uygulama kadastrosuna itiraza hem de mülkiyet iddiasına ilişkin bulunduğunun anlaşılması halinde; uygulama kadastrosu tespitine itiraza ilişkin dava hakkında kadastro mahkemesince işin esasına girilerek karar verilmeli; mülkiyete...

    Bu çalışmalar 3402 sayılı Kanun'un 22. maddesinde de belirtildiği üzere 2. kadastronun istisnasını oluşturmakta olup, belirtildiği üzere bir kadastro işlemidir. Uygulama kadastrosuna itiraz davaları da uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalar olup, askı ilan tarihleri arasındaki 30 günlük süre içinde açılması halinde Kadastro Kanunu'nun 26. maddesi gereği Kadastro Mahkemelerinde görüleceği kuşkusuzdur. Bu nedenle mahkemenin askı ilanından sonra kesinleşen tutanak aleyhine açılan dava Kadastro Mahkemesinin görevli olmadığına ilişkin değerlendirmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak tutanağın kesinleşmesinden sonra açılacak davalarda görevli mahkemenin 3402 sayılı Kanun'un 12/3. maddesi uyarınca genel mahkemeler olup, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun görevli ilgili düzenlemeleri göz önüne alındığında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleridir....

      Asliye Hukuk Mahkemesince; “Dava sırasında yörede orman kadastrosu ve 2/B çalışması yapıldığı, davanın orman kadastrosuna itiraz davasına dönüştüğü ve kadastro mahkemesinin görevli olduğu” gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... Kadastro Mahkemesince; “Davanın, orman tahdidine itiraza dönüşen bölümü yönünden kadastro mahkemesi görevli olmakla birlikte, tapu iptali ve tescil istemi yönünden asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu” gerekçesiyle, dosya tefrik edilerek tapu iptali ve tescil davası yönünden karşı görevsizlik kararı verilmiştir. 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosunda mülkiyete ilişkin hakların tartışma konusu yapılamayacağı ve davacı idare tarafından taşınmazın tapu kaydının iptali ve orman vasfıyla Hazine adına tapuya tescili talep edildiği için dava, uygulama kadastrosuna itiraz davası olmayıp mülkiyet hakkına dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır....

        Mahkemece, Orman Yönetiminin talebinin uygulama kadastrosuna itiraz yanında tescil talebini de içerdiğinden tescil talebine ilişkin talebin tefrikine karar verilmiş, yargılama sonucunda 22/2-a çalışmalarına itiraza ilişkin davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraz davasıdır. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 17.04.1979’da ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2. madde uygulamaları ile 1987 yılında yapılarak kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde çalışmaları bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu çalışmaları ise 1968 yılında gerçekleştirilmiştir. 1967 yılında yapılan genekl arazi kadastrosu çalışmaları ile 2014 yılında yapılan 22/2-a madde çalışlmaları vardır....

          Davacı ..., askı ilân süresi içinde 101 ada 584 parsel sayılı taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu halde 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosu sırasında davalı adına tespit edildiğini ileri sürüp, anılan tespitin ve tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile adına tescil istemiyle kadastro mahkemesinde dava açmıştır. Mahkemece; mülkiyete ilişkin iddialarda asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir. Asliye hukuk mahkemesinde yapılan yargılama üzerine 101 ada 584 parselin tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil ile orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir....

            Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yenileme kadastrosu yapılmıştır. Dosya kapsamında; ... Sulh Hukuk Mahkemesince, davacının 3402 sayılı Kanunun 41. maddesine dayalı düzeltmenin iptaline ilişkin talebi elinde tutularak, davacının diğer talebi olan 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yenileme kadastrosuna itiraz ve tapu iptal istemine ilişkin görevsizlik kararı verilmiştir. Bu nedenle uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 20/03/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi....

              nedeniyle davalı sıfatı bulunmadığı" gerekçesiyle Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü hakkındaki davanın husumet yokluğundan reddine, 3402 sayılı Kanun'un (3402 sayılı Kanun) 22/2-a maddesi uyarınca yapılan kadastro işlemine itiraz davasının reddine, taşınmazın orman niteliği ile tescili talebi açısından mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir....

                Kadastro Mahkemesinin 2015/11 Esas, 2016/20 Karar sayılı 02.12.2016 tarihli kararının 6100 sayılı HMK'nin 353/(1)-b.2. maddesi gereğince kaldırılmasına, dava konusu taşınmazların 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2-a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastro tespitleri yasa ve yönetmeliklere uygun olarak yapıldığından davacının uygulama tespitine itiraz davasının reddine, taşınmazların uygulamam tespiti gibi tapuya kayıt ve tesciline, davacının, dava konusu parsellerin orman tahdit sınırları içinde kalan kısımlarının orman vasfı ile Maliye Hazinesi adına tapuya kayıt ve tesciline ilişkin davası mülkiyete ilişkin olduğundan ve Kadastro Mahkemesinde görülmesi mümkün olmadığından ......

                  UYAP Entegrasyonu