Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; limited şirket ortağının ödenmeyen kar payı alacağının tespiti ve tahsili istemine ilişkindir. Mahkememizce taraflara usulüne uygun davetiye tebliğleri yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve davanın esasına başlanmıştır. İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünden; davalı şirketin sicil dosyasının bir örneği celp edilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır. TTK'nun 616/1-e maddesi uyarınca kar payı dağıtımı hakkında karar vermek genel kurulun devredilemez yetkisi içerisindedir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 21/11/2018 NUMARASI : 2018/145 ESAS 2018/785 KARAR DAVA KONUSU : Şirket Ortağı Olunmadığının Tespiti ve Alacak KARAR : Davacı tarafından davalı aleyhine Konya 2....

    DAVA : Şirket Ortağı Olunmadığının Tespiti ve Alacak İSTİNAF KARARININ KARAR TARİHİ : 23/12/2022 YAZIM TARİHİ : 30/12/2022 Davacı tarafından davalı aleyhine Konya ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ......

      DAVANIN KONUSU: Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) Talep, ihtiyati tedbir talebine ilişkindir. Yerel Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiği, işbu karara karşı davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurulduğu görülmüştür. Dosya incelendiğinde, mahkemece verilen ihtiyati tedbirin reddine ilişkin ara kararın davacı vekiline 17/05/2022 tarihinde tebliğ edildiği, ancak davalı tarafa ara kararın tebliğ edilmediği, bu ara karara karşı davacının süresinde istinaf kanun yoluna başvurduğu, mahkemece istinaf dilekçesinin davalıya tebliğ edildiği anlaşılmıştır. HMK'nın 345 maddesinde" istinaf yoluna başvuru süresi iki haftadır. Bu süre ilamın usulen taraflardan her birine tebliğiyle işlemeye başlar." şeklinde belirtildiği....

        Davalı şirket vekilinin istinaf başvurusunda bulunması üzerine, BAM istinaf talebinin kabulüne ilk derece mahkemesi kararının davalı şirket yönünden kaldırılmasına, davacı tarafın şirket ortağı olmadığının tespitine, alacak davasının kısmen kabulü ile 21.605,00 Euro'nun ödeme tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Yasa'nın 4/a maddesi uyarınca devlet bankalarının Euro cinsinden açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödenen en yüksek döviz faizi ile birlikte (ilk derece mahkemesinin ... hakkında hükmettiği tutar ile tahsilde tekerrür olmamak üzere müteselsilen) davalı şirketten tahsili ile davacıya verilmesine karar vermiştir. Davacı vekili ve davalı şirket vekili temyiz talebinde bulunmuştur. 1- Dava, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın tahsili istemine ilişkindir....

          A.Ş. arasında ortaklık ilişkisi olduğundan TTK'nın 329. ve 405. maddeleri uyarınca hisselerin davalı şirket tarafından geri alınması ve hisse bedelinin davacıya iade edilmesinin mümkün olmadığını, davacının iradesi doğrultusunda payların ortaklık pay defterine kaydedildiğini, kâr payı dağıtılmadığı dönemde dava ikame edilerek ortak olmadığının ileri sürülmesinin iyiniyet kuralları, TTK hükümleri ve Yargıtay kararlarına aykırı olduğunu, davacı ile diğer davalılar arasında bir hukuki ilişki bulunmadığından bu davalılara husumet yöneltilemeyeceğini, davalı şirketin SPK mevzuatına aykırı şekilde pay senedi ihdas etmediğini, davacının takip ettiği bedelin ortaklık defterindeki pay karşılığı ile uyuşmadığını, davalı ...'ın sorumlu olduğu iddiasının hukuki değerinin bulunmadığını, 6762 sayılı TTK'nin 336/5 maddesi gereği davacının bir zararının da söz konusu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 18/02/2020 NUMARASI : 2019/403 ESAS 2020/265 KARAR DAVA KONUSU : Şirket Ortağı Olmadığının Tespiti ve Alacak KARAR : Davacılar tarafından davalı aleyhine Konya Asliye 3....

            DAVA : Şirket Ortağı Olmadığının Tespiti ve Alacak İSTİNAF KARARININ KARAR TARİHİ : 30/06/2021 YAZIM TARİHİ : 01/07/2021 Davacılar tarafından davalı aleyhine Konya Asliye ... Ticaret Mahkemesi'nin ......

              Birim Fiyatları esas alınıp, yıpranma payı da düşülmek suretiyle değer biçilmesi doğru olduğu gibi, arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılmak suretiyle değer biçilmeside yöntem itibariyle doğrudur. Ancak; Dava konusu taşınmaz kadastro parseli, emsal ise imar parseli niteliğindedir. Bu durumda belirlenen bedelden Düzenleme Ortaklık Payının düşülmesi doğru ise de, bu oran emsalde uygulanan Düzenleme Ortaklık Payı değil, dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede uygulanan Düzenleme Ortaklık Payı olmalıdır. Bu nedenle, mahkemece dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede belediyece belirtilen Düzenleme Ortaklık Payı belirlenerek bildirilen oranda Düzenleme Ortaklık Payı düşülmek suretiyle bedelin tespit edilmesi gerekirken, emsaldeki oran uygulanarak yazılı şekilde hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir....

                'nin pay defterinde kayıtlı ortak olduğunu, TTK 417. maddesi gereğince şirket pay defterinde kayıtlı hisse senedi sahibi olması nedeniyle davacı tarafın şirket ortağı sıfatını kazandığını, TTK nun 531. maddesindeki şirket feshi davasının halka açık anonim şirket olan müvekkiline karşı açılabilmesi için sermayenin en az 1/20 sini temsil eden pay sahiplerinin açabileceklerini, davacının şirketteki payının 1/20 nin çok çok altında olması nedeni ile davanın reddi gerektiğini, işin esası yönünden de TTK nun 529. maddesindeki anonim şirketin fesih ve tasfiyesini gerektiren hallerden hiç birinin bulunmadığını ve ayrıca kâr payı alacağının zaman aşımına uğradığından ve müvekkili şirket tarafından kâr payı dağıtımına ilişkin alınmış bir genel kurul kararı olmadığından TTK nun 408/d maddesi gereğince bu talebinde reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu