Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, Kadastro Müdürlüğünün düzeltme kararının davacı Hazineye 11.7.2011 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise 4.1.2012 tarihinde açıldığından bahisle 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesinde öngörülen 30 günlük hak düşürücü sürenin geçtiği kabul edilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiş ise; varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Dava, Kadastro Müdürlüğünce 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi uyarınca 10.12.2011 tarih ve 157 sayılı re'sen yapılan düzeltme işleminin iptali istemi ile 4.1.2012 tarihinde açılmış olup; davaya konu düzeltme işlemi, davacı Hazineye 12.12.2011 tarihinde tebliğ edilmiştir. Başka bir deyişle, işlemin tebliğinden itibaren 30 günlük yasal süre geçmediği gibi; düzeltme işleminin yapıldığı 10.12.2011 tarihinden itibaren dahi bu yasal süre dolmamıştır....

    Talep; zayi nedeniyle çek iptaline ilişkin, çekişmesiz yargı kıymetli evrak - çek iptali talebidir. Mahkememizce 14/10/2021 tarihli tensip tutanağı gereği 400,00.-TL ilan bedelinin yatırılması için davacı vekiline iki haftalık kesin süre verilmiş olup, talep eden vekiline tensip zaptının 15/10/2021 tarihinde elektronik tebligat olarak tebligatın gönderildiği, kesin sürenin dolduğu halde ilan bedeli yatırılmadığından, davanın 6100 sayılı HMK 320(1) md gereğince duruşma açılmasına gerek ve yer kalmaksızın aynı yasanın 320 (2), 114(1)-g md gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir....

      Maddesine göre yapılan düzeltme işleminin tamamen usul ve yasaya uygun olduğunu, düzeltme işleminin davalı müvekkile tebliğ edilmediğini, davacı tarafından 30 günlük sürede düzeltmenin kaldırılması yolunda dava ikame edilmediğini süre yönünden reddinin gerektiğini, tüm açıklamalar doğrultusunda yerel mahkeme kararının kaldırılması ile davanın yeniden görülmesi için mahkemesine gönderilmesini talep etmiştir. DAVA: Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir....

      Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çekişmeli taşınmazda 3402 sayılı Kanunun 41. maddesi gereğince yapılan düzeltme işleminin iptali istemine ilişkindir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince, davada 3402 sayılı Kadastro Kanunu uyarınca davaya bakma görevinin kadastro mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Kadastro Mahkemesince ise Kadastro Kanunun 41. maddeye göre yapılan düzeltim işleminden sonra açılmış bir dava olduğu mahkememizde yargılaması devam eden birleştirilmesi talep edilen 2015/4 Esas sayılı dava dosyasının ise Kadastro Kanunun 22. maddesi uyarınca yapılan yenileme çalışmasına itiraz davası olduğu, Kadastro Kanunun 41. maddeye göre yapılan düzeltme işlerine bakmakla görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....

        Dava, kesinleşen orman kadastrosuna göre açılan tapu iptali tescil ve elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1968 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2001 yılında ilanı yapılıp kesinleşen genel arazi kadastrosu bulunmaktadır. Mahkemece, kesinleşen orman tahdidine göre tapu iptali tescil ve elatmanın önlenmesine yönelik davanın yanlış nitelendirilerek uyuşmazlığın 3402 Sayılı Yasanın 41. maddesinde yer alan teknik hataların düzeltilmesinden kaynaklandığı düşünülerek dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi yerinde değildir....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi gereğince yapılan düzeltme işleminin iptali talebine ilişkindir....

          Mahkemece, 3402 Sayılı Yasanın 41. madde uygulaması ile ... adına tapuda kayıtlı 198 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünde artış olduğu, bu sebeple ... aleyhine dava açılması gerektiği, ...’nın sonradan davaya dahil edilmesinin ...’ya taraf sıfatını vermediği gerekçesi ile davanın pasif husumet yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 Sayılı Yasanın 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali niteliğindedir....

            “orman sınır noktası ve hatların arza uygulanmasında tutanaklardan, orman kadastro haritalarından, ... fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır” hükmü gereğince 1949 yılında 3116 Sayılı Yasaya göre yapılıp kesinleşen ilk orman tahdit haritası, tutanakları ve 3402 Sayılı Yasanın 41....

              Somut olayda; davacı tarafından, Kadastro Müdürlüğünce 3402 sayılı Yasanın 41.maddesi gereğince dava konusu taşınmazlar da yapılan düzeltme işleminin iptali davası açıldığı ve iş bu dava görevli Sulh Hukuk Mahkemesinde devam ederken dairemizin kaldırma kararından sonra dava konusu taşınmazlarda 3402 sayılı yasanın 22/a maddesi gereğince uygulama kadastrosu yapıldığı anlaşılmıştır. Tosya Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/1000 Esas sayılı dosyasında görülen dava nedeniyle tutanakların davalı bırakılması ve tutanakların 3402 sayılı Kadastro kanunun 5.maddesi gereğince kadastro mahkemesine aktarılması gerekirken, tutanakların kesinleştirilerek yeni yüzölçümleriyle tapuya tescil edilmesinin yok hükmünde olduğu, zira güncelleme tutanağı düzenlendiği tarihte, yüzölçümü düzeltilmesine ilişkin henüz kesinleşmemiş görülen iş bu dava bulunduğu, bu nedenle davanın genel mahkemelerde değil Kadastro Mahkemesinde görülmesi gerektiği kuşkusuzdur....

              Tebliğ tarihinden başlayan 30 gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı taktirde yapılan düzeltme kesinleşir....

                UYAP Entegrasyonu