Kadastro Mahkemesi de; kadastro tespitine itiraz ile meni müdahale davasını bu davadan tefrik ederek, meni müdahale istemi ile ilgili olarak 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 25. maddesi uyarınca bu tür davalara genel mahkemelerde bakılması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur Kadastro Mahkemesince satışın kira sözleşmesi içerikli olduğu gerekçesi ile,Kadastro Kanununun 25. maddesine dayanılarak görevsizlik kararı verilmiş ise de, kadastro tutanağı düzenlenen taşınmazların aynına ilişkin olarak taşınmazlar hakkındaki satışların geçersiz olduğu iddiası ile açılan meni müdahale davası olup, anılan Yasanın 25 ve 27. maddeleri uyarınca Kadastro Mahkemesinde bakılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince ... Kadastro Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 5.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Gürün Asliye Hukuk ve Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, meni müdahale ve inşaatin kal’i istemine ilişkin olarak açılmış, yargılama sırasında meni müdahale davası bu davadan tefrik edilerek, iş bu davaya inşaatin kal’i istemine ilişkin olarak devam edilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesince; davaya konu taşınmaz ile ilgili olarak yargılama sırasında kadastro tutanağı düzenlenmesi nedeniyle görevsizlik kararı verilmiştir....
K A R A R Davacılar, harici sözleşme ile satın aldıkları taşınmaz üzerine ev yaptıklarını, ancak davalının açtığı meni müdahale davasının kabul edildiğini öne sürerek tapunun kendileri adına tesciline karar verilmesini, birleştirilen dosyada tescil talebi uygun bulunmadığı takdirde bina değerinin ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacıların 2.3.19992 tarihli harici sözleşmeyle davalıdan 17.500.000 liraya arsa satın aldıkları ve üzerine dava konusu iki katlı binayı yaptırdıkları uyuşmazlık konusu değildir. Davalı tarafından davacı aleyhine ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1998/350 esas sayılı dosyasında meni müdahale davası açılmış ve bu dava mahkemece kabul edilerek 8.5.1999 tarihinde kesinleşmiştir. Davacılar bu davayı açarak tapunun adlarına tescilini veya bina değerinin ödenmesini istemişlerdir....
Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Meni müdahale-Kal Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı meni müdahale ve kal davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 03.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Meni Müdahale - Ecrimisil Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı meni müdahale - ecrimisil davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 05.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 15.12.2004 gününde verilen dilekçe ile meni müdahale, kal ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 9.8.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu gibi özellikle mahkemece verilen meni müdahale hükmünün, mer'a alanına dikili ağaçların sökülmesi ve bu alana çekilen tel örgünün kaldırılmasını da kapsamakta olup teferuat sayılan bu tür müdahale halleri için kal'e ilişkin ayrı hüküm kurulmasının gerekmemesine göre taraf temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun 13/J...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 20.4.2005 gününde verilen dilekçe ile meni müdahale ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.10.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kat irtifakı kurulmuş sitede ortak kullanım alanına 3. kişi tarafından yapılan müdahalenin meni ile yaptığı büfenin kal'i istemine ilişkin olup, mahkeme davayı kabul etmiş, hükmü davalı temyiz etmiştir. Meni müdahale ve kal davaları, H.U.M.K.nun 1.maddesi uyarınca mahkemenin görevinin dava olunan şeyin değerine göre belirlendiği davalardandır. Bu tür davaların değeri dava edilen taşınmazın değeri ile kal konusu nesnenin değerinin toplamından ibarettir....
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.05.2014 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 29.04.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çaplı taşınmaza ve kadastral yola elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, "davalının, davacının taşınmazına tecavüzünün bulunmadığı; ancak, yola müdahalesi mevcut ise de, davacının yola ilişkin dava açma hakkı bulunmadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Davacı, kayden maliki olduğu, 3916 parsel sayılı taşınmaza davalının tel örgü çekmek ve yola da duvar yapmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, müdahalenin önlenmesi talebinde bulunmuştur....
Somut olaya gelince, davacının istemi genel yola vaki müdahalenin meni, kal ve eski hale getirmeye ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 715 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/B maddeleri hükümleri gereğince yollar özel mülke konu teşkil etmeyecek yerlerden olup kamu malı niteliğinde ve yararlanılması umuma aittir. Bu özellikleri gereği yoldan yararlanma hakkı olan kişilerin, davaya konu olayda da davacının elatmanın giderilmesi için dava açma hakkı vardır. Bu durumda mahkemece, davalı tarafından yapılan duvarın, dikilen ağaçların ve ekilen kısmın yola tecavüzlü olup olmadığı belirlenerek yola tecavüz teşkil edecek şekilde bir müdahale tespit edildiği takdirde davanın kabulüne, aksi halde davanın reddine karar vermek gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....
Meni müdahale ve tazminat istemine ilişkin davalarda görev, müdahale edildiği ileri sürülen taşınmazın dava tarihindeki değeri ile tazminat miktarının toplamına göre belirlenmektedir. Somut olayda müdahale edildiği iddia olunan taşınmazların değeri ile bilirkişi raporuyla saptanan ağaç kesiminden kaynaklanan tazminat miktarı toplamı olan 498,97 TL’nin Sulh Hukuk Mahkemesinin dava tarihinde görev sınırı olan 5.490,00 TL’den az olduğu anlaşılmakla uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 3.Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 30.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....