Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 3303 sayılı Kanun'un Ek-1 inci maddesi kapsamında yapılan kullanım kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369/1, 370 ve 371 inci maddeleri, 3303 sayılı Kanun'un Ek-1 inci maddesi 3. Değerlendirme Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup dahili davalı ... mirasçısı ... vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI. KARAR A....

    nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : 3303 Sayılı Kanun'un Ek 1 Maddesine Dayalı Kullanım Kadastrosuna İtiraz MAHKEMESİ : ... Kadastro Mahkemesi Taraflar arasında ... Kadastro Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı ... vekili ve davalı Hazine vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı ... vekili ve davalı Hazine vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 3303 sayılı Kanun'un Ek-1. maddesi kapsamında yapılan kullanım kadastrosu sırasında, ......

        İlk Derece Mahkemesince, yapılan yargılama sonucunda dosya kapsamı ve dava konusu taşınmaza ait tutanaktaki bilgiler, ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 03.02.2006 tarihli ve 2005/49 Esas 2006/7 Karar sayılı ilamında; dava konusu taşınmazın mülkiyetinin Hazine adına tesciline karar verildiği, 3303 sayılı Kanun'un Ek madde 1 hükmü kapsamında yapılan fiili kullanıcı tespitinde tüm taşınmazların mülkiyetinin Hazineye ait olduğu, kullanım kadastro davalarında mülkiyete ilişkin bir değişiklik yapılamayacağı sadece tutanağın beyanlar hanesindeki kullanıcı şerhine ilişkin, gerçek hak sahibi fiili kullanıcının tespitine ilişkin karar verilebileceği, mahkememizce yapılan keşif, dinlenen mahalli bilirkişi, tanık beyanları ve dosyaya sunulan bilirkişi raporları dikkate alındığında; dava konusu taşınmazın 1975'li yıllardan bu zamana davalıların murisleri tarafından kullanıldığı, dava konusu taşınmazın 3303 sayılı Kanun kapsamında kalarak EK-1 çalışmasının yapıldığı, EK-1 hükmü gereğince davalıların 14.11.1999...

          Ceza Dairesince verilen 08/07/2020 tarih ve 2019/3303 E. - 2019/1901 K. sayılı ek kararda bir isabetsizlik görülmediğinden, bu karara yönelik temyiz itirazının reddiyle, temyiz isteminin reddine dair verilen ek kararın ONANMASINA, 10/03/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi....

            Ancak; davacı kişi adına tescile karar verilen bölümler için 3303 Sayılı Yasanın 2. maddesi gereğince arzın altındaki madenlerin devlete ait olduğu konusunda şerh konulması gerekiği halde konulmaması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeble hükmün 2 nci ve 3 üncü bendinin sonuna "3303 Sayılı Yasanın 2 nci maddesi gereğince arzın altında bulunan madenlerin devlete ait olduğu konusunda tapunun beyanlar hanesine şerh konulmasına" cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün H.Y.U.Y.'nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine ve gerçek kişiye ayrı ayrı yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 29/05/2006 günü oybirliği ile karar verildi....

              Dava, 3303 sayılı Kanun'un Ek-1. maddesi uyarınca taşınmazın beyanlar hanesine yazılan kullanım şerhinin iptali istemine ilişkindir. 3303 sayılı Taşkömürü Havzasındaki Taşınmaz Malların İktisabına Dair Kanunu'nun Ek-1. maddesi uyarınca yapılan kadastro çalışması kapsamında 2018 yılında yapılan kadastro sonucu, dava konusu 1588 ada 25 parsel sayılı taşınmaz, beyanlar hanesine, 14.11.1999 tarihinden evvel olmak üzere ....,oğlu ... ve ...'un kullanımdadır, üzerindeki 3 katlı betonarme binanın ... ve .......,aittir'' şerhi verilerek, bahçe niteliğinde Hazine adına tespit edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince, davacı Hazinenin istinaf talebi kesin olarak esastan reddedildikten sonra, bu kararın temyiz edilmesi üzerine, ek kararla, davacı Hazinenin temyiz talebinin reddine karar verilmiştir....

                Taraflar arasındaki 3303 ... Taşkömürü Havzasındaki Taşınmaz Malların İktisabına Dair Kanun’un (3303 ... Kanun) Kanun'un Ek 1 inci maddesi uyarınca yapılan kullanım kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA 1. ... ili Merkez ilçesi ... Köyü çalışma alanında 3303 ......

                  Ancak; kadastro tutanağının beyanlar hanesinde bulunan 3303 Sayılı Yasanın 3. maddesi gereğince verilen şerhin aynen muhafazasına karar verilmesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulMasına ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan “kadastro tutanağının beyanlar hanesinde bulunan 3303 Sayılı Yasanın 3. maddesi gereğince verilen şerhin aynen muhafazasına” cümlesinin kaldırılarak düzeltilmesine ve hükmün H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 03/12/2009 günü oybirliğiyle karar verildi....

                    Bilindiği üzere, 3303 sayılı Yasanın 4479 sayılı Yasa ile değişik ek 1.maddesi yasada belirtilen yöredeki taşınmaz malların zilyetlerine satışını ve devrini öngören düzenlemeler getirmiştir. Anılan yasa hükümleri gereğince davalının çekişmeli taşınmazı edinme olanağı belirlendiği takdirde karşı davanın kabul edilebileceği kuşkusuzdur. Hal böyle olunca; dava konusu taşınmazın yukarıda sözü edilen yasa kapsamında bulunup bulunmadığının araştırılması, oradaki koşulların davalı yararına oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi, ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken eksik soruşturma ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulması isabetsizdir...” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda asıl davanın kabulüne, karşı davanın ise reddine karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu