Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı Orman Yönetimi taşınmazın, kadastro tespitine itiraz etmiş ve dava konusu parselin kesinleşmiş orman tahdit sınırları içerisinde kalan yerlerin tapusunun iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tescilini istemiştir. Tapu iptali ve tescil yönünden dava 11.06.2015 tarihindeki celsede tefrik edilmiş ayrı bir esasa kaydı yapılmış ve görevsizlik kararı verilmiştir Mahkeme davacı Orman Yönetiminin, uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin davasını ret etmiş, ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 212 ada 24 parsel sayılı taşınmazın uygulama tutanağında olduğu gibi tapu kütüğüne aktarılmasına karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, uygulama kadastrosuna itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede ilk kadastro çalışması yapılmış 06.12.1968 tarihinde ilân edilmiş ve 06.01.1969 tarihinde kesinleşmiştir. Daha sonra 2014 yılında 22/2-a maddesine göre yapılan uygulama (yenileme) kadastrosu yapılmıştır....

    İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur. Mahkemece, amacına ve yöntemine uygun bir araştırma yapılabilmesi için öncelikle, denetime veri teşkil etmek üzere, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları, tesis kadastrosuna ait pafta haritası, varsa bu haritada değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, varsa uygulama kadastrosu sırasında yararlanıldığı anlaşılan diğer haritalar, çekişmeli taşınmaza ilişkin tesis kadastrosu ve uygulama kadastrolarına ait ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri gibi bilgi ve belgelerin toplanması gerekmektedir....

      İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur. Değerlendirme yapılırken uygulama kadastrosunun amacının mülkiyet ihtilaflarını çözmek olmadığı ve mülkiyet uyuşmazlıklarının uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda tartışma konusu yapılamayacağının göz önünde bulundurulması gerekir. (Yargıtay 16....

      DELİLLER : Uygulama kadastrosu tutanak aslı, tesis kadastrosu tutanak örneği, uygulama ve tesis kadastrosuna ilişkin harita ve belgeler, hava fotoğrafları, bilirkişi raporu, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı, İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Dava, uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin olup, uygulama kadastrosunun amacı, tapulama, kadastro veya değişiklik işlemlerine ilişkin; sınırlandırma, ölçü, çizim (tersimat) ve hesaplamalardan kaynaklanan hataları gidermektir. Uygulama kadastrosuna itiraz davaları, kadastro faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yöneliktir....

      İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur....

        Uygulama kadastrosuna itiraz davaları, kadastro faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yöneliktir....

          Davacı taraf, taşınmazların orman vasfında olmadığını iddia ettiğinden, dava orman kadastrosuna itiraz davası niteliğindedir....

          Mahkemece; davanın devamı sırasında, yörede orman kadastrosuna başlanmış olduğundan görülen davanın orman tahdidine itiraz davasına dönüştüğü ve davaya kadastro mahkemesince bakılması gerektiği gerekçesi ile görevsizlik kararı verilerek dava kadastro mahkemesine aktarılmış, kadastro mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Yasanın 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir. Daha sonra yörede orman kadastrosuna başlanması nedeniyle dava orman kadastrosuna itiraza dönüşmüştür. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde davanın devamı sırasında 01/07/2003 tarihinde 6831 Sayılı Yasaya göre orman kadastrosu ve 2/B madde uygulama çalışmalarına başlanmış; temyize konu davanın varlığı nedeniyle kesinleşmemiştir....

            Uygulama kadastrosunun açıklanan bu niteliği itibariyle, uygulama kadastrosuna itiraz şeklinde açılacak davalarda, mülkiyet uyuşmazlıklarına girilmeden, ilk tesis kadastrosuyla oluşturulan haritanın zemin ile uyumsuzluğunun neler olduğu, bu uyumsuzluğun hangi nedenlerden kaynaklandığı, uygulama kadastrosu sırasında nasıl bir tespit yapıldığı, uygulama kadastrosunun zemin ile harita arasında görülen uyumsuzluğu giderip gidermediği, uygulama kadastrosu da isabetsiz ise bu isabetsizliğin nereden kaynaklandığı gibi hususların aydınlatılması zorunludur. Yörede, 1962 yılında takeometrik ölçü yöntemi ile yapılan arazi kadastrosu, 2019 yılında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2- a maddesi uyarınca yapılıp kesinleşen uygulama (yenileme) kadastrosu çalışmaları bulunmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosundan kaynaklanan davaları incelemekle görevli olan Yargıtay 16....

            Yargılama sırasında dava dilekçesi açıklattırılmış, davacı vekili davalarının hem uygulama kadastrosuna itiraz hemde yolsuz tescil nedeniyle tapu iptali ve tescil niteliğinde olduğunu açıklamıştır. İlk derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, mülkiyete ilişkin davaların uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin davada görülemeyeceğine göre delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin yerinde olmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK'nun 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            UYAP Entegrasyonu